-Seni etkileyen, sende unutulmaz yaralar açan, dil yarasından beter bir yaran oldu mu? -Oldu maalesef -Nedir o? -Gönül yarası. -Bu ne demek şimdi? -İnsanın onuruyla oynanması, incitilmesi. Kullanılıp kullanılıp atılması, kedinin fareye boğdurulması gibi bir şey. -Bu ne zaman oldu? -Bundan 16 ay önce bu ülkede bir milat yaşandı. Ahmet'e kızıldı. Hıncı Mehmet'den alındı. Kelle avcılığı yani. -Şu bilmeceyi bırak. Sadede gel. -Sana kokusu gelmedi anlaşılan. -Hayır ben bir şey hissetmedim. -Yoksa "Bana dokunmayan bin yaşasın", 'bana ne' veya "Sükut altın" mı dedin? Sağır sultanın duyduğu, b.k böceğinin bile rahatsız olduğu kokuyu hissetmedi isen bence burnunu göster. Bence suç burnunda değil, vicdanında. Yok yok kalbinde sorun var senin. -Mübarek bu kadar şeyi söylediğine göre sen gerçekten incinmişsin. Sayınız çok mu bari? -Çok mu da laf mı? -Haydi şu meseleyi aç artık. Milat meselesi ne? -Mesele insanın onuru meselesi. Ama açmayacağım. Şu fıkra il