20 Haziran 2024 Perşembe

Huzur ve Sükûnetin Adresi, Fethi Sekin MTAL (4)

Biraz daha özele inersem, girişin sağında bir müdür yardımcısı var. Onun hakkında ilk kanaatim olumsuzdu. Böyle müdür yardımcılığı mı yapılır? Böyle yapacaksa bıraksın şeklinde dert yandım. Çünkü ne konuşurken gördüm ne gülerken. Dert küpü gibi bir görüntü vermişti bana. Bunu özellikle yazıyorum ki ilk intiba ve ön yargının yanlışlığına dikkat çekmek için. Hatta zümreme dert yanmıştım. Zümrem, o öyle değil, iyi biri dese de gel sen bunu bana anlat. 

Bana abi diye hitap eden bu müdür yardımcısını tanıdıkça şeker gibi olduğunu anladım. Anladıkça zamana bırakmadan ilk yargımın ne kadar yanlış olduğunu anladım ve mahcup oldum. Hoşsohbetti aynı zamanda. İşini yaparken doğru yapayım, yanlış yapmayayım diye biraz stresli idi. Hepsi bu kadar. Branşı konusunda araştırıp incelemiş. Ezber bozan fikirleri vardı. Tayinim çıktığında bir konuya girdi ki dinlemekten kendimi alamadım. Mübarek, bir buçuk yıldır neredeydin, benim tayinim çıkınca mı coştun böyle dedim. Allah yolunu açık etsin. 

Meslekçi bir müdür yardımcısı vardı üçüncü katta. Bir aşağıda, bir yukarıda odasında. Kah okul dışında kah fırında. Atom karınca gibi. Hafta içi ve pazar günleri okulda. Belki cumartesi de geliyordur. Hiç boş dururken görmedim. Okulu belki de açan belki de kapatan idi. Sabah çaylarını belki de o demleyip hazır etti. Geldiğimiz zaman çayımızı hazır bulduk. Pazar günü okula gelen DTP öğrencilerinin çayını bile demledi. İki evli dense yeridir. Biri evi, diğeri de okulu. Üzerine iki ayrı yüksek lisans yaptığını ve müstakil ev yaptırdığını öğrenince pes doğrusu dedim ve temposuna hayran kaldım. Bu vücut bu sıkleti çekiyor vesselam. Allah yolunu açık etsin. 

En son katta bir müdür yardımcısı daha var. Okula sonradan atandı. On parmağında on hüner dense yeridir. Öğrenci işlerinden arta kalan zamanda kocaman bahçeyi sürdü. Üzerim toz olur demedi. Bahçeyi ekti, dikti, yeşillendirdi, adam etti. Sigara içmemesine rağmen teneffüs aralarında tiryakilerle muhabbeti esirgemedi. Bir diğer hüneri okulun çi köftecisiydi. Kaç defa öğretmenlere çi köfte yoğurdu. Ne de olsa Adıyamanlıydı. Buralı olup da çi köfte yoğurmayı bilmeyen olur muydu? Anaları onları çi köfte yoğursun diye yaratmış sanki. Branşı felsefe idi ama sair felsefecilere hiç benzemiyordu. Ben de içinizden biriyim der gibiydi. 

Yeter yoruldum demedi. Öğretmenlerin dışında öğrencileri de kapsayacak şekilde tüm öğrencilere çi köfte yoğurdu. Öğrenci ve öğretmen bu tür etkinlikle karnını doyurdukça onun yorgunluğu gitti. Allah kendisinden razı olsun. Bunun da yolu açık olsun. 

Giriş katta okulun tek kadın müdür yardımcısı vardı. Telefonla ilk muhatap olduğum kişi idi. İlk yarım dönemimde Diploma Telafi Programını deruhte etmesi hasebiyle kendisiyle çokça muhatap oldum. Sınav zamanları ve pazar günleri o açtı, o kapattı. Çok konuşan biri olmamasına rağmen dış kapı önünde zaman zaman lafladık. Dönemindeki DTP öğrencileriyle kafası iyi tuttu. Öğrenciler okulu onunla sevdi. Mezun öğrencileri zaman zaman ziyaretine gelmeye devam ediyor. Bir anne olarak ilaveten müdür yardımcılığı yapmak zor olmasına rağmen idareciliği seviyor gördüğüm kadarıyla. Allah yolunu açık etsin. 

Yarım dönem eski tanıdığım müdürle çalıştım. İkinci dönemin başında geçirdiği beyin kanaması dolayısıyla uzun süre okula gelemedi. Geldikten sonra da bahçenin ağaçlarını sulama işine kendisini verdi. Kendisiyle fazla çalışamadık. Çünkü okulda 8 yılını doldurunca rotasyonla komşu okula gitti. Allah sağlık versin ve yolunu açık etsin. İyi insanlarla çalışmayı nasip etsin. (Devam edecek)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder