Parmak uçları bile birbirine benzemeyen insanın ruhen ve bedenen öyle farklı olanları vardır. Bunları say say bitmez. Burada sadece bir insan tipinden bahsedeceğim. Bakalım bu tip size tanıdık gelecek mi? Yaralı parmağa işediği hiç görülmese de her şeye maydanoz olmaya çalışır. Makam ve mevkice kendinden büyük olanlara saygıda kusur etmezken her yönüyle aşağısında olanları kendisine bağlamak, saygı ve iltifat görmek için kesenin ağzını biraz açar. Eksikliklerini parayla kapatır. Kendisine rakip gördüklerini ise ezmeye çalışır, onları hep rencide eder, yaptıkları işi beğenmez, küçümser. Hep burun büker. Fırsat kollar onlara hayat hakkı tanımamak için. Her şeyden nem kapar, alındığı bir şeyi içine atar, belli etmez, arı gibi ne zaman sokacağı belli olmaz. Hiçbir şey yapamasa da burun büker, bakışıyla ezmeye çalışır. İçi kan ağlasa da dışına kibir olarak yansır. Boyu-postu, kalkışı, oturuşu hep kibir kokar. Bir yürüyüşü vardır, dağları ben yarattım gibidir. Yaptığı işi büyütür,