Salgın dolayısıyla camilerin kapanması, camilerde cemaatle namaz kılınamaması, 2,5 ayın ardından bahçesi müsait olan az sayıdaki yerlerde sosyal mesafeye riayet ederek cuma kılınması, cami müştemilatının dışında geniş mahallerde namaz kılınması bize gösterdi ki mevcut camiler ve yeni yapılacak camiler üzerine kafa yormamız gerekecek. Daha önce cuma kılınan irili-ufaklı mevcut camilerimize bir göz atarsak camilerin çoğu, ileriden görünmeyecek şekilde -sanki ülkenin yer sorunu varmış gibi- yüksek binaların arasına sıkışmış/sıkıştırılmış ya da dört bir köşesinden yol geçirmek suretiyle kuşa döndürülmüş durumda. En iyi caminin müştemilatı, namaz kılınan yer yani cami; minare, görevli lojmanı, tuvalet, gasil hane ve şadırvandan ibaret. Maalesef çoğu camimizin doğru dürüst geniş bir bahçesi yok. Halbuki cami dediğimiz yer mesire yeri, çarşı merkezi, insanların buluşma ve minare ve ağaçlarının gölgesinde oturduğu yer ve aracıyla gelen insanların aracını rahat bir şekilde park edip ibad