Ramazan YÜCE |
Cuma ve bayram namazlarına gidenlerimiz bilir. Hatip hutbeye çıkınca arada Türkçe hutbe olmak üzere başta ve sonda Arapça hutbe irat eder. Hatip ilk yani giriş kısmında içinde Allah'a hamd, peygamberimiz salavat ve kelimeyi şehadet getirir. Ardından "Ey Allah'ın kulları! Allah'tan korkun ve ona itaat edin. Şüphesiz Allah müttekiler ve işini iyi yapanları sever" der Arapça olarak. Sonra okunacak Türkçe kısma/metne temel olmak üzere Kur'an'dan ilgili bir ayet okur. Ayeti "Allah doğru söylemiştir" demek suretiyle tastikler. Akabinde bir hadis okur. Hadisi de "Rasulullah doğru söylemiştir" diyerek bitirir. Buraya kadar sorun yok. Esas sorun buradan sonra başlıyor. Sen sanırsın ki bundan sonra imam, Türkçe metni okumaya geçecek. Bizim imam, "Ve netaka habîbullâh, fîmâ kâl ev kemâ kâl" okumaya devam ediyor. Yani Allah'ın sevgili kulu bu konuda şöyle veya şunun gibi demiştir." diyor. Böyle okuyan birinden aynı konuda
Merhabalar Hocam.
YanıtlaSilBen de 1977-1989 yılları arasında Kırşehir-Kaman İmam-Hatip Lisesi memurluğu görevinde bulundum. İmam-Hatip liselerini iyi tanırım. (1955 doğumluyum)
Selam ve saygılarımla.
Memnun oldum. Bu camiayı bu vesileyle daha iyi tanımış oldunuz. Bu okullar ihtiyaçtan doğdu. İki grubun arasında kaldı. Aşırı nefret edenlerle aşırı sevenlerin arasında kaldı. Sevgi ve nefret aynı kapıya çıkar. Dün birileri kapatmak için uğraştı. Bugün de her yere normalinden fazla bu okulları açarak kalite yok edildi. Maalesef ifrat ve tefrit hali yaşanıyor. Bu okul türünden mezun olanların makamlarda öncelikli tercih edilmesiyle mezunların kahir ekseriyeti makamda boğuldu.
Sil