Sabah 06.30 sularında bir anne sınava gidecek çocuğunu otobüse bindirmek için durakta bekliyor. Az sonra otobüs geldi. Çocuğu bindi. Anne binmedi. Annenin dudakları kıpırdıyor. Belli ki dua ediyor. Biliyorsunuz bugün tüm 8.sınıf öğrencileri TEOG isimli sınava giriyorlar. Ayaklarının altı öpülesi annelerin duaları çocukları için hiç eksik olmuyor maşallah. Anadolu anneleri böyle. Helal olsun onlara. Helal olsun onların kıymetini bilen çocuklarına.
Cuma ve bayram namazlarına gidenlerimiz bilir. Hatip hutbeye çıkınca arada Türkçe hutbe olmak üzere başta ve sonda Arapça hutbe irat eder. Hatip ilk yani giriş kısmında içinde Allah'a hamd, peygamberimiz salavat ve kelimeyi şehadet getirir. Ardından "Ey Allah'ın kulları! Allah'tan korkun ve ona itaat edin. Şüphesiz Allah müttekiler ve işini iyi yapanları sever" der Arapça olarak. Sonra okunacak Türkçe kısma/metne temel olmak üzere Kur'an'dan ilgili bir ayet okur. Ayeti "Allah doğru söylemiştir" demek suretiyle tastikler. Akabinde bir hadis okur. Hadisi de "Rasulullah doğru söylemiştir" diyerek bitirir. Buraya kadar sorun yok. Esas sorun buradan sonra başlıyor. Sen sanırsın ki bundan sonra imam, Türkçe metni okumaya geçecek. Bizim imam, "Ve netaka habîbullâh, fîmâ kâl ev kemâ kâl" okumaya devam ediyor. Yani Allah'ın sevgili kulu bu konuda şöyle veya şunun gibi demiştir." diyor. Böyle okuyan birinden aynı konuda
Yorumlar
Yorum Gönder