Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Oruç Nedir?

"Oruç bir kalkandır". Oruç belli bir saat aralığında olsa da bir şey yiyip içmeyen melek seviyesine yükselmektir. Oruç bir irade beyanıdır. Şu saat aralığında hiçbir şey yiyip içmeyeceğim demektir.  Oruç, daima kötülüğü emreden şeytanın ta kendisi olan nefse galebe çalmaktır. Nefse hakim olmaktır. Nefsi terbiye etmektir.  Oruç sabırdır.  Oruç kişinin kendisine çekidüzen vermesidir.  Oruç, içinde barındırdığı sahur ve iftarla tüm aile bireyleriyle sofrayı paylaşmaktır. Birlikte toplu hareket etmektir. Oruç azmin zaferidir.  Oruç ahlakı güzelleştirmeye çalışmaktır. Oruç, vücudu disipline etmektir, düzen ve tertiptir. Zamana riayettir.  Oruç, sair zamanlarda üçe çıkardığımız öğünü yeniden ikiye indirerek aslına rücu ettirmektir. Normale döndürmektir.  Oruç oruçluya kendine güveni sağlar.  Oruç, görevini kazasız belasız yerine getirenin duyduğu hazzı ve mutluluğu verir.  Oruç sayısız nimetlere şükrün bir göstergesidir.  Oruç, sözün eyleme geçtiği fii

Telafisi Olmayan Gaf

Adıyaman ve Şanlıurfa illerimizi vuran; mal, can ve toprak kaybına neden olan yıkıcı ve öldürücü sel felaketinin ardından, Tarım Bakanı'nın sel felaketiyle ilgili " Bir taraftan 15 canımızı (ölü sayısı 20'ye çıktı) aldı ama diğer taraftan toprak suya kavuştu." sözleri epey bir tartışıldı. Bu sözünden dolayı eleştirildi ve istifaya davet edildi. Eleştiriler haklı. Zira savunulacak ve makul görülecek bir şey değildir. Çünkü Sayın Bakan'ın yaptığı büyük bir gaftır ve pot kırmıştır.  Bu açıklamasının ardından maksadımı aşan bir ifade de bulundum demediğine göre kusura bakmasın ama Bakan bilinç altında gizlediğini ortaya çıkarmıştır. Önce gaf ve gaf yapmak nedir, bir bakalım.  Gaf: Yersiz, beceriksiz, zamansız söz veya davranış, patavatsızlık, pot. Gaf yapmak, bilmeden yersiz bir davranışta bulunmak veya başkasını incitecek söz söylemek, pot kırmak, çam devirmek. Hepimiz pot kıramaz mıyız? Kırarız. Özellikle irticalen konuşmalarda bu risk daima vardır. Her

Oruç ve Eza

Ateist olduğunu söylemekten çekinmeyen bir hanımefendi oruç hakkında " Beden düşmanlığı, en hayati ihtiyacını insana çok görme, fakirin ve fukaranın ve açın halini anlama hikayesi. İnsanlar niye aç diye soran yok. Zor bela hayatta kalsınlar ki zenginler sefasını sürsün. Bütün gün aç kalmak insani değildir. Kimsenin aç kalmaması gerekir. Böyle nasıl ritüel üretmişler? Af edersiniz ama şeytan zekası " şeklinde bir açıklamaya yer vermiş.  Oruç başta olmak üzere ibadetlerde mantık ve makullük aranmaz. Sayısız faydaları sayılabilir. Ama faydasından ziyade ibadetler birer sınanmadır. Her bir ibadet nefse ağır gelir. Bu açıdan ibadetler nefsi terbiye etme, nefsin isteklerine bir süre set çekme ve iradeye hakim olma ameliyesidir. Hz Adem'e her türlü ağacın meyvesinden yemesi istenirken şu ağaca yaklaşmayın yasağı, o ağacın meyvesinin çok zararlı olduğu anlamına gelmez. Yasağa karşı insanın zaaf göstermeden bir irade beyanını ortaya koyması istenmektedir ve Hz Adem ile Havva

Gölge Etmesinler!

“Küçük bir karınca, her sabah erkenden işine gelir ve neşe içinde çalışmaya başlardı. Çok çalışır çok üretir. İşini keyif içinde yapardı. Patronu aslan, karıncanın başında yöneticisi olmadan kendiliğinden bu kadar hevesle çalışmasına çok şaşırırdı. Bir gün karlılığı ve verimliliği arttırmak için aklına parlak bir fikir geldi. Eğer karınca, başında bir yönetici bile olmadan bu kadar üretken olabiliyorsa, bir de başarılı bir yöneticisi olsa neler yapardı. Bunun üzerine müthiş bir yöneticilik kariyeri olan ve yazdığı raporlarla ünlü Hamamböceğini işe aldı. Hamamböceği işe öncelikle bir saat alarak başladı. Böylece karıncanın çalıştığı saatleri tam olarak ölçebilecekti. İş saatlerinde gevşekliğe müsaade etmeyecekti. Elbette raporlarını düzenleyecek bir sekretere de ihtiyacı olacaktı. Bu nedenle, hem telefon trafiğini yönetmek hem de arşiv işlerini yapmak için örümceği işe aldı. Aslan gelişmelerden çok memnundu. Hamamböceğinin hazırladığı raporlar gerçekten harikaydı

Kimdir?

Her bir şeyi har vurup harman savuran, elde ettiği her şeyi yağma Hasan’ın böreği gibi birilerine dağıtan, ayağını yorganına göre uzatmayan ve olmayan parayı gerekirse tefeci faiziyle borçlanmak suretiyle harcayan, harcarken yerli yerince harcanmayan, gelecek nesilleri gırtlağına kadar borçlandıran, borçlanırken yarını düşünmeyen en büyük müsrif... Kumarın her türlüsünü planlayan, izin veren, sevk ve idare eden, bunlardan iyi para kazanan en büyük kumarbaz... Kötü günler için kenara üç beş kuruş koymayan, konmuşsa da yarını ve kötü günleri düşünmeden harcayan, ardından her doğal afette pamuk eller cebe deyip halka İban vererek pamuk eller cebe diyen en büyük dilenci... U dönüşünde, zikzak çizmede ve dün dündür demede, ayıpladığı her şeyi yapmada eline kimsenin su dökemediği... Ağzını bozmada, hakaret etmede ağzında fermuar olmayan... Yanındakini uzaklaştırıp küstürmede, başkasını yanına çekmede üstüne olmayan... Dostu düşman, düşmanı dost edinmeye sınır tanımayan... Birbi

İstifa Kültürü

Bu ülkenin hemen hemen her alanda çözüm bekleyen sorunları var. Çözülenler var, çözülemeyenler var, ötelenenler var, görmezden gelinenler var. Devlet ve devleti yönetenlerin görevi de sorunu çözme iradesi ortaya koymak, sorunu çözmek, çözemiyorsa da süreci iyi yönetmesidir. Bunun için devlet yukarıdan aşağıya doğru teşkilatlanmış, bu teşkilatlara etkili, yetkili ve sorumlu kişiler görevlendirilmiştir. Yani her alanda yukarıdan aşağıya ve aşağıdan yukarıya işleri yürütecek sorumlular tayin edilmiştir. Etkili, yetkili ve sorumlu demek, süreci yönetmesi, denetlemesi, sorun çıkma ihtimali olan alanları düzeltmesi, aksayan yönleri belirlemesi, çıkan sorunlara çözüm üretmesi, birden fazla birim veya bölümü ilgilendiren hususlarda birimler arasında eşgüdüm ve uyum göstermesi gibi sorumluluğu ve yetkisi var demektir. Diyelim ki yönettiğimiz bölge veya muhitte olumsuz bir hadise meydana geldi. Bu hadiseyi gidermek için yetkililer müdahalede ihmal gösterdi veya olayı çözemedi. Bu durumda

Ben Ben Ben

Benim teröristim, senin teröristini yener. Benim görüştüğüm terörist değildir. Sizin görüştüğünüz teröristtir.  Benim teröristim işini besmele ile yapar. Sizinki besmelesiz. Ben terörü ve teröristi desteklemem. Onlar ise destekliyor.  Ben teröristlerle görüşürüm. Siz görüşemezsiniz. Ben masumum, siz hiç masum değilsiniz.  Ben istediğimi yaparım, siz yapamazsınız.  Ben ağzıma geleni söylerim. Siz söyleyemezsiniz.  Benim her yerim samimiyet kokuyor. Siz hiç samimi değilsiniz.  Kişi ve gruplarla arkadaşlığı ben başlatır, ben bitiririm. Gel dedim mi gelecek, git dedim mi gidecek.  Sözümün üzerine söz söyletmem. Hep benim dediğim olacak.  Ben asla kaybetmem. Hep onlar kaybedecek.  Fikri, zikri, düşüncesi ne olursa olsun, yanımda olan dostumdur. Olmayan düşmanımdır.  Dünkü düşmanım bugün yanıma gelirse, dostumdur. Bugünkü dostum benden uzaklaşırsa, düşmanımdır. Bu da insanlara karşı önyargılı olmadığımın bir göstergesidir.  Her türlü ölüm sonrası eğer ölüm esnas