9 Eylül 2025 Salı

Cuma Cemaati Müşteri mi?

İhtiyaç mı değil mi demeden cami yapımında sınır tanımıyoruz ve ihtiyaçtan fazla gelişigüzel cami yapıyoruz.

Buraya cami olmaz demeyip oraya hemen bir cami konduruyoruz. Çoğu camilerimiz binaların arasına sıkışmış durumda. Görünmüyor bile.

Çoğu camilerimizde estetik yok.

Kullanıma da çok uygun değil. Kışın soğuk, yazın ise yakıyor.

Camilerin çoğu cemaatten mahrum.

Cemaat her hemen gün yok denecek kadar azaldığı, imam ve müezzinin sesinin caminin her bir tarafından duyulduğu halde küçük küçük camilerde bile mikrofon bolluğu var. Sadece cuma ve bayram namazlarında değil, her vakit bu mikrofonlar açılıyor.

Yaptığımız camilere cemaat de çekemiyoruz.

Cami yapımında bir kriter ortaya koyamadık.
Yaptığımız ya da yapacağımız camilerin inşaat, onarım ve diğer ihtiyaçlarını karşılamak sergi dışında bir plan ve programımız da yok.

Kur'an kursları için de aynı durum söz konusu.

Bazen bir hayırsever vasıtasıyla yapım, onarım ve diğer ihtiyaçlar karşılanıyor. Ama ekseriyetle camilerde sergi açılıyor.

Hafta geçmiyor ki cuma hutbesinde yardımdan bahsedilmesin:
"Muhtelif cami ve Kur'an kurslarının inşaat için yardım",
"Falan yerdeki cami onarımı için yardım",
"Müftülüğümüze bağlı Kur'an kurslarında okuyan öğrencilerin ihtiyacını karşılamak için yardım",
"Deprem bölgesinde yıkılan cami ve Kur'an kurslarının yeniden inşası için yardım",
"Mikrofon ve ses düzeninin yenilenmesi için yardım",
"Yurtdışında Diyanet Vakfı tarafından yapılmakta olan camiye yardım",
Üniversitede okuyan Diyanet personelinin çocuklarına burs vermek için yardım",
"Camimizin giderlerini karşılamak için yardım"...

Görünen o ki cami ve Kur'an kursu yapım, onarım ve ihtiyaçlarının karşılanması için camilerde sergi açma dışında bir seçenek yok.

Bir cami ve Kur'an kursu için toplanan yardım, ihtiyacı tam karşılamıyor olmalı ki tekrar tekrar sergi açma yoluna gidiliyor. Yani cami cemaatine müracaat ediliyor.

Camilerde her hafta bu şekil sergi açılması, teşbihte hata olmasın, camiye cuma namazı için gelen cemaati müşteri olarak görmek demektir.

Burada cami ve Kur'an kurslarının ihtiyaçlarını karşılamak için başka ne yapılabilir? Mecburen sergi açılacak denebilir? Aklıma gelenleri şöyle sıralayabilirim:
1.Caminin girişine, yardım toplanacak yerin ibanı yazılabilir.
2.Cami ve Kur'an kursu ihtiyaçlarının karşılanması için inananlarından belli bir oranda vergi kesintisi yapılabilir. Yapılan bu kesinti Diyanet Vakfına aktarılır. Diyanet Vakfı da vergi geliri ve bağışlardan gelen geliri ile yıllık planlama yaparak gelir ve giderini tespit eder. Cami ve Kur'an kurslarına ödenek gönderir ya da ihtiyaçlarını Vakıf aracılığıyla karşılar.
3.Her cami için cami derneğine aktarılacak şekilde, camiye gelen cemaatten veya mahalleliden yıllık belirlenen aidat aylık alınabilir.
4.Cami ve Kur'an kursu yapımı için planlama yapılmalıdır. İhtiyaç olmayan yere yapılmamalıdır. Cemaat ve öğrenci yokluğundan atıl durumda kalan cami ve Kur'an kurslarının başka amaçla kullanılmasına imkan verilmelidir...

Düşünülür ve kafa yorulursa ya da dert edinilirse camilerde sergi açmanın dışında başka seçenekler bulunabilir. Hangi seçenek olursa olsun ama camilerde sergi işinden bir an evvel vazgeçilmelidir. Haydi pamuk eller cebe denmemeli. Bu görüntüden hem cami görevlileri hem de cemaat kurtarılmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder