Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim, "İskenderun, Suriye'nin sancağıdır ve onu bir gün er veya geç zorla da olsa alacağız" açıklamasını yapmış. Daha doğrusu yumurtlamış. Malum Hatay meselesi.
Ülkesi yedi yıldır paramparça olmuş, terör örgütlerinin merkezi olmuş, taş üstünde taş kalmamış, savaş dolayısıyla milyonlarca Suriyeli mülteci durumuna düşmüş, uluslararası güçler topraklarında cirit atmaya devam ediyor. Kuvvetle muhtemel ülkesi ikiye, belki de üçe bölünecek. Adam, biz bu ülkeyi içerideki düşmandan ve dış güçlerin istilasından nasıl kurtaracağız hesabı yapacağı yerde gözünü Hatay'a dikmiş. Hayal mı görüyor diyeceğim ama gördüğü hayal değil. Şaka mı yapıyor diyeceğim. Ama şakanın sırası değil. Çünkü ülke kan gölü iken şaka hiç olmaz. Olsa olsa Çölde yaşayan birinin serap görmesi bu. Başka bir açıklaması olamaz bu densiz ve hadsizliğin. Gülünç duruma düştüğünün farkında değil Velid Muallim. Evindeki bulgura sahip çıkarmayan biri bizdeki pirince göz dikmiş.
Bakanlık denilen böyle bir şey mi ki? Benim bildiğim bakan koltuğuna oturan biri akıllı biri olmalı. Hele dışişlerine oturtulan biri kapasiteli ve çaplı biri olur. Suriye'nin diğer bakanları da böyle olmalı ki ülkeleri yol geçen hanına döndü. Beceriksizliklerinin bedelini bugün kanla ödüyorlar. Ceremesini de bizim ülke çekiyor. Bu kadar beceriksiz sorumlu kişinin yönettiği Suriye yedi yıl öncesine kadar iyi ayakta durmuş.
Kapasite ve akıl noksanı bu bakan kendisini darı ambarında görmeyi bıraksın. Hatay da İskenderun da bizimdir, bizim kalacaktır. Hatta yüzde yüzü Arap olan Samandağı da bizim. Eğer geçmiş defterler ortaya dökülecek ve bir hesap-kitap yapılacaksa biz varız. Onlar eski defterlerini koysunlar masaya, biz de koyalım. Onlar Hatay'ı istesinler, biz de tüm Suriye'yi isteriz. Çünkü Suriye, düne gelinceye kadar bizim Şam vilâyetimizdi. Buyrun Halep oradaysa arşın burada. Bakalım er mi yaman yoksa bey mi?
Bakan dediğin ne dediğini bilen, ağzından çıkanı duyan sorumluluk sahibi biri olmalı. Havaya konuşma yapmamalı. Yavaş atacak ki civcivler de yiyecek. Otursun oturduğu yerde bülbüllerden değil Antakya'yı, bir çakıl taşı bile alamaz. Önce mevcut ülkesinin ahvaline baksın. Akıl varsa öyle yapar zaten...
Yorumlar
Yorum Gönder