30 Kasım 2015 Pazartesi

Hatırda kalmak

-Üstat, seni belirli günlerinde hiç hatırlayanın oldu mu?
-Oldu hele şükür!
-Nasıl hatırladılar?
-Bana hatıra olarak bir kalem aldılar.
-Kim ya da kimler?
-Eşim ve 3 çocuğum.
-Ne zaman almışlardı?
-1997'de
-Manevi değeri büyük olmalı. Hiç unutulmaz.
-Doğru. Hiç unutmadım. Sürekli hatırlarım.
-Hâlâ kullanıyor musun yoksa?
-Hayır hiç kullanamadım.
-Niçin?
-Çünkü bozuk çıkmıştı.
  *
-Başka hatırlayan oldu mu?
-Oldu, oldu. Sağ olsunlar.
-Nasıl bir hatırlamaydı?
-Yine bir hediyeydi.
-Ne almıştı.
-Bir adet kravat.
-Bula bula hediye olarak kravat mı almış.
-Hediye değil efendim. İhtiyacım olanı almış.
-Neye ihtiyacın vardı ki?
-İki yakamın bir araya gelmesine...
*
-Başka var mı hatırlayan?
-Var efendim eksik olmasınlar.
-Söyle merak ettim.
-Bazı senelerde yemek ikram ederler.
-Yemeğin hediyesi olur mu be mübarek!
-Bu da ihtiyaçtan efendim. Acıdıkları için.
-Nasıl yani?
-Hiç olmazsa senede bir gün de olsa karnını doyursun diye...
-Diğer günler yemiyor musun?
-Yiyorum efendim, hem de her gün.
-Ne yiyorsun?
-Memur kebabı.
-Memur kebabı?
-Simit efendim simit...
*
-Başka efendim?
-Daha ne olsun?
-İlginç adamsın vesselam.
-Bir de dolduruş hediye ederler.
-Bu nasıl hediye, dolduruş diye bir hediye olur mu?
-Efendim senede bir gün beni dolduruşa getirirler. Sonra 364 gün gelen vurur, giden vurur. Fakat o bir dolduruş yeni bir yakıta ihtiyaç duymadan 364 gün beni götürür.
*
-Bu kadar mı?
-Bir defasında da masa lambası hediye ettiler.
-O nasıl bir hediye?
-Etrafını aydınlatamıyor. Bari kendini aydınlatsın diye.
*
-Bir defasında da flaş bellek hediye ettiler. Bilgileri kafasında tutamıyor. Hiç olmazsa flaşında tutsun diye.
*
-Başka yok mu?
-Efendim, bu günde meyve bıçağı geldi.
-Bıçak mı?
-Evet. Dişleri döküldü artık. Meyveyi ısırarak yiyemez diye.
*
-Kardeş gelen hediyelerde sorun yok. Sorun senin hediyelere yüklediğin anlamda ve yorumda. Adam seni ansa da suç, anmasa da. Hediye getirse de suç, getirmese de... 23/11/2015


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder