Şehrin uygun yerlerine, insanımızın nefes alacağı yeşil alan yerleri oluşturmada belediyeler epey bir tecrübeli. Belediyeler nereye bir park açarsa, yemyeşil yapıyor. Ağacından çimine, bankından kameriyesine, yürüyüş parkurundan ara geçiş yollarına, tuvaletinden kafesine varıncaya kadar hepsini düşünüyor ve halkın hizmetine sunuyor. Park yapmakla kalmıyor. Sulama, temizlik ve güvenliğini de ihmal etmiyor. Yürüyüş parkuru eskidikçe yeniliyor. Evinden bunalan; arkadaşıyla buluşmak, çayını bu parklarda içmek, kahvaltı yapmak, parkurunda yürümek isteyen bu parklarda buluyor kendisini. Yediden yetmişe, kadınıyla erkeğiyle sabahın erken saatlerinde yürüyüş severlerle başlayan park sefası, gecenin geç saatine kadar devam ediyor. Adeta bir panayır yerini andırıyor bu tür parkların çoğu. Yaz akşamlarında iğne atsan düşmez buralarda. Kısaca parklar önemli bir işlevi yerine getiriyor. Bu tür parklara gelenlerin çoğu oturmak için geliyor. Kimi de sadece yürüyüş yapmak ve ter atmak