Okullarda ahilik haftası kutlanıyor, derslerde ahilikten bahsediyoruz. Seçmeli ders olarak ahilik okutuyoruz.
Tüm bunlardan ahilik geçmişte önemli bir işlev gördüğünü anlıyoruz. Tüm bunlara eyvallah. Belli ki ahilik teşkilatının içerdiği ve yerine getirdiği işlevi bugün de görmek istiyoruz.
Yalnız tüm bu anma, çaba, ders vs. ahiliğin bir zamanlar yerine getirdiği işlevi yerine getirmek için yeterli olur mu? Bence yeterli olmaz.
Niçin derseniz? Ahiliği anmaya, ders olarak okutmaya, ahiliğin önemini anlatmaya devam edelim.
Bunlara ilaveten esnaf ve zanaatkarı eğiten, onları denetleyen, sahte mal satan, insanları kandıran esnaf ve zanaatkara müeyyide uygulama yetkisine sahip etkili ve yetkili bir teşkilat kurmak gerek gerek. Bunun adına da pekala ahilik teşkilatı denebilir.
Aslında yeniden ahilik teşkilatını kurmaya gerek yok. Bunun yerine her meslek erbabının iş ve işleyişiyle ilgili her ilçe ve ilde kurulmuş meslek odaları var. Ahiliğin tüm işlevi bu meslek odalarına verilebilir.
Bu meslek odaları, kendi içinde iç denetimi yaparken tüm meslek odalarını içine alan bir konfederasyon; meslek etiğine uymayan, hile ve hurda mal üreten ve satanlara caydırıcı cezalar teklif ederek devletin ilgili kurumunun ceza kesmesi, gerekirse meslekten men cezası verilmesi uygulanabilir. Ahilikte olduğu gibi meslek etiğini tüm meslek gruplarına uygulayabilir.
Bu vesileyle üyelerden sadece üyelik aidatı alan başka da bir görevi olmayan odalara bir görev verilmiş olur. Her oda için söz konusu olmasa da odalar birilerinin koltuk doldurduğu ve saltanat sürdüğü yer olmaktan kurtulmuş olur.
Odalar denetim yapma imkanına sahip olduğu gibi tüketiciden gelen şikayetleri de değerlendirir.
Görevini layıkıyla yerine getirmeyen, savsaklayan, sadece formaliteyi yerine getiren, şikayetlerin üzerine gitmeyen, birilerini koruyup kollayan, hile hurdayı göz ardı veya sumen altı eden oda sorumluları olursa, kısaca görevini bihakkın yerine getirmeyen oda başkanı ve yönetim kurulu olursa, görevden uzaklaştırılmalı.
Kısaca her meslek grubunu her yönüyle ciddi bir şekilde denetleyen, kurallara uymayanlara ağır ve caydırıcı yaptırımlar uygulamadıkça; sahteye, hileye, hurdaya, alavere ve dalavereye ses çıkarmadıkça, bu işler kişilerin vicdanına ve insafına bırakıldıkça, istediğimiz kadar ahiliği analım, anlatalım, kurumsallaşmak için bir arpa boyu yol alamayız.
Yorumlar
Yorum Gönder