Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Şubat, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Üç Kesimin Ahlakı

Muhammed Âbid el-Câbirî’nin tespiti (özet olarak): 1.Hz. Peygamber ve Sahâbe döneminde, yaşanan Kur’an ahlakına göre - Peygamber ve halifeler dâhil- hak hukuk konularında herkes herkese eşitti. 2.Sonra Emevîler iktidar oldu ve Müslüman yönetimler -çeviriler üzerinden- “kisrâ (İran kralı) değerleri”yle tanıştılar. 3.O değerler sisteminde üç türlü ahlak vardı: a- Sultanın (devleti yönetenin) ahlakı bireysel seçkinlik ve ululuk üzerine kuruluydu. Sultan “halifetullah” (Allah’ın vekili) ve “zıllullah” (Allah’ın gölgesi) idi; ona kimse hesap soramazdı. b- Sultanın özel çevresinin ahlakı; onlar sultana hizmet eder, yanlış yapıp sultanın gazabına uğramaktan sakınırlardı. c-Halkın ahlakı ise itaat etme ve sabırlı olma üzerine kuruluydu.” Câbirî’ye göre bu ahlak tarzları, zamanla Müslüman toplumların kültürü haline geldi. “İslam ülkelerinde bu devlet anlayışı din adını da kullanarak bugüne kadar devam etti” (el-Aklu’l-Ahlâkî el-Arabî, s. 136-139, 169, 194-225, 234,...

Nihayet Bana İş Çıktı (3)

F bloğa doğru giderken kemerimi de bir taraftan belime geçirdim. Tam 10.32'de öyle dakik değil, böyle dakik olunur dercesine duruşmanın yapıldığı salonun önüne geldim. Diğer şahit oradaydı. Maşallah benden dakik. Erkenden gelmiş oraya. Ne de hevesliymiş şahitliğe. Sayesinde, duruşma salonunun hangi blokta, kaçıncı katta ve hangi numaralı salonda olduğunu gelmeden öğrenmiştim. Elimle koyduğum gibi buldum. O olmasaydı, epey bir arayıp soracaktım. Duruşma salonunun önünde bizden başka birkaç kişi daha vardı. Tanımıyorduk onları. Şahitliğine geldiğimiz kişiler de yoktu. Belki de onları önceki duruşmalara çağırdılar. O zaman ifade verdiler. Bir de şahitleri dinleyelim demiş olmalı hakim. Avukatlar girip çıkıyordu bol bol salona. Kiminin avukat elbisesi elinde dürülü kimi ise üzerine giymişti. Genelde erkekler giymiş, kadın avukatlar ise ellerinde dürülü girip çıkıyorlar. Bu arada kadın avukatların ökçeli ayakkabılarının altında çakılı olan nal ta ileriden ben geliyorum diyordu. Gözle...

Nihayet Bana İş Çıktı (2)

Bu şahitlik nereden çıktı? Fi tarihinde küçük bir trafik kazası olduktan sonra kaza mahalline gelmiştim. Biri öndeki aracın çamurluğuna hafifçe tıklamış. Bu küçük kaza için kaportacıya gitmeye ve tutanak tutmaya bile gerek yok. Kaza mahalline vardığımda, ortam sessiz olmasına rağmen soğuk bir ortam vardı. Taraflardaki gerginlik yüzlerinden okunuyordu. Sanırım biz gelmeden önce biraz hırgür yapılmış. Bunun için hırgüre gerek var mı? Yok ama onu gel sen bizim insanımıza anlat. Pireyi deve yapmada üstümüze yok. Bir de kendimize iş çıkaracağız. Biz vardıktan sonra gerginlik kavgaya döndü. Birbirlerine vurdular da vurdular. Araladık, tekrar girdiler. Beraberinde hakaretler yapıldı, tehditler savruldu. Biri ambulansla hastaneye kaldırıldı. Hafif tıklanan araba da öyle tıklanmaz böyle tıklanır dercesine kavgadan nasibini aldı. Arabanın ne farları kaldı ne de aynaları. Ortam adeta savaş alanına döndü. Bu kaza ve kavganın ardından belki de iki yıldan fazla zaman geçti. Şikayetçi olmuşlar. ...