16 Şubat 2025 Pazar

Uzatmalara Oynamanın Yolları

"Bir işte ulaşılan en üst aşamaya" zirve deniyor. Doruk demektir.

Zirve, bir dağın en üst tepesi olduğu gibi makam, mevki, şöhret, zenginlik, itibar, güç, iktidar vs. de olabilir. Çünkü her biri merhale ve mertebedir.

Neyin zirvesi olursa olsun. Zirvelere çıkmak zordur. Çünkü efor gerektirir. Aynı zamanda zirvede tutunmak ve kalıcı olmak da zordur. Çünkü zirvenin gereklerini yerine getirmek, bu konuda istikrarı yakalamak, değişmeyen tek şey değişimdir sözünün gereği olarak olumlu yönde sürekli yenilenmek de hiç kolay değildir.

Zirve bazen göz kamaştırır, insanı ne oldum delisi yapar, kibre sevk eder. Bu özellikler zirveden inişi hızlandırır. Çünkü kibir gerçekleri perdeler.

Zirveye çıkanın veya zirvede olanın alternatifi varsa zirvedekinin ayağı yere sağlam basar. Hata yapma lüksüm yok. Zira alternatifim var diyerek yoğurdu üfleyerek yer. Hatayı minimuma indirmeye çalışır. Rakibin nefesini arkasında hissettiği için zirvede tutunmanın gereklerini yerine getirir.

Zirvedekinin alternatifi yoksa güç zehirlenmesi yaşar. Nasılsa alternatifim yok diyerek hata üstüne hata yapar. Kişiyi tembelleştirir. Yerinde saydırır. Bu da yıpranmayı beraberinde getirir. Zirvede tutunmayı zorlaştırır.

Bu durumda yani alternatifsizlik durumunda, zirvede kalmam için alternatif bulmak gerek deneceği yerde işin kolayına kaçılır. Pansuman tedbirlere başvurulur, tüm güç devreye sokulur ve uzatmalara oynama tercih edilir:

Çıkan alternatifleri veya alternatif ihtimali olanlar yok edilir ya da yok edilmeye çalışılır.
Terör estirilir.

Kelime oyunlarına başvurulur.

Mazeret ve bahanenin arkasına sığındırır.

Düşman ya da düşmanlar üretilir.

Sakın ha sakın denersek aba altından sopa gösterilir.

Süreti haktan tavrı sergilenir.

Eleştiriye tahammül gösterilmez. Kazara eleştirmeye kalkan olursa değişik yollara başvurmak suretiyle bir şekilde had bildirilir. Böylece diğer insanlara gözdağı verilir ve susturulur.

Bu suskunluğu gören zirve sahipleri, hah şöyle. Dinsizin hakkından imansız gelir. Bak nasıl kuzu gibi oldu, öbürleri de sesini kesti. Demek ki doğru yoldayız zehabına kapılır.

Aslında salınan bu korku zirveyi sağlamlaştırmaz. Sadece belli bir süre uzatır. Bu uzatma ise sonun başlangıcıdır. Çünkü zirve alttan alta çürümeye, fokurdamaya başlar. Zirve sahipleri bu çürümeyi göremez. Çünkü zirve, zirvenin altını göremez, Görse de ellerinde bildik pansuman tedbirlerinden başka malzemeleri de yoktur.

Sözün özü, siz olsanız zirvede kalmanın gereklerini mi yerine getirirsiniz ya da zirvede tutunabilmek için uzatmalara mı oynamayı tercih edersiniz? Herhalde zirvede kalacak yüzü olmayanların başvuracağı tek yol, uzatmalara oynamak olur. Başka da ellerinden bir şey gelmez. Ama her uzatmanın kaçınılmaz bir sonu vardır. Çünkü düşmez kalkmaz bir Allah'tır sadece. 

4 yorum:

  1. Merhabalar Ramazan Hocam.
    Ben bu yazınızdan çıkaracağım dersin ana fikrini çıkarttım. Aslında siz de yazınızın son parağrafında işi özetlemişsiniz. Eğer bahse konu olan şey, gerçekten uzatmaları oynuyorsa, eceli yakındır. Çünkü zirvede olanın, irtifa kaybetmemek için, uzatmaları oynamak yerine, zirvede kalmanın gereklerini yerine getirmesi gerekir.

    Kaleminize, emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.
    Siz, çok kısa zamanda, ya da daha kısası anında gündem ve gündem dışı çok seri köşe yazıları hazırlayabiliyorsunuz. Sizi blogda takip etmek çok zor. Blog camiasında paylaşım yapanların paylaştıkları yazılar, en az bir hafta gibi bir süre okunmak için sayfa başında kalır. Sakın benim bu tespitime bakıp da yazılarınızın hızını frenlemeyin, aynı şekilde devam edin.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
  2. Merhabalar Recep Bey. Öncelikle ilgi, alaka, iltifat ve anlayışınız için çok teşekkür ediyorum. Yazı yazmak benim için bir meşgale ve hobi oldu. Fırsatını bulduğum an ve yerde bir de konu bulursam kaçırmam. Çok araştırma mahsulü, uzun uzadıya düşünme mahsulü değil. Çalakalem yazılardır. O anki düşüncemi yazıya dökerim. Okunsun veya dokunmasın, bu blog içimi döktüğüm ve kendimi rahatlattığım günlükleri gibidir. Fırsat buldukça yazmaya devam inşallah.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sayın Hocam.
      Ne güzel! Çalakalem yazmak da beceri ve istidat isteyen bir yazma yoludur. Herkes çalakalem döktüremez. Ne güzel, bakın siz de bu yolla içinizi boşaltıp, rahatlıyormuşsunuz. Aslında tüm blog yazarları yazarak içlerini rahatlatıyorlar.
      Kaleminize, emeğinize ve gönlünüze sağlıklar ve devamlılıklar dilerim.
      Selam ve saygılarımla.

      Sil
  3. Blog yazarlarının emeği küçümsenemez. Çünkü her biri emek ürünü. Çoğu da karşılıksız bu emeği sarf ediyor. İyi ki varlar.

    YanıtlaSil