Ne sıklıkta?
Erenlerden birine sormuşlar, ne sıklıkla oruç tutarsın?' diye.
'Ooo' demiş' her sene kesin oruç tutarım'.
“Peki ne sıklıkla namaz kılarsın?'
“Ooo demiş, 'çok sık. Her hafta namaz kılarım'.
‘Peki' demişler ne sıklıkla alkol alırsın?'
‘Ehh’ demiş, ‘çok nadiren’. ‘Akşamdaan akşama’.
Her şey yerinde güzel
Nasrettin hoca bir gün köyden şehre
giderken yorulmuş, tarlanın kenarındaki ceviz ağacının altında dinleneyim
demiş. Şöyle bir etrafına bakınıp ağacın altına uzanmış. Ve şöyle düşünmüş. Ey
Allah’ı, gücüne sual olmaz amma, incecik kabak sapında kocaman kabak var,
koskocaman ağaçta küçücük ceviz var, bu nasıl iş deyip uykuya dalmış.
Ağaçtan bir ceviz hocanın kafasına
düşüvermiş. Ve kafada ceviz büyüklüğünde bir şiş oluşmuş. Hoca hiddetle uyanmış
ve Yarabbi sen en iyisini bilirsin demiş. Şimdi o kabak ağaçta olsaydı benim
halim ne olurdu.
Kuyruklu yalan
Abartıcı bir kişi olarak tanınan hattat
İzzet Efendi bir dostuna:
“Dün gece sabaha kadar oturdum, bir Kur’an yazıp bitirdim”, demiş.
Az sonra dostu söze girmiş:
“Geçen ramazanda Kandilli’ye, bir iftar yemeğine gidiyordum. Boğaziçi’nde
öyle bir fırtına çıktı ki... Dalgalar bindiğim kayığı sahildeki minarelerin
şerefelerine kadar çıkardı. Kayık dalgalar arasında sallanırken iftar oldu,
toplar atıldı. Ben de sigaramı kandillerden yakıp orucumu bozdum.
Mustafa İzzet Efendi bağırmış:
“Yalan!”
“Yalansa, senin dün gece yazdığın Kur’an-ı Kerim çarpsın.
Yanlış tevekkül
Kasabanın birinde kilisede pazar ayini
sırasında kilisenin içinde olduğu kasabayı su basar. Sular kiliseye doğru
ilerlemeye başlar. Herkes panik içinde koşuştururken papazın yerinde durduğunu
gören insanlar papaza gelmelerini söylerler.
Papaz onu Tanrı'nın koruyacağını söyler.
O anda sular yükselmeye başlar. Sular kiliseye girer. Rahip canını kurtarmak
için 2. kata çıkar. Bir yandan da papaza kaçmasını söylerler. Papaz inadını
devam ettirir. Sular 2. kata çıktığında, pencerenin önünden bir kayık geçer.
İçinde halktan bazı kişiler vardır. Papaza gelmesini söylerler ama papaz yine
inadını sürdürür ve ‘Tanrı beni korur’ der. Sular çatıya çıktığında yine bir
kayık geçer ve yine halktan bazıları kayığın içindedir papaza gelmesini
söylerler ama papaz, 'Tanrı beni korur’ demeye devam eder. Sular çatıyı da
aşınca papaz çatıdaki direğe tutunur. Bu sefer tepeden bir helikopter geçer.
İçinde yine halktan bazı kişiler vardır. Papaza, gelmesini söylerler. Papaz
yine 'Tanrı beni korur.' der ve ölür.
Tanrı'nın huzuruna çıkar. Tanrı’ ya 'Ben sana darıldım Tanrım. Ben senin
huzurunda yıllarca çalıştım, sen beni öldürdün.' der.
Tanrı da 'asıl sen kendini öldürdün. Senin için 2 kayık, 1 helikopter gönderdim
daha ne yapayım.' der.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder