-Kıssadan
Hisse-
Ey
Oğul! Beysin, bundan sonra öfke bize; uysallık sana. Güceniklik bize; gönül
alma sana. Suçlamak bize; katlanmak sana. Acizlik, yanılgı bize; hoş görmek
sana. Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adalet
sana. Kem göz, şom ağız, haksız yorum bize; bağışlama sana.
Ey
Oğul! Bundan sonra bölmek bize; bütünlemek sana. Üşengeçlik bize; uyarmak,
gayretlendirmek, şekillendirmek sana.
Ey
Oğul! İnsanlar vardır şafak vaktinde doğar, gün batarken ölürler. Unutma ki,
dünya sandığın kadar büyük değildir. Dünyayı bize büyük gösteren bizim
küçüklüğümüzdür.
Bu
yolda nazarımızı sonsuzluğa dikip; büyük yürümek ve büyük ölmek gerek. Bu yolda
hırs, diken; benlik ve kibir, engeldir oğul. Sakın hâ kendine takılmayasın ve
kendinde boğulmayasın.
Teklik
sadece Allah'a mahsustur, tek başına karara durup hoyrat dünyanın dayanılmaz
ağırlığını kaldırmayasın. İşlerini ehil kişilerle, ehil kişilere danışarak
tutasın. Danışırsan yol alırsın, danışmazsan yolda takılıp kalırsın oğul.
Oğul!
Güçlüsün, akıllısın, söz sahibisin; ama bunları nerede, nasıl kullanacağını
bilemezsen, sabah rüzgârında savrulup gidersin.
Bir
dem gelir bir tekmeyle dünyaları yıkacak olursun. Bir dem gelir yerdeki
karıncaya mağlup olursun.
Güç
hayvanda bile mevcut. Akıl sadece anahtar. Anahtara takılmayasın. Aslolan
anahtarın açacağı kapılardır. Kapıların ardında hazineler, kapıların ardında
sır vardır. Sırlar ki, ebedî muştuları koynunda barındırır; sonsuza kavuşturur.
Aklını kullanıp dünyadayken Cennet'in kapılarını aralayasın oğul.
Öfken
ve benliğin bir olup aklını yener!
Dâima
sabırlı, sebatlı ve iradene sahip olasın. Azminden dönmeyesin. Çıktığın yolu,
taşıyacağın yükü iyi bil. Her işin gereğini vaktinde yap.
Öfke
ateş, öfke âfet, öfke şeytandır oğul. İnsanoğlu dağları devirir; ama öfkesine
mağlup olabilir. Öfkeyle savaşı daima taze tutmak gerekir.
Sabırsız
olmaz oğul. Sabırsız menzile varılmaz. Kaf Dağı'na sabırsız ulaşılmaz.
Vazifen
çetin, yükün ağırdır oğul. Hizmette önde, ücrette geride olasın. Vazifenin en
ağırına tâlip olmaktan kaçınmayasın. Vazifenin ağırlığı Yaradan'ın kullarına
ihsânıdır.
Oğul,
açık sözlü ol!.. Her sözü üstüne alma, gördüğünü söyleme, bildiğini bilme,
sözünü unutma, sözü söz olsun diye söyleme.
Bizler
nefreti eritmek için, muhabbetin asâletini dünyaya yeniden hâkim kılmak için
çıktık yola. Bu yolda utanacak bir şeyimiz yoktur. Muhabbet yolunun gizlisi
saklısı yoktur oğul.
Ama
altının değerini sarraf bilir; sözünü muhatabına göre ayarlayasın. Câhilin
karşısında altınlarını çamura atmayasın.
Yiğit
olan kördür, kötülüğü görmez. Sağırdır, kem sözü işitmez. Dilsizdir, her ağzına
geleni demez. Bildiğini de her yerde ayaklar altına sermez. Yunus gibidir o;
yüreği muhabbete, gönül ibresi hakikate ayarlıdır. O bir defa söz verdi mi, onu
nâmusu bilir. (…)
Sevildiğin
yere sıkça gidip gelme, muhabbetin kalkar, itibarın kalmaz. Düşmanını çoğaltma,
haklı olduğunda kavgadan korkma! Bilesin ki; atın iyisine doru, yiğidin iyisine
deli derler!
Her
şeyin ortası makbuldür, sevginin de. Sevdiğini gereğinden fazla sevmeyesin.
Sevgini de, sadece yüreğinin eline vermeyesin. En çetin imtihan
"sevgi"yle olanıdır. "Kişi ne kadar bahâdır olsa da, muhabbete
tuş olur" diyen atanın sözünü aklından çıkarmayasın. Böyle imtihan
olmamak, istikbalde neslinden utanmamak için gecelerin bağrında, seherlerin
aydınlığında duaya durasın. Senin ideallerin ve geleceğe dâir hedeflerin var
oğul!..
Gönül
adamı ömrünü boşa harcamaz, yüreğini ucuza satmaz, edep tâcını başından almaz.
Gönül erinin her zaman yüzü yerde, gönlü göktedir. Haklı olduğunda kavga
vermesini bilir. Kavgayı sadece bileğiyle değil, ilmiyle ve yüreğiyle yapmasını
bilir.
İyiliğe
kötülük, şer kişinin kârı,
İyiliğe
iyilik her kişinin kârı,
Kötülüğe
iyilik, er kişinin kârıymış oğul!
Ey
Oğul! Üç kişiye acı: Cahillerin içindeki âlime... Zengin iken fakir düşene...
Hatırlı iken itibarını kaybedene...
Şunu
da unutma! İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın.
Osman!
Sen bizim rüyâmız, sen bizim devâmız, sen bizim duâmızsın oğul. Dâima başın
dik, alnın ak, gönlün pâk olsun.
Ey
Oğul! Zümrüt-ü Ankâ'nı iyi seç ki, Kaf Dağı sana yakın olsun. Yolun ebediyete
kadar açık olsun.
Ey
Oğul! Yolun uzun, işin çetin, yükün ağır. Allah-û Teâlâ (cc) yardımcın olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder