6 Aralık 2016 Salı

Sevdim bu öğrenciyi

Sekizinci sınıfların katında nöbetçiyim. Giren girene, çıkan çıkana, koşan koşana. Çok anormal bir durum olmazsa göz ucuyla takip ediyor, gerekli uyarı yapmıyorum.

Öğretmen ziline yakın koridorda olan öğrencileri, sınıflarına girmeleri için sesleniyorum. Zaman zaman da sınıflara göz gezdiriyorum. Bir taraftan da teneffüste duvara sabitlenmiş kapıları açıp kapatıyorum. Koridordan sınıfa girdirdiğim öğrenci, ben yanından ayrıldıktan sonra tekrar çıktı. Adımladım yanına doğru. Tekrar girmesini sağladım. Ben girdirdim o çıktı bir kaç arkadaşıyla beraber. Bu oyun hoşuma gitse de sinirlenmeye başladım. Hızlı hızlı yanına vardım. "Yavrum, ben girdiriyorum, sen tekrar çıkıyorsun. Bu ne iş" dedim. "Tamam hocam" dedi. "Tamam diyorsun, yine çıkıyorsun" dedim. Öğrenci ciddi bir şekilde: "Hocam, siz içeri geçin diyorsunuz, biz de geçiyoruz. Ama siz çıkmayın demediniz" deyince kızgınlığım geçti. Gülümsedim: "Doğru söylüyorsun" dedim. Derse girme ve nöbet tutmadaki bedeni yorgunluğum gitti. Öğrencinin verdiği kaliteli cevap hoşuma gitti. Helal be sana dedim.

Cevap verin vermeye. Yeterki böyle cevap verin. Allah zihin açıklığı versin, yolunuz açık olsun. 06.12.2016

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder