13 Ocak 2024 Cumartesi

Terörün Mesajı *

Terör acı ve vahşi yüzünü gösterdi. Öncesinde 8, şimdi de 9 olmak üzere şehit sayısı 17'ye yükseldi. Terör örgütü neyi amaçlıyor?

Terör örgütünün neyi amaçlaması bir tarafa terörün zamanlaması önemli.

Terörün her önemli seçim arifesinde azması düşündürücü. 

Yine bir mahalli seçimin ardından gelen bu kanı anlamak için bu terörün kimin işine yaracağını düşünmek lazım. 

Bu ülkede ne zaman şehit haberleri olsa seçmene aklınızı başınıza alın, safları sık tutun, maceraya girmeyin, statükoya devam edin mesajı verilir. 

Daha doğrusu milliyetçi oyların bir yerde toparlanması istenir. Çünkü milliyetçi oylar bu ülkede sonucu belirleyendir.

Sandığa gitmek istemeyenlere ya da oyunun rengini değiştirmek isteyenlere sakın ha demektir. 

Küçük partilerin adaylarına yönelmek isteyen seçmene, bölünürseniz terör sevicileri yönetime gelir. Kadrolarına teröristleri doldurur. İdarenin parasını teröre akıtır deniyor.

Güçlü destek verin. Statüko daha güçlü olsun ki terörle daha iyi mücadele edilsin. 

Başkasına vereceğiniz her oy terörü desteklemektir.

Teröre destek verenler ve terör yaptıranlar ise İsveç'in NATO üyeliğini savsaklamayın. Hemen Meclisten geçirin. Şayet öteler ve yanlış bir karar verirseniz, terörü yeniden başınıza bela ederiz deniyor.

Terör örgütünün seçim öncesi teröre kalkıp kan dökmesi, terörü başkası adına yaptığını gösterir. Terörü finanse ve senaryo eden adına verdikleri bir vekalet savaşıdır.

Seçim öncesi teröre kalkmak terör örgütünün bir başkasının oyuncağı, onların piyonu ve paralı askeri olduğunu gösterir.

Türkiye Cumhuriyetini yönetenlere dış politikada bizim sözümüz dışına çıkamazsınız. Yoksa gördüğünüz gibi terörü azdırırız. O yüzden size biçilen rol ne ise onu yerine getirin. Bu terör de dış politikada maceraya girmemeniz için bir uyarı olsa da bu terör milliyetçi oyları birleştirecek, oylar bir yere kanalize edilecek. Siz içeride kazanacaksın, biz ise uluslararası alanda. Bu kıyağımızı unutmayın demektir.

Şimdi bu şehit haberlerinden sonra bu şehitlerin kanları yerde kalmayacak denilecek. Operasyon üzerine operasyon düzenlenecek.

Terör biter mi? Bitmez. Ne zaman ki terörü besleyenler sizin işiniz tamam, göreviniz bitti. Haydi dağılın demeden bitmez. Bakmayın siz terörün bazen kabuğuna çekildiğine. Yetkililerin terörün kökünü kuruttuk dediğine. Terör bazen pasif olur bazen aktif. Uyuyan hücredir. Efendileri çekilin, yarın, rahatınıza bakın der. Terör durur. Uyuşuk herifler, yeter yattığınız. Haydi kan akıtın dediği zaman istenilen yerde terör yaparlar.

Bu ülkeye biçilen rol bu. Yani biz terörle yaşamaya devam edeceğiz. Terör yüzünden kutuplaşacağız. Terör daima gündemimiz olacak. Başka işlerle uğraşmayacağız.

Ne zaman terör durur? Her şeyiyle kendi kendimize yeten güçlü bir ülke olduğumuz zaman. İşte o zaman teröre destek veren, terörü besleyen devletler bizi karşılarına almak istemez. Bu da başta ekonomi olmak üzere her alanda güçlü olduğumuz zaman olur.

Kendi kendimize yeten bir ülke olabilir miyiz? Olamayız. Ne zaman ki bu ülke büyük düşünür, büyük projelere imza atar, her alanda gelişmeyi hedefler, pansuman tedbirleri bırakır, siyaseten içte kazanmayı ülke ülküsünün gerisine iter. İşte o zaman kendi kendimize yeten, büyük bir ülke oluruz. Değilse adımız, kendi kendine yetmeyen, gelişmekte olan ülke olarak kalır. Her şehit haberi geldikçe analar ağlamaya devam eder.

*15/01/2024 tarihinde Anadolu'da Bugün gazetesinde Aşır Karye ismiyle yayımlanmıştır.

Diploma Telafi Programına Not Girişi

Diploma Telafi Programı, ustalık belgesi almış insanımızın meslek lisesi diploması alabilmeleri için uygulanan bir programdır.

Mezuniyet için alınması gereken dersler, akşamları ve pazar günleri alınıyor. 

Her meslek ve her yaştan öğrencisi var bu telafi programının.

Öğrencileri normal örgün ve çıraklık öğrencilerine göre daha bir hevesli. Derse geldikleri gibi sınavlarda yanlarında kalem ve silgileri de var. Bu yaşta liseyi bitirince heveslenip üniversite sınavına girip alanıyla ilgili bölüm okuyanların sayısı da az değil.

Hasılı düşünülmüş ve uygulamaya konmuş yerinde bir program bu diploma telafi. Yalnız her şeyiyle mükemmel düşünülmüş bu programın bir eksiği var. O da sınav puanlarının e mesem sistemine girilmesi.

Bir önceki yazımda e mesem’e not girişi başlıklı bir yazı kaleme almıştım. E mesem sistemi içerisinde Diploma Telafi Programı notlarını girmek; e okula ve çıraklık öğrenci notlarını girmeye rahmet okutur. Ha deveye hendek atlatmışsın ha telafi notlarını girmişsin.

Abarttığımı sanmayın. O kadar da değil demeyin. Bir defa telafi programı notlarını sisteme girmek çarşaf liste yazmaktan daha zor. İsterseniz siz çarşaf listeyi yanınıza alın. Ben de e mesem’i açayım. Bir yarışma düzenleyelim. Bakalım hangimiz önce bitirecek?

Şifrenle e mesem’e giriş yapıyorsun. Öğrenci işlerinden Diploma Telafi Programını seçiyorsun. Sıradaki öğrenciyi seçiyorsun. Üst taraftan 1.dönem notları sütununu işaretliyorsun. Öğrencinin puanını giriyorsun. Sol üst taraftaki kaydet butonuna basacakken girdiğin nota takılıyor gözün. Çünkü yazdığın iki ya da üç haneli notun sadece bir rakamı gözüküyor serçe gözü kadar olan sütunda. Yazdığını silip bir daha giriyorsun. Yine aynı. Aman neyse ne deyip kaydet tuşuna basıyorsun. Karşına, öğrencinin puanını kaydetmek istiyor musun uyarısı geliyor. Herhalde yani. Biz ne yapıyoruz burada değil mi? Tamam deyince beklemeye koyuluyorsun. Çünkü verdiğimiz puanın kaydedilip kaydedilmediği  üst tarafta, “Yaptığınız değişiklik kaydedilmiştir” şeklinde yeşil renkte görünmesi lazım. Kaydetmek o kadar zor ki. Bekliyorsun bunu bir güzel. Dönüyor durmadan. Bazen birden kaydedip diğerine geçiyorsun. Bazen de dönmekten kafan dönüyor. Dön dön derken bir bakmışsın seni sistemden atıyor ya da başka bir işlem yaptırmayacak şekilde sistem kilitleniyor. Mecburen çıkıp yeniden girmeye kalkıyorsun. Sistem seni girdirmiyor. İnternette sıkıntı olmalı deyip ev İnternetinden paketine geçiyorsun. Yine nafile. Başka siteleri deniyorsun. İnternetin hızında sıkıntı yok. Sıkıntı e mesem’de. Belli ki sistem su koyuverdi ve güncelleme yapıyor. Bu durum bir değil, beş değil. Nice sonra sistem kendine geliyor. Daha önceki girdiğin puan kaydedilmiş mi diye bakıyorsun. Nerde... Sil baştan yeniden girip kaydediyorsun.

Olmayacak böyle deyip masaüstü bilgisayarı kapatıp cepten açıyorsun e mesem’i. Alta, üste, sola, sağa kaydır dur sayfayı. Serçe gözü büyüklüğündeki sütuna puanı yazıp üst tarafa geçip kaydet diyorsun. Onaylamak istiyor musun uyarısına da evet diyorsun. Kaydedip kaydetmediğini öğrenmek için sayfanın en üstüne geçip kaydedilmiştir yeşil sütununa bakıyorsun. Böyle böyle kah atarak kah girerek her bir öğrenciyi tek tek açarak notlarını girip bitiriyorsun. Üzerinden büyük bir yük kalkmış gibi kalkıp iki rekat şükür namazı kılarsın geliyor. Çünkü dünya kuruldu kurulalı böyle eziyet görmemiştir, böyle sistemi de.

Ardından bir empati yapıyorsun. Ben not gitmek için bu kadar uğraşıyorsam, bu sistemin mucidi bu sistemi kurmak için ne kadar uğraşmıştır. Emeğe saygı diyorsun. Rahmet ve hayırla anıyorsun bu mucidi.

e mesem'e Not Girişi

Bana diyorlar ki çok sabırsızsın?

Soruyorum onlara, nereden biliyorsun? Test ettin mi beni? 

Biz biliriz diyorlar. 

Yahu çıldırtmayın beni! Test kriteriniz nedir? 

Kem küm efendim. 

Diyorum iftira atıyorsunuz. Buyurun halebi orada ise arşın burada. Gelin beni e mesem sisteminde test edin. Sabrın en güzel örneklerini orada verdiğimi görün diyorum. 

Ne varmış e mesem sisteminde? Şifrenle giriyorsun. Puanları tak tak girip çıkıyorsun diyorlar. 

Kafaya koymuşlar bir defa sabırsızım diye. İkna etmek ne mümkün onları. Ön yargılarından Nuh deyip peygamber demiyorlar. 

Sanıyorlar ki e mesem denen Diploma Telafi Programı ve Mesleki Eğitim Merkezi, e okul gibidir. Şifreyle girip toplu halde puanları yazıp, tab tuşuyla diğerine geçirip tüm notları girdikten sonra yukarıdaki dört rakamlı şifreyi girip kaydet tuşuna bastıktan sonra işlet tamam olacak ve hepsi üç beş dakikalık mesele. Davulun sesi uzaktan gür gelirmiş böyle. Bunu ancak eşekten düşen bilir. 

Yine de ben anlatayım e mesem sisteminin sabrımı nasıl test ettiğini ve bu sınavı nasıl geçtiğimi. 

Doğrudur şifre ile gireceksin bu e mesem'e de. Önüne öğrenci listesi çıkıyor. Her bir öğrenciyi tek tek açacaksın. Her birinin puanını tek tek gireceksin. Her girdiğin puanı kaydet tuşuna basıp onaylayacaksın. Onayladıktan sonra diğer öğrenciye geçmek için kaydet butonunun penceresini kapatıp sıradaki öğrenciyi tıklayacaksın. Baştan sona tüm öğrencilerin her birine bu şekil emek sarf edeceksin. 

Sistem atmazsa, mesemlerin puanını girmenin yolu budur. Bilmiyorum başka çıkar yol deyip biraz belin ağrır, gözün yorulur ama varsın olsun dersin. Ama bununla bitmiyor. 

Bazen sayfa açmıyor. Uğraşır didinirsin. Bir öğrenciyi bari girebilseydim dersin. 

Başka bir vakit tekrar tekrar denersin. Ne bitmez güncellemesi oluyor bu mübareğin. 

Diyelim ki bir gün sistemin keyfi yerinde. Puan girdiriyor. Keşke tüm mesemliler sınava girse de oturunca hepsini giriversen. İğneyle kuyu kazmak gibi mesemlilerin puanını elde etmek. Beyefendinin ya da hanımefendinin keyfi yerinde olacak da sınava girecek, sınava girdiğini bilecek. Sınav tarihinden sonra bulduğun öğrenciyi bulduğun yerde sınav yapacaksın. Bazı öğrenciler var ki sınavını yapmak için sıra bekleyeceksin. Sınava çağırırsın. Güç bela gelir. Senden kalemin var mı diye kalem ister. Varsa verirsin. Yoksa sınıf, koridor, bahçe, olmadı markete gidip kalem alıp gelecek ve senin sınavına girecek. Ölme eşeğim ölme. 

Neyse hamamlar sıcak olur. Böyle bir hamama girdiysen terleyeceksin. Güç bela sınav puanlarını üç yazılı sütunundan ilk iki tanesine girdin. Üçüncü yazılı sütunu da var. Haftalık ders saatine bakmaksızın tüm derslerden iki sınav şartı varken mesemlerdeki üç sütunluk yazılı kısmını anlamak mümkün değil ama mucidinin bir bildiği olsa gerek. (Elimde yetki olsa e okul gibi basit bir sistem yerine emsali görülmemiş bu sistemi icat edene, emsallerine göre olağanüstü bir şeylere imza attığı için vermedik başarı belgesi bırakmazdım. Yedi sülalesini bu icadından dolayı babadan oğula miras geçecek şekilde beslerdim).

Üçüncü yazılı sütununu boş bırakıp iki tane de performans puanı giriyorsun. Tam bitirdim, şükürler olsun derken efendim, nur yüzlü bir fani seni ertesi günü görüyor. Sayın hocam, performansın birini yazılı kısma yazmak gerek. Çünkü ortalama farklı çıkıyor deyiveriyor. Böyle birine nasıl kızarsın. Hazır sana yeni bir iş bulmuş. Teşekkür etmek lazım.

Şimdi yeniden bilgisayara oturup her bir öğrenciyi tek tek açıp ikinci performans puanını silip üçüncü yazılı sütununa yazacaksın ve kaydet tuşuna basacaksın. Neresi zor bunun değil mi? Puanları girdikçe la havle çekiyorsun. Bazen böyle not gireceğime ve bu kadar uğraşacağıma, vara eskinin çarşaf listesini doldurayım, şimdiye çoktan biterdi geliyor ama olsun. Ama her ne olursa olsun sistemin mucidine olan sevgin ve saygın bir kat daha artıyor. Analar ne zekalar doğurmuş diyorsun. Böylece vakit geçirmiş oluyorsun. Değilse boş boş oturmakla vakit geçer miydi değil mi? Hoşça vakit geçirmek ve sabrın en güzel örneklerini vermek isteyen, lütfen mesemlere girsin. Kitapsız, deftersiz, ilgisiz, silgisiz, kalemsiz, akılsız tahta nezaretinde ders işlemenin verdiği hazzı da bir tatsın.

Diploma Telafi Programı puan girişini de diğer yazımızda ele alalım.