28 Aralık 2025 Pazar

Uyuşturucu ve Bahis Operasyonları

Bahis ve uyuşturucu operasyonu hız kesmeden devam ediyor. İfadeye çağrılan, göz altına alınan ve tutuklanan tutuklanana. Gönül ister ki hem futbolumuz temizlenir hem de insanımızı zehirleyen uyuşturucu belasından kurtuluruz. Ümit ediyorum ki bahis sadece birkaç kulüp yöneticisi ve futbolcuların üzerinde kalmaz. Aynı şekilde uyuşturucu operasyonu da belli kişilerle sınırlı kalmaz.

İşin garibi, uyuşturucu kullananların kimi içeri alınıyor kimi ise serbest bırakılıyor. Bundan da geçtim. Uyuşturucu kullananlar içeri alınıyor. Bu kadar içeri alınıp tutuklanan, gizli tanık ve itirafçı varken bu içicilerin bu uyuşturucuları, nereden ve kimden temin ettiğini öğrenip uyuşturucu baronlarına operasyon yapıldığını duymadım. Halbuki esas hedef, ülkeye uyuşturucuyu kimin temin ettiğini ortaya çıkarmak, uyuşturucu satanları ve temin edenleri tespit edip içeri almak gerekiyor.

Açıkçası, uyuşturucu operasyonu, bataklıkta sivrisinek avlamaya benzer. Uyuşturucu baronlarına ulaşılmayacaksa bu gündemle halkı oyalamanın bir gereği yok.

Bir de uyuşturucu içmek ve yer temin etmek iddiasıyla gözaltına alınan Mehmet Akif Ersoy'un adı anılmaz oldu. Güya Ersoy'dan daha güçlü birinde idi sıra. Bazı etkili kişilerin isimleri geçiyor ama onlara bir operasyon yok. Sanırım bu mesele birkaç kişiyle sınırlı tutulup daha yukarıya çıkmayacak. Baronlara zaten ulaşılmayacak.

Halbuki madem bu işe girişildi. Ucu kime dokunursa operasyonun ileri gitmesi gerek. Özellikle ülkeye uyuşturucu sokmak için bir siyasi destek ve üst düzey bürokratın bilgisi ve desteği olmadan bu ülkeye uyuşturucu giremez. O yüzden esas bu dokunulmayanlara dokunmak gerek.

Hem futbolun temizlenmesi hem de uyuşturucunun kökünün kurutulması için neler yapılabilir?

1.Uyuşturucunun her türlüsüne savaş açmak ve mücadele etmek için siyasi irade gerek. Siyasi irade, ucu kime dokunursa gidilsin açık çeki vermeli. İçicilerden baronlara ulaşılmalı. Uyuşturucu giriş ve çıkışına göz yuman sorumlular tespit edilmeli.

Aynı irade bahis operasyonu için de konmalı. Şu kulüp, bu kulüp denmemeli. Ucu kime dokunuyorsa hesabı sorulmalı. Bahisin yaşa dışı ve yasalı olmamalı. Her türlüsü herkese yasak olmalı.

2. Hem uyuşturucu hem de bahis dünden bugüne içilen ve oynanan olmadığı yazılıp çizilenlerden anlaşılıyor. Devlet bunlarla mücadeleyi bekletmemeli. Nasıl ki kopyaya yeltenen öğrenciye öğretmen anında suç üstü yaparak müdahale ediyorsa, devlet de bu suç ve suçlularla mücadele için zaman kaybetmemeli. Önce kopya çeksinler. Sonra icabına bakarız anlayışında olmamalı. Bahis ve uyuşturucu herkese yayılmadan müdahale etmeli.

3.Devlet uyuşturucu ve bahisle mücadelede samimi ise ilk ve temel felsefesi, dokunulmazlara dokunmak olmalı. Eğer güçlülere dokunmayacaksa alttaki zayıflarla mücadeleye girmemeli. Çünkü bu zayıflık göstergesi olur. Güçlüyü koruma olur. Operasyonun başarısız olması demektir.

4.Devlet yargılayacak hakim ve savcıyı özenle seçmeli. Gerekirse, bu davanın altından kim kalkabilir sorusuna evet diyenler arasından seçim yapmalı. Onları her şeyden korumalı. Tek yapacağınız, operasyonu sonuna kadar götürmek ve tüm suçluları cezalandırmak olmalı. Kimseye iltimas geçilmeyecek demeli. Onlara aba altından sopa göstermemeli. İltimas için asla telefon açmamalı. Ülkede bu operasyonun altından kalkacak yeterli donanım ve cesarete sahip yargı mensubu yoksa, gerekirse yabancı yargı mensubu görevlendirmeli. “Temiz eller operasyonu” başlatılmalı. Özellikle birden fazla suçluyu içeren, organize, birbirine girift, çete, mafya, terör gibi suçlarda dışarıdan destek alınmalı.

5.Soruşturma, iz sürme, ifade tutanakları gizli olmalı. Suçluların kaçmasının önüne geçilmeli.

6.Kanun nezdinde suçu ne olursa olsun, verilen cezayı suçlular son gününe kadar çekmeli. Asla af yasası, infaz yasası, ceza indirimi vs. adı altında mahkumları gününden önce salacak, suçluya cesaret verecek ve suçluyu ödüllendirecek her türlü ceza indiriminden devlet ve TBMM uzak durmalı. TBMM affedecekse devlete karşı işlenmiş suçları affetmeli. Bir de kendi ailelerine karşı suç işleyen mahkum varsa onları affetmeli. Vatandaşı bir şekilde mağdur eden hiçbir suçluyu affetmemeli. Hapishaneler doldu. Haydi boşaltalım deyip kimse bu dolduruşa gelmemeli...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder