4 Eylül 2025 Perşembe

İmamın İşgüzarlığı

Fırsat buldukça çarşıya yürür. Yapılacak işim varsa yapar. Ardından Tarihi Buğday Pazarına giderek çarşının içinde bulunan çokça çay ocaklarından birine oturur, çayımı yudumlarım.

Çarşının alışveriş yönünden müşterisi pek yoğun olmamakla beraber buradaki çay ocaklarının özellikle öğle ve ikindi vakitlerinde oturup sohbet edecek ve çayını içecek çokça müşterileri var.

Yaz gününün aşırı sıcaklarında çarşının Batı yönündeki çay ocaklarında oturmaya değer. Çünkü hem esinti oluyor, insanlar biraz nefes alıyor, gölgede oturmak ve çayları yudumlamanın yeri bir başka.

Çarşının sessizliğini bozan, çay ocağında aynı masada buluşan birkaç kişinin konuşmaları.

Bugünlerde sessizliği bozan bir başka durum daha söz konusu. Camiden gelen mikrofon sesi. Öyle bir ses ki akıllara ziyan.

Camiden namaz vakti gelen bu ses bugünlerde zuhur etti. Mikrofon yanlışlıkla açık bırakılmış değil. Çünkü bu durum bir değil, beş değil. İmam ne düşündü bilinmez ama namaz kılınırken mikrofonu dışarıya da veriyor.

Dışarıya verilen bu ses okunan ezandan ibaret değil. Ezanla birlikte çay ocağındaki muhabbeti kesip camiye giden sayısı da eksik değil. Ama büyük çoğunluk çay içmeye devam ediyor. Ezana icabet etmiyor.

Tıpkı ezan sesi gibi mikrofon dışarıya veriliyor. Müezzinin kameti, imamın safları sık ve düzgün tutunuz uyarısı, namaz komutları, tesbihat, ardından okunan aşırı şerif, anlamı, imamın okuduğu ayetleri tefsiri tüm çarşı esnafı ya da çarşı içinde oturanlar ve gelip gelenler tarafından duyuluyor.

Belli ki imam ya da cemaatten bazıları, namaz vakti sadece içeriye verilmesi gereken sesi dışarıya da açalım ki tüm çarşıdakiler dinlesin. Olur ki duyup camiye gidelim diyen çıkar diye düşünmüş olmalı.

Kimin düşüncesi ise doğru değil. O sesin sadece cami içine hitap etmesi gerek. Ki cami küçük. Ayrıca mikrofona bile gerek yok. Pekala imam ve müezzinin sesini cemaat mikrofonsuz duyar. Böyle küçük camilerde mikrofon gürültü yığınından başka bir şey değil.

Diyelim ki mikrofon kullanılacak. Ezan dışında bu mikrofon cami içine hitap etmeli. İşgüzarlığa, eski köye yeni âdet getirmeye gerek yok. Ezanla birlikte cemaate iştirak eden eder. Etmeyen de etmez. Kişinin cemaate iştirak etmemesi, namaz kılmadığı anlamına hiç gelmez. Kişi o anda müsait değildir, sonra kılacak olabilir. İbadetimizi yapacağız diye sesi cümle aleme duyurmanın bir âlemi yok.

Merak ediyorum, bu işgüzarlık imama mı ait yoksa müftülüğe mi? Gerçi müftülüğe ait olsa her mahalledeki mikrofon sesi tüm evlerde duyulur. Hikmetinden sual olmaz ama imamın bu işgüzarlığının hiç savunulacak bir tarafı yok. Bu ne demektir biliyor musunuz? Hey dışarıda lak lak yapanlar! Bakın biz namaz kılıyoruz. Haydi camiye gelin. Gelmeyecekseniz, kalkın gidin demektir.

2 yorum:

  1. Anlaşılan siz de camiye gitmeyenlerdensiniz sesi dışarda duyduğunuz göre. Belki abdestini de var, niye gitmiyorsunuz canım? Adamın davetine uyu erin, dışarda dinleyeceğini içeride namazı kılı erin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dışarıda dinlemekten mahrum kaldık artık. İki gündür dışarıya ses verilmez oldu. Sanırım birileri imamı uyarmış olmalı. Cemaatle namaz konusunda tembelliğim var. Günler de uzun olunca namazı vaktinde kılmak için çok acele etmiyorum. Eskisi gibi abdestli olamıyorum. Çarşıdaki caminin wc ve lavabosu yok. Çarşıdaki wc de abdest almak maharet ister. Epey mücadele etmek gerek.

      Sil