21 Mayıs 2025 Çarşamba

Ciddiyet Hayranları

Bugünlerde, hayatı çok ciddiye alan, ciddiyetleri yüzlerine vurmuş, yüzleri pek gülmeyen, ciddi ciddi konuşan, konuşmaları arasında esprinin 'e'sinden eser olmayan insanlarla teşriki mesai yapıyorum.

Espri yapmadıkları gibi yapılan espri de pek ilgilerini çekmiyor.

Halbuki ne kadar sıkıntı ve dert olsa da bu hayatın içinde espri ve mizah mutlaka olmalıdır.

Neyi dert edindiklerini de pek çözemedim.

Üzüldüm hallerine. Belki onlar da benim halime üzülüyorlardır.

Görüyorum ki onlar beni, ben de onları anlamıyorum. Aynı dünyada iki ayrı dünyalı gibi aynı havayı teneffüs edip gidiyoruz.

Ne gündem var gündemlerinde ne ağlama ne sızlama ne de dertlenme. Muhabbet zaten yok. Gülüp eğlenmeyi ara ki bulasın.

Bir değil, beş değil böylesi. Çoğunluğu böyle. Böyle olmayan da öne çıkmamak için kendi kabuğuna çekilmiş. Topa girmiyorlar. Ya çok dolular. Muhatap boş. Konuşmaya değmez diye düşünüyorlar ya da rutin hayatın dışında hiçbir şey düşünmeyecek kadar boşlar. Belki de konuş konuş boş diye düşünüyor olmalılar. Belki de konuşursam, ağzımdan bir şey kaçırırsam, ağzımın tadı kaçar diye korkuyor olabilirler.

Yaptığın ya da yapmaya çalıştığın espri bile ciddiye alınıyor, ciddi ciddi cevaplar veriliyorsa var ötesini sen düşün.

Espri, mizah, tersinden okuma, zeka kokan hazır cevap olmasa bu sıkıntılı hayatın sıkıntıları daha da bir katlanır. İnsanlar üzerine daha fazla yük almış olur.

Acaba gördüğüm bu insanlar hayattan bezmiş olabilir mi?

Hayattan ve insanlardan hiç beklentileri yok mu?

Bir şeylere kafa yorma, görüş belirtme diye bir dertleri niye olmaz?

Çok dolular da muhabbete, hal hatır sormaya vakitleri mi yok?

Çok dertleri var da çözümsüz diye açmaktan mı çekiniyorlar?

Muhabbet ettiğim sayısı bana yeter, ötesine gerek yok diye mi düşünüyorlar?

Bu kadar resmiyeti sevme ve ciddiyete hayran olma niye? 

Sebep her ne ise bu hayatı bu kadar ciddiye almaya gerek var mı? Gülme, eğlenme, havadan sudan konuşma da olmayacaksa, espriye yer olmayacaksa, sıcak bir muhabbet ortamı olmayacaksa, herkes sessizliğe bürünüyorsa, böyle tekdüze ve düz kontak bir hayat çekilir mi? Bu hayatın zevki olur mu?

2 yorum: