Sami YÜCE İçi nasıldı bilmem ama dışa karşı şen şakrak biri idi. Bulunduğu ortamlarda insanları güldürmeyi becerirdi. Şaka yapar, şakadan da anlardı. Çağın yaşatan Nasrettin hocasıydı. Girdiği ortama çabuk intibak sağlar, insanlarla hemen iletişim kurardı. Uzaktakileri belirli periyotlarla telefonla arayarak hal hatır sorardı. İnsan canlısı biri idi. Herkesin derdi ile dertlenirdi. Büyükle büyük, küçükle küçüktü. Eli açık biriydi. Yedirmekten, izzet ve ikramdan kaçınmazdı. Dinlendik, Avcıtepe, Habiller, Güneysınır İlçe Müftülüğünde, Güneybağ ve Mevlana Mahallesindeki camilerde görev yaptı. Görevine sadık biri idi. Mesaisi namaz vaktinden namaz vaktine değildi. Namaz harici bile camideydi. Görev yaptığı camileri tertemiz tutar, camlarına varıncaya kadar caminin temizliğini yapardı. Paraya önem vermediğinden midir para yönünden yüzü pek gülmedi. Paraya ihtiyacı olduğunda kredisi vardı. Kimden borç istese eli boş dönmezdi. Şu gün vereceğim de...
Yorumlar
Yorum Gönder