Ekmeğini alın teri ile kazanan,işini doğru yapan pazarcı ve tablacı kardeşlerimi tenzih ederek başlıyorum yazıma.
Pazardan ve seyyar satıcıdan alış veriş yapanlar bilirler.Pazarcı esnafı tablasının önüne sebze ve meyvelerin iyisini en önde sergiler.Arka tarafa ise ezik,küçük ve çürüklerini koyar.Müşteri tezgahın önüne bakar,fiyatı da çok cazipmiş diye içinden geçirir.Bir taraftan da ağzının suyu akar.Bir taraftan da tezgahın arkasına bakmaya çalışır.Pazarcı hemen seslenir:"Hepsi aynı"diye.Müşteri, "3 kg verir misin?" der-demez.Pazarcı el çabukluğuyla poşeti doldurur,verir.Hele bir de poşeti bağlarsa yandın demektir. Güzel bir alışveriş yaptım mutluluğuyla eve gidersin.Poşeti açınca kızmaya ve homurdanmaya başlarsın. İçinde önde gördüğün gibi güzel malı bulabilirsen aşkolsun. Bir daha pazara gitmemeye söz verirsin. Fakat sözün ertesi pazar alışverişine kadar sürer. Tekrar pazara koşarsın.Hayat böyle devam eder gider. Ömür biter,pazarcılık yine sürer gider.
Şimdi sadede gelelim.Yarım asrı devirdim. Nice insanlarla karşılaştım. Tv,basın,köşe yazıları okudum.Siyasileri izledim.Hepsi doğru konuşuyor.Hepsi taraftar topluyor. Milyonları arkasından sürüklüyor.İktidarı dinliyorum; doğru konuşuyor,muhalefeti dinliyorum;doğru konuşuyor.Üniversite öğretim görevlisi doğru konuşuyor.Bu ülkede yaşayan 7'den 70'e doğru konuşuyoruz.Sonuç; doğru oğlu doğru olmamız gerekiyor.Ama heyhat..Ülkemizde kan,gözyaşı, haksızlıklar hız kesmeden devam ediyor.
İstisnalar kaideyi bozmaz ama.Görünen köy kılavuz istemez.Hepimiz pazarcı esnafı gibiyiz.Bu kadar doğru insanın olduğu yerde bu kadar yanlış nasıl ortaya çıkıyor anlamadım.Bilimin ulaştığı zirve bizi analiz etmeye yetmez.
Ne zaman göründüğümüz gibi oluruz,ne zaman söylediğimiz gibi oluruz,ne zaman kâl ehli olmaktan hâl ehli oluruz,işte o zaman bizi kimse tutamaz.
Sözüm meclisten içeri.Ben böyleyim işte.Bu böyle biline.
29/08/2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder