14 Ocak 2023 Cumartesi

Nurettin Topçu’dan Müslümanlara Serzenişler

Hizmetine ömrümü harcadığım bu memlekette dostlarım kalmadı gibi bir şey. Adeta yapayalnızım, boşlukta ve adeta etrafımdakilerden başka bir dünyadayım.” (Aynı iklimden beslendiğin aynı dili konuştuğun aynı duygu ve düşüncede olduğun insanlar, ortak dertlere sırt çevirdiğinde, senin dert edindiğini dert edinmediğinde, seni anlamadığında ya da anlamak istemediğinde, yanında görünmekten korkup yanında görünmek istemediğinde ve bir hesap peşinde koştuğunda insanın kendisini dostlarına yabancı hissetmesi normal değil mi?)

İnsanın düşkünlüğünü, sefaletini bilirdim; ama ruh sefaletinin bu kadar karanlığını görmemiştim. İnsan diye emek verdiklerimin hemen hepsi de ruh ve mana mefhumuna yabancı, menfaat kölesi birtakım haşerelermiş. (Bedenin düşkünlüğüne ve bedenin hayvani arzuları kuvvetli bir irade ile dizginlenebilir ve kişi tedavi edilebilir. Ama ruh sefaletinin tedavisi çok zordur...Kişinin kaliteli bir kumaş olup olmadığı menfaat anında belli olur.)

Ahlâksızlığın ummanı olan Şark'ı, yaşadıkça çok daha iyi tanıyorum. Burada insanı fenerle arayanlar yanılmamışlar. (Bir şeye doyumsuz olanlar, bir şeyin açlığını çekenler ahlaksızlıkta sınır tanımaz. Dürüst görünürse de bu dürüstlük denememiş ve test edilmemiş dürüstlüktür. Yani onu dürüst yapan imkansızlıklardır. En ufak bir imkan eline geçti mi dğrüstlerin çoğu sınıfta kalır.)

Ah, 'Müslümanız' diyen şu insan yığını yok mu? İşte, onlar, Şark'ın en aşağı tabakasını teşkil ediyor. (Çünkü bu Müslümanlık bir övünç kaynağıdır. Keşke sadece Müslümanı demek yeterli olsaydı...)

Müslümanlık, yani yaşanan şekliyle Müslümanlık, Şark'ı bitirmiş. Buraya artık ne ilim girer, ne ahlâk; ne de Allah uzanır bunlara… (Yaşanan Müslümanlık kültürel Müslümanlıktır. Gerçek Müslümanlıkla alakası yoktur. Bu Müslümanlık kimseyi Müslüman yapmaz ancak nefret ettirir ve kimseyi cennete götürmez çünkü. Müslümanlığı özden olmayanın semtine ilim ve ahlak uğrar mı? Allah’a da yabancıdır bu Müslümanlık.)

Bunların önce her şeyi bırakıp, insanlık devrine girmeleri lâzım! (Geldiğimiz nokta itibariyle önce Müslüman mı olalım yoksa insan mı? İnsanlığı olmayanın Müslümanlığı ne işe yarar?)                                                                                                                   Nurettin Topçu

Nurettin Topçu dert adamı imiş vesselam. Haklı mı? Yerden göğe kadar. Zira başta Müslümanlığımız olmak üzere her şeyimizle yerlerde sürünüyoruz. Buradan kalkma gibi bir niyet ve çabamız da yok. Kısaca  bu mantalite ile bu Şark'tan yani bizden bir cacık olmaz demek istemiş. Allah ondan razı olsun. İçimizde Müslümanlığı dert edinenlerin sayısını çoğaltsın. 

13 Ocak 2023 Cuma

Kişilik ve Karakter Bozukluğu (2)

Kişilik ve karakter bozukluğunun sebeplerini ve özelliklerini bir önceki yazımda alıntılarla ifade etmeye çalıştım. Bu yazımda da bazı kişilerin kişilik özelliğine yer vereceğim.

Bir insanın bir günde dört mevsim yaşaması, 

Ne zaman, hangi harekete ne tepki vereceğinin belli olmaması, 

Çalışanlarına güven duymaması, 

Üslubunun herkesi kırıp geçirmesi ve incitmesi, 

Korku ve tehditler salması, 

Etkili, yetkili ve de sorumlu bir makamda olmasına rağmen altındaki personeli hakkında dedikodu yapması, personelinin kötü olduğu hakkında başkalarını yanına çekmeye çalışması, 

İnsanların ikili konuşmalarına varıncaya kadar haberdar olmak istemesi, 

Gerekli, gereksiz her şeye inceleme ve soruşturma başlatması, 

Yapılan her planı benim niye haberim yok diye bozması, pişmiş aşa su katması, 

Ben yaptım oldu psikolojisinde olması, 

Kendisini bulunmaz Hint kumaşı sanması, 

Aşırı kin ve intikamla dolu olması, 

İnatçılığı, 

Kafasına taktığının birden olmasını istemesi, 

Sabırsızlığı, 

Her işe, her şeye burnunu sokması ve maydanoz olması, 

Gittiği her yer ve ortamda huzur bozması, 

Kin ve intikam listesine aldığı kişileri öveni de kara listeye alması, 

Ölümlerin mesai saatleri dışında olması, mesai içinde ölecekse de defin işlemlerinin mesaide sonra yapılması. (Çünkü mesaiden ödün verilemez. Çünkü cenaze nasılsa bir şekil kalkar.)

Kendisinden başka herkesin yattığına kendisini inandırması, 

Kendisini mükemmel, akıllı ve çok zeki gördüğü için asla eleştiriye gelmemesi. Çünkü böyle özellikli birini eleştirmek kimsenin haddi değil.

“Bir şey yapmayacağım” demesine rağmen tükürdüğünü yalayıp bir ve çok şeyler yapması.

Kafasını taktığı konuda sonuca varıncaya kadar o işin peşini bırakmaması, gerekirse o işi Filistin ve İsrail meselesine dönüştürmesi,

İnsanların rahat ve huzurunu bozmaktan aşırı zevk ve haz alması ama mutluluğu için tüm bunları yeterli gelmemesi,

Bir başına kalmaktan korkması, sözünün geçtiği yerlere giderek her şeye çomak sokması,

Aşırı şüpheci olması,

Kimsenin işini düzgün yapmadığına dair kendini inandırması...

Var mıdır bu özelliklerde olanlar? Sanmıyorum. İyi ki yoklar. Değilse hayat çekilmez olurdu. 

Kişilik ve Karakter Bozukluğu (1)

Kişilik, "bir kimseye özgü belirgin özellik; manevi ve ruhi niteliklerinin bütünü, şahsiyet" . "İnsanlara yakışacak durum ve davranış". 

Karakter, "Bir nesnenin, bir bireyin kendine özgü yapısı, onu başkalarından ayıran temel belirti ve bireyin davranış biçimlerini belirleyen ana özellik, öz yapı, seciye". 

"Bireyin kendi kendisine egemen olmasını, kendi kendisiyle uyum içinde bulunmasını, düşünüş ve hareketlerinde tutarlı, sağlam kalabilmesini sağlayan özellikler bütünü". 

Tanımlarda görüleceği üzere kişilik ve karakter aynı anlamda kullanılıyor. Yazımda kişilik ve karakter bozukluğuna ve özelliklerine alıntılarla yer vermek istiyorum:

"Kişilik özellikleri esneklikten yoksun ve uyum bozucu, işlevsellikte belirgin bir bozulma ya da öznel bir sıkıntıya neden oluyorsa kişilik bozuklukları düşünülebilir." (memorial.com.tr.)

"Bazı hastalar, kişilik bozukluğunun olduğunun farkında olamayabilir, çünkü düşünme ve davranış tarzı kendilerine son derece normal gelmektedir. Bu durumda hasta, karşılaştığı zorluklar veya olumsuzluklar için başkalarını suçlayabilir. (acibadem.com.tr)

"Kişilik bozuklukları bir kişinin sağlıklı bir şekilde düşünmesine engel olan ve davranışlarında anormal değişimlere sebep olan psikolojik bir rahatsızlıktır. 

Genetik yatkınlığın etkisi olduğu gibi kişinin yaşamış olduğu ağır depresif durumlar da bu hastalığa neden olmaktadır.

Kişilikte yaşanan bozukluklar özellikle ergenlik döneminden itibaren belirginleşmeye başlamaktadır. 

Kişilik bozukluğuna sahip olan kişilerde toplumsal uyum sorunu, arkadaşlık kuramama ve iş veya okul hayatında düzenli olarak sorunlar yaşama görülmektedir. 

Bu gibi rahatsızlıklara sahip olan kişiler hastanelerde bulunan psikiyatri polikliniklerine başvurarak tedavi olmalıdır.

Kişilik bozuklukları birbirinden farklı pek çok türe sahip olan bir rahatsızlıktır ve her türün kendine özgü bir tedavi seçeneği bulunmaktadır. Uygun tedavi yöntemi ile bu rahatsızlık kolay bir şekilde tedavi edilmektedir. Fakat yaşanan rahatsızlığın kökleri çok derinlere dayanıyorsa yani hastalık uzun süredir var ise tedavi süreci uzamakta ve zorlaşmaktadır”. (koruhastanesi.com)

Kişilik Bozukluğuna Neden Olan Etkenler:

“Çocukluk döneminde yaşanan psikolojik travmalar, şiddet görme ve yanlış yönlendirmeler,

Çocukluk döneminde dış dünya ile sağlıklı iletişim kurulamaması ve dış dünyadan soyutlanmış olma,

Genetik yatkınlık hali,

Çocuğun dünyaya geldiği ve büyüyüp geliştiği çevre,

Çocuğun aile bireylerinin diğer insanlar ve çevre ile olan etkileşimi,

Çok sevilen ve değer verilen bir kişinin ölümü,

Beyin yapısı ve işleyişinde meydana gelen farklılıklar,

Herhangi bir nedene bağlı olarak oluşmuş fiziksel eksiklikler,

Ağır ruhsal bunalımlar,

Olumsuz örnek teşkil eden insanların çocuğun çevresinde yer alması,

Küçük yaşta yaşanan cinsel istismar durumları kişilikte bozulmalara neden olan en etkili hallerdendir.

Bu durumlar özellikle yaşça küçük çocukların zihinlerinde derin yaralar açmakta ve kişilik eğilimlerinin değişmesine sebep olmaktadır. 

Kişilik bozuklukları hakkında yapılan tüm araştırmalarda kökenlerini çocukluktan aldığı görülmekte olduğundan ebeveynler son derece dikkatli davranmalıdır. Çocuklarının gelişimi esnasında onlara sağlıklı ve mutlu bir ortam sağlamalıdır. Yaşanacak olumsuz durumlarda çocukları bu ortamlardan uzak tutmalıdır. Genetik bir yatkınlık durumu söz konusu ise sürekli olarak doktor kontrollerine gidilmelidir. Kişilik bozukluğu insanların tüm yaşantısını olumsuz etkilediğinden dolayı bu konuda son derece dikkatli ve özenli olmak gerekmektedir. Kişilik bozuklukları her ne kadar çocukluk ve ergenlik döneminde sıklıkla görülse de ilerleyen yaşlarda da bu durum ortaya çıkabilmektedir." (koruhastanesi.com)

Kişilik bozukluklarının çok çeşitleri olsa da burada bir tanesine yer vereceğim. Bu da” Paranoid Kişilik bozukluğudur.

Bu rahatsızlık genellikle erken erişkinlik yaşayan bireylerde görülmektedir. 

Paranoya hali bu türün en belirgin özelliğidir.

Bu tür bozukluğa sahip olan bireyler herkese kuşkucu yaklaşmakta ve kimseye güvenememektedir.

İnsanların kendilerine zarar vereceğini veya küçük düşüreceğini düşünmektedirler. 

Sürekli olarak içlerinde kin duygusu barındırmaktadırlar. 

Bu kişiler evlilik ve ilişkilerinde partnerlerine büyük sorunlar yaşatmaktadır”. (koruhastanesi.com)