Hizmetine ömrümü
harcadığım bu memlekette dostlarım kalmadı gibi bir şey. Adeta yapayalnızım,
boşlukta ve adeta etrafımdakilerden başka bir dünyadayım.” (Aynı iklimden beslendiğin
aynı dili konuştuğun aynı duygu ve düşüncede olduğun insanlar, ortak dertlere sırt
çevirdiğinde, senin dert edindiğini dert edinmediğinde, seni anlamadığında ya da
anlamak istemediğinde, yanında görünmekten korkup yanında görünmek istemediğinde
ve bir hesap peşinde koştuğunda insanın kendisini dostlarına yabancı hissetmesi
normal değil mi?)
İnsanın
düşkünlüğünü, sefaletini bilirdim; ama ruh sefaletinin bu kadar karanlığını
görmemiştim. İnsan diye emek verdiklerimin hemen hepsi de ruh ve mana mefhumuna
yabancı, menfaat kölesi birtakım haşerelermiş. (Bedenin düşkünlüğüne ve bedenin
hayvani arzuları kuvvetli bir irade ile dizginlenebilir ve kişi tedavi edilebilir.
Ama ruh sefaletinin tedavisi çok zordur...Kişinin kaliteli bir kumaş olup olmadığı
menfaat anında belli olur.)
Ahlâksızlığın
ummanı olan Şark'ı, yaşadıkça çok daha iyi tanıyorum. Burada insanı fenerle
arayanlar yanılmamışlar. (Bir şeye doyumsuz olanlar, bir şeyin açlığını
çekenler ahlaksızlıkta sınır tanımaz. Dürüst görünürse de bu dürüstlük denememiş
ve test edilmemiş dürüstlüktür. Yani onu dürüst yapan imkansızlıklardır. En ufak
bir imkan eline geçti mi dğrüstlerin çoğu sınıfta kalır.)
Ah, 'Müslümanız'
diyen şu insan yığını yok mu? İşte, onlar, Şark'ın en aşağı tabakasını teşkil
ediyor. (Çünkü bu Müslümanlık bir övünç kaynağıdır. Keşke sadece Müslümanı
demek yeterli olsaydı...)
Müslümanlık,
yani yaşanan şekliyle Müslümanlık, Şark'ı bitirmiş. Buraya artık ne ilim girer,
ne ahlâk; ne de Allah uzanır bunlara… (Yaşanan Müslümanlık kültürel Müslümanlıktır.
Gerçek Müslümanlıkla alakası yoktur. Bu Müslümanlık kimseyi Müslüman yapmaz ancak
nefret ettirir ve kimseyi cennete götürmez çünkü. Müslümanlığı özden olmayanın semtine
ilim ve ahlak uğrar mı? Allah’a da yabancıdır bu Müslümanlık.)
Bunların önce
her şeyi bırakıp, insanlık devrine girmeleri lâzım! (Geldiğimiz nokta itibariyle
önce Müslüman mı olalım yoksa insan mı? İnsanlığı olmayanın Müslümanlığı ne işe
yarar?)
Nurettin Topçu
Nurettin Topçu dert adamı imiş vesselam. Haklı mı? Yerden göğe kadar. Zira başta Müslümanlığımız olmak üzere her şeyimizle yerlerde sürünüyoruz. Buradan kalkma gibi bir niyet ve çabamız da yok. Kısaca bu mantalite ile bu Şark'tan yani bizden bir cacık olmaz demek istemiş. Allah ondan razı olsun. İçimizde Müslümanlığı dert edinenlerin sayısını çoğaltsın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder