Telefonuma, Anadolu’da Bugün gazetesinin son dakika bildirimi geldi: “Konya Valiliği tarafından şu açıklama yapıldı: ‘07.03.2025 günü saat 17.40 sıralarında, Karatay İlçemiz Başak Mahallesinde sahipsiz köpeklerin saldırısına uğrayarak ağır yaralanan R.E.S isimli çocuğumuz, kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetmiştir... Olayla ilgili çok yönlü tahkikat devam etmektedir”.
Yine gazetenin haberine göre 3-4 yaşındaki bu kız çocuğunu ağır yaralı olarak mahalle sakinleri kurtarmış.
Olayın ardından bir grup mahalle sakini, başıboş köpekler tehlikesine dikkat çekmek için konvoy oluşturarak protesto etmiş.
Protestocu grup Konya Valiliğine giderek Emniyet Müdürü ile görüşmüş. Emniyet Müdürünün “Başıboş köpek sorunu Türkiye’nin sorunu. Çözüm için hep birlikte çalışacağız” sözünün ardından grup dağılmış”.
İftar öncesi, mübarek cuma günü meydana gelen bu menfur olay başta kederli ailesi ve mahalle sakinleri olmak üzere tüm kenti üzüntüye boğdu.
Öyle anlaşılıyor ki mahalle sakinleri, savunmasız sabiyi köpeklerin elinden kurtarmasa, köpekler küçük kız çocuğunu lime lime edecekmiş.
Başıboş köpeklerin saldırısı ne ilk, böyle giderse ne de son olacak. Çünkü bu ülkenin en önemli sorunu, her geçen gün artan başıboş köpek sorunu.
Birkaç yıldır bu tehlike geliyorum diyordu aslında. Genelge ve kanun çıkarıldı bildiğim kadarıyla. Mevzuatın ardından yapılması gerekenler hızlı bir şekilde zamanında yapılmamış olmalı ki cadde ve sokaklarda başıboş köpekler arzı endam etmeye devam ediyor.
Diyelim ki Konya merkezde olsa da Başak Mahallesi kenar bir mahalle. Şehrin merkezi olan Anıt civarındaki Millet Bahçesi bile başıboş köpeklerin meskeni. Adeta insan yoğunluğunun olduğu her yerde başıboş köpek sürüsü tehlike saçmaya devam ediyor. Çoğu aile bu köpekler yüzünden evi yakın olmasına rağmen çocuğunu okula servisle gönderiyor. Köpekler olmasa yürüyüş mesafesinde okula kendi gidip gelecek.
Bildiğim kadarıyla başıboş köpeklere belediyeler tedbir almakla yükümlü. Bu yükümlülüğün yerine getirilmesi ve meskûn mahallerin başıboş köpeklerden temizlenmesi için daha kaç çocuk ve insanımızın köpeklere yem olması gerekiyor? Çok gecikmedik mi bu sorumluluğumuzu yerine getirmede? Yazık değil mi daha çocukluğuna doyamadan bir çocuğumuzu daha öbür dünyaya bu şekilde göndermek?
Niyetim sorumlu ve suçlu aramak değil. Yalnız bu çağda bu mevzuatlara rağmen bu sorunun azalıp yok olacağı yerde hala tehlike saçmaya devam etmesi bizim ayıbımız.
Bu sorunun çözümünde hala ayak sürünmesinin sebebini bilsek, belki vatandaş olarak taşın altına elimizi koyarız.
Görünen o ki köpeği kısırlaştırıp sokağa salmak çözüm değil.
Hayvan severlerin köpekleri savunmak namına seslerini yükseltmesi hiç çözüm değil.
Eğer sorun yer sorunu ise belediyelerde yerden çok ne var.
Eğer sorun bu köpeklerin masrafı ise belediye ve devlet bu maliyetin altından kalkamıyorsa, belli bir süreliğine vatandaştan gerekirse başıboş köpek vergisi alınabilir.
Emniyet Müdürünün açıklamasına göre eğer bu sorun birlikte çözülecekse vatandaş buna dünden razı ve hazır.
Sebep ve çözüm her ne ise lütfen biz görevimizi bilelim. Ama önce görevliler ve sorumlular taşın altına elini koysun. Yeni canları kurban vermeyelim.
Lütfen, bu sıcak olay soğumaya yüz tuttuktan sonra yine her şey eskisi gibi devam etmesin. Cadde ve sokaklarımız köpek sürüsüyle dolu olmasın. Bu köpeklerin kol gezdiği cadde ve sokaklarımızda güven içerisinde oynayan çocuklarımız olsun.
Unutmayalım ki bu çağda başıboş köpek sorununu çözemeyen ve çocuklarını köpeklerden koruyamayan bir toplum ne bölgesel bir güç olur ne de küresel bir güç. Büyüklük cadde ve sokakların güven ve huzurundan geçer.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder