Vardır bir hayır
Kralın
hiç yanından ayırmadığı saf bir arkadaşı varmış. Kötü bir olay meydana
geldiğinde hep ”bunda da bir hayır var.” dermiş.
Av
meraklısı kral, arkadaşını da alarak adamlarıyla ava gider. Saf arkadaşı silahı
hazırlar, krala verirmiş. Silahı krala verirken silah ateş alır, kralın baş
parmağı kopar. Kral:
“Ne
yaptın?” der. Arkadaşı:
“Olan
oldu, bunda da bir hayır vardır, der. Kral:
“Bunun
neresi hayır,” diyerek sinirlenir ve arkadaşını hapse koyar.
Kral
başkalarıyla yine avlanmaya gider, bunu sık sık tekrarlar. Yine böyle bir
avlanmasında bunları yamyamlar yakalar. İdam edilmek için darağacı hazırlanır.
Kralın boynuna ip geçirilir. Bakarlar ki kralın baş parmağı yok. Sakat birini
tanrılarına adamak uygun olmaz diyerek kralı idam etmeden serbest bırakırlar.
Baş
parmağının eksikliği yüzünden ölümden kurtulan kral, soluğu hapiste alarak eski
saf arkadaşını çıkartır ve şöyle söyler:
“Arkadaşım
sana çok teşekkür ederim. Bunca yıllar seni hapiste bıraktığım için senden özür
dilerim, hakkını helal et.” der. Arkadaşı:
“Olsun,
bunda da bir hayır vardır.” der. Kral:
“İlahi
arkadaşım! Hapishanede kalmanın da hayrı olur mu?” der. Arkadaşı:
“Olmaz
mı kralım? Ben hapiste olmasaydım, ormanda senin yanında ben de olacaktım.” diye
cevap verir.
Yarı yarıya
Bektaşi’nin birini
ramazanda içki içtiği için yaka paça kadıya götürürler. Çakırkeyif Bektaşi'yi
görür görmez kadı:
"Behey kafir! Bu yaşta hala içiyorsun bu zıkkımı. Utanmıyor musun?
Bilmiyor musun haram olduğunu?" der.
"Sırtınızdaki ipek kaftan da haramdır" diye karşılık verir Bektaşi.
Kadı: “Bunun içine pamuk katarlar.” deyince Bektaşi: "Dünyada doğru adam
mı kaldı, şaraba da yarı yarıya su katıyorlar." Şeklinde cevap verir.
Abdestsiz
Nasreddin
Hoca bir gün ağacın altında namaz kılıyormuş. Ağaçta bulunan biri de onu
izliyormuş. Namazı bittikten sonra namazının kabul olması için Allah'a dua
etmeye başlamış:
“Allah’ın,
namazımı kabul et”. Ağaçtaki adam:
“Etmem” diye cevap vermiş.
Hoca şaşırmış. Tekrarlamış.
“Allah’ım sen kıldığım namazı kabul et”.
“Etmem”.
Hocanın şaşkınlığı iyice artmış. Yine:
“Allah’ım sen namazımı kabul et demiş”.
Ağaçtaki adam tekrar:
“Etmem” deyince hoca sinirlenmiş.
“Etmezsen etme. Zaten abdestsiz kılmıştım”.
Yorumlar
Yorum Gönder