29 Ağustos 2017 Salı

Arakan, Adını Arı-Kan'dan Almış Olmalı ***

Eski adı Burma olan Myanmar, “Güneydoğu Asya’da bulunan; kuzey ve kuzeydoğusunda Çin, batısında Hindistan ve Bangladeş, doğusunda Laos, güneydoğusunda Tayland ile komşu olup, Bengal Körfezi ve Andaman Denizinde geniş kıyılara sahip bir ülke. Birmanya ve Burma olarak da bilinir. Uzak Doğu Asya’nın bütün tipik özelliklerine sahiptir. (cografya.gen.tr)

Budistlerin ağırlıklı olduğu ülkenin Arakan bölgesinde nüfusun yüzde 15’i Müslüman. Müslüman tüccarlar sayesinde burası İslamiyet ile müşerref olmuş. Murat Bardakçı’nın verdiği bilgiye göre Birinci Dünya savaşında Irak bölgesinden İngilizler tarafından esir edilen askerlerimiz buraya götürülmüş, hava, iklim farklılığı ve esir olarak gördükleri muameleler sonucu çoğu burada şehit olmuş ve esir kampının yanına defnedilmiştir. Daha sonradan kurulan şehitliğimiz tarumar edilerek fasulye ekilen tarla haline getirilmiştir.

Bize çok uzak olan bu ülkenin adını pek bilmediğimiz gibi haritadan yerini de gösteremeyiz. Son yıllarda artarak devam eden fanatik Budistlerin Müslümanlara yaptıkları katliamlar dolayısıyla gündemimize gelmeye başladı. Sosyal medyadaki paylaşımlar da olmasa burada işkence gören, kendilerine soykırım uygulanan bu kardeşlerimizden hiç haberdar olamayacağız. 

Bugün sosyal medyada  yer alan şu fotoğraf birkaç yıl önce botla var olma mücadelesi verirken Bodrum sahillerine vuran Aylan bebeği(sağ resim) hatırlattı. Burada da(sol resim) çatışmalardan kaçarak botla Bangladeş’e  gitmeye çalışan adını bilmediğimiz bu bebeğin Naf Nehrinde boğularak can vermesinin görüntüsü var. “Alacağınız olsun dünya, bana dünyayı dar ettiniz, beni fazla gördünüz, ben ebedi sessizliğe çekildim, ne haliniz varsa görün, öbür dünyada görüşürüz” der gibi bir fotoğraf karesi var yüreğimizi dağlayan.

Pek haberdar değiliz buradaki kardeşlerimizden. Gerçi haberimiz olsa da elimizden gelen bir şey yok. Bağırsak sesimizi duyuramayız, gitmeye kalksak gidemeyiz. Dünya sessiz, dünya kana doymadı bir türlü. Dünya aç ve sussuz. Müslüman kanıyla besleniyor. Bu dünya insanı Müslüman kanı da olmasaydı acından ölürmüş gerçekten.  Ne için olduğu, kime ne yarar sağladığı bizce bilinen 5’li çetenin emrindeki BM de dünyanın her yerindeki akan Müslüman kanlarına sessiz kaldığı gibi burada da Budistlerin yaptığı katliam ve soykırımına sessiz kalıyor. Yazıklar olsun sizin insanlığınıza, medeni görüntünüze! Sizden olsa olsa leş kargası olur, vampir olur. Başkası da olmaz zaten. Bakmayın sizin insan görünümüne aldandığımıza. Size de yazıklar olsun Budistler!

Coğrafyam iyi değil, haritadan bir yeri göstermeye kalksam zinhar bulamam. Ama yaşadığımız bu acımasız hayattan şunu öğrenip tecrübe edindim ki dünyanın neresine gidersem gideyim, gittiğim ülkenin adını bilmesem de orada bir kan kokusu geliyorsa, kan akıyorsa, zulüm ve işkence varsa orada Müslüman var derim. Çünkü dünyada Müslüman kadar sahipsiz, Müslüman kanı kadar ucuz başka bir insan yoktur.

Gelen haberler, sosyal medyadaki paylaşılan görüntüler sözün bittiği yerde olduğumuzu gösteriyor. Nasıl aramazsın hasta halini bile Osmanlı’nın. İnanın gölgesi bile yeterdi bugünkü vahşi dünya için. Dünyanın aymazlığına, sessizliğine ve seyirci olduğuna bakmayalım. Türkiye insanının en aşağısından en tepe noktasına kadar sesini çıkarıp kamuoyu oluşturmaya çalışması, BM’yi göreve çağırması, orada zulüm yapılıyor demesi geleceğimiz adına sevindirici bir durumdur. Müslümanın, mazlumun eli, ayağı ve kulağı olacaktır inşallah!

Hiç tanımadığım, haritadan yerini dahi gösteremediğim bu çilekeş, bu mazlum kardeşlerime şu bayram öncesi hiçbir şey yapamasam da en azından bir yazı ile katkıda bulunmak istedim. Mazlumlar için yaşasın cennet derken zalimler için iyi ki var cehennem diyorum.  29/08/2017


*** 29/08/2017 günü ladik.biz'de yayımlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder