"Bir
gün New York'ta bir grup iş arkadaşı, yemek molasında dışarıya çıkar. Gruptan
biri, Kızılderili’dir. Yolda yürürken insan kalabalığı, siren sesleri, yoldaki
iş makinelerinin çıkardığı gürültü ve korna sesleri arasında ilerlerken,
Kızılderili, kulağına cırcır böceği sesinin geldiğini söyleyerek cırcır
böceğini aramaya başlar. Arkadaşları, bu kadar gürültünün arasında bu sesi
duyamayacağını, kendisinin öyle zannettiğini söyleyip yollarına devam eder.
Aralarından bir tanesi inanmasa da, onunla aramaya devam eder.Kızılderili,
yolun karşı tarafına doğru yürür, arkadaşı da onu takip eder. Binaların
arasındaki bir tutam yeşilliğin arasında gerçekten bir cırcır böceği bulurlar.
arkadaşı, Kızılderili’ye "Senin insanüstü güçlerin var. Bu sesi nasıl
duydun?" diye sorar. Kızılderili ise; bu sesi duymak için insanüstü
güçlere sahip olmaya gerek olmadığını söyleyerek, arkadaşına kendisini takip
etmesini söyler. Kaldırıma geçerler ve Kızılderili cebinden çıkardığı bozuk
parayı kaldırımda yuvarlar. Birçok insan, bozuk para sesini duyunca sesin
geldiği tarafa bakarak, onun ceplerinden düşüp düşmediğini kontrol eder.
Kızılderili, arkadaşına dönerek: "Önemli olan, nelere değer verdiğin ve
neleri önemsediğindir. Her şeyi ona göre duyar, görür ve hissedersin." der
ve yoluna devam eder...
Cuma ve bayram namazlarına gidenlerimiz bilir. Hatip hutbeye çıkınca arada Türkçe hutbe olmak üzere başta ve sonda Arapça hutbe irat eder. Hatip ilk yani giriş kısmında içinde Allah'a hamd, peygamberimiz salavat ve kelimeyi şehadet getirir. Ardından "Ey Allah'ın kulları! Allah'tan korkun ve ona itaat edin. Şüphesiz Allah müttekiler ve işini iyi yapanları sever" der Arapça olarak. Sonra okunacak Türkçe kısma/metne temel olmak üzere Kur'an'dan ilgili bir ayet okur. Ayeti "Allah doğru söylemiştir" demek suretiyle tastikler. Akabinde bir hadis okur. Hadisi de "Rasulullah doğru söylemiştir" diyerek bitirir. Buraya kadar sorun yok. Esas sorun buradan sonra başlıyor. Sen sanırsın ki bundan sonra imam, Türkçe metni okumaya geçecek. Bizim imam, "Ve netaka habîbullâh, fîmâ kâl ev kemâ kâl" okumaya devam ediyor. Yani Allah'ın sevgili kulu bu konuda şöyle veya şunun gibi demiştir." diyor. Böyle okuyan birinden aynı konuda...
Yorumlar
Yorum Gönder