Seçim
sonrası TV'leri şöyle bir gezince her kanalda seçim sonucu analizleri
yapıldığına şahit oldum. Amma da çok analiz yapan varmış. Kanalım yok ama benim
nerem eksik, benim de sanal âlemim var dedim. Bir analiz de Kanber'den olsun
istedim:
2002-2015
yıllarında iktidar olan partiye karşı bazılarımızda doğru-yanlış
hoşnutsuzluklar başlamıştı. Vatandaş 7 Haziran geldiğinde tekli iktidar
denklemini 4'lü bir denklem olarak karşımıza çıkarmıştı. Mademki teklikten
usandınız. Buyurun size 4'lü denklem, çözün dedi. "Bakalım bir araya
gelme, koalisyon ve uzlaşı kültürünüz var mı? Birbirinize karşı empati
yapabilecek, ülke sorunlarını çözebilecek misiniz" dedi. "X,Y,Z,K
bilinmeyenlersiniz. Yanınıza sadece birini ya da ikisini alarak ülkenin
yönetiminde söz sahibi olun. Üstelik ekonomi sos vermeye başladı, etrafımız
ateş çemberi oldu, Güneyimizde terör uykusundan yeniden uyandı, her gün verilen
şehit sayısı arttı, işin şakası yok, ne olur anlaşın. Çok basit bir problem bu…
Hepiniz üniversite mezunusunuz, bu denklemleri ortaokul ve lisede çözdünüz,
haydi göreyim sizi. Bu işi tekrar bana bırakmayın, benim sağım solum belli
olmaz, her zaman bu denklemle karşınıza çıkmam, bu tekrar benim hakemliğime
bırakmayın, bu mesele ülke meselesi, enaniyetlerinizi ve kırmızı çizgilerinizi
bir tarafa bırakın, gereğini yapmazsanız size verdiğim güven emanetimi geri
alırım, hiç biriniz mevcut halinizin ebedi olduğunu sanmasın, bu sizin son
şansınız," dedi.
Dedi
de dinleyen kim. 4' ü ayrı bir telden çaldı. Hepsi kendini bulunmaz Hint kumaşı
sandı. İktidarı paylaşmak ne kadar da yabancı idi bize… Çünkü biz kendi öp öz
kardeşimizle bile bir araya gelip ortak iş yapmıyorduk. Miras paylaşımında
birbirimizi yiyorduk.
Hepsi birbirine hayır dedi.
Hepsi birbirine hayır dedi.
Bu
durum memleketin hayrına değildi. Siyaset sorun çözen yer iken siyasetin
kendisinin sorun ürettiği ortaya çıktı. Yeniden milletin hakemliğine gidildi.
1 Kasım seçimine böyle geldik. Millet sandığa gitti. Sorunu çözdü. Seçim sonuçlarını analiz edip hata ve sevaplarını değerlendirecekleri yerde milleti ve en fazla oy alanı eleştirip kendi egolarını tatmin etmeye başladılar.
1 Kasım seçimine böyle geldik. Millet sandığa gitti. Sorunu çözdü. Seçim sonuçlarını analiz edip hata ve sevaplarını değerlendirecekleri yerde milleti ve en fazla oy alanı eleştirip kendi egolarını tatmin etmeye başladılar.
İktidar
ya da muhalefet olan siyasi partilerimiz şunu bilsinler ki hiçbirinizin oyu
çantada keklik değildir. Bu milletin basiret ve feraseti, hakemliği bu gün
vezir
yaptığını yarın rezil, bu gün rezil ettiğini de yarın vezir yapar. Çünkü bu millet 80 öncesinin seçmeni değildir. Takım tutar gibi tutmuyor artık. Özal'ın 4 eğilimi birleştirdiği 80'li yıllardan beri her seçimde tercihini yeniden gözden geçiriyor. 90'lı yıllardan beri farklı zihniyetleri koalisyonun büyük veya küçük ortağı yaparak denemiştir. Yani vatandaşın sırtında yumurta küfesi yoktur. ANAP, SHP, DYP, RP, DSP, MHP, AK PARTİ olacak şekilde 90'lı yıllardan beri iktidar el değiştirmiştir. Hem de 1 kere değil, birkaç defa şans vermiştir.
yaptığını yarın rezil, bu gün rezil ettiğini de yarın vezir yapar. Çünkü bu millet 80 öncesinin seçmeni değildir. Takım tutar gibi tutmuyor artık. Özal'ın 4 eğilimi birleştirdiği 80'li yıllardan beri her seçimde tercihini yeniden gözden geçiriyor. 90'lı yıllardan beri farklı zihniyetleri koalisyonun büyük veya küçük ortağı yaparak denemiştir. Yani vatandaşın sırtında yumurta küfesi yoktur. ANAP, SHP, DYP, RP, DSP, MHP, AK PARTİ olacak şekilde 90'lı yıllardan beri iktidar el değiştirmiştir. Hem de 1 kere değil, birkaç defa şans vermiştir.
Seçmen
bilinçlendi. Seçmeni değiştireyim diye uğraşmayın. Onu iyi okuyun. Çünkü o sizi
çok iyi okumaktadır.
Seçim sonuçlarının ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyorum.
Gerisi
laf-ı güzaftır vesselam. 03/11/2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder