7 Aralık 2015 Pazartesi

"Oğlum! ....çöp sepeti gibi karıştırıp durma!"

1982-1983 yıllarında Sosyal Bilgiler dersimize giren Recai GÜMÜŞ isimli bir öğretmenimiz vardı. Vefat etti mi bilmem. Sağsa da vefat etse de Allah rahmet eylesin. Tam derse kendini kaptırdığı esnada aniden ses tonu değişir ve "Oğlum! ... çöp sepeti gibi karıştırıp durma!" diye yüksek sesle seslenirdi. Biz "kime diyor" diye hocanın yüzüne bakardık. Ama o yine kafasını havaya kaldırmıştı. Karıştıran belli olmasın, arkadaşlarının içinde incinmesin diye. Bunu sık sık yapardı. Ben de hep merak ederdim "Bu kim diye?"

Otobüste giderken, namaz kılmak için camiye girdiğimde, çarşı-pazarda yürürken yani hemcinsimin olduğu her yerde çöp sepeti gibi beş duyu organından birini karıştıranları görünce hemen Recai Hocam aklıma gelir. Onun gibi "Oğlum çöp sepeti gibi karıştırıp durma" diyorum, tabii içinden.

Bir de merak da iyi değilmiş onu anladım. Tiksinti veren şeyi niye merak ediyorsun. Kim ise kim? Bu beş duyu organından hangisi deme. Fazla merak iyi değil bilesin. Hele karıştırmak hiç iyi değil. Tiksinti veriyor görenlere. 

O yüzden ne karıştır, ne de karıştıranı gör... 22.09.2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder