Hülasa, sermaye ile başladığı ticaret hayatında büyüdü de büyüdü. Holding sahibi oldu. Çoğu sektörlerde var. Bu noktaya, tırnaklarıyla kazıyarak geldi. Bildim bileli çalışır. Çoğu geceler plan yapmaktan, iş koşturmaktan uyumamıştır. Pandemide yurtlar kapalı olmasına rağmen ayakta kalmayı becermiştir.
İşler nasıl diye sorsam, her defasında şükür der.
Geldiği noktayı, gözü karalığını, başarısını, merdivenleri basamak basamak çıkmasını hep takdir etmişimdir.
Acı tatlı hayatını yaz yaz bitmez. Çünkü bu ömrüne çok şey sığdırdı.
İşte tüm bunlar gözümün önüne sinema şeridi gibi geldi.
Ama o kadar yükün altından alnının akıyla kalkan, anasından doğduğu andan itibaren koşuşturan, gücüne güç katan bu arkadaş, annesinin beklenmedik ölümünü unutamadı. Nasıl unutsun ki. Ana gibi yar olmaz dedikleri bu olsa gerek.
Anasıyla birlikte çıktı bu yola. Her türlü sıkıntıyı birlikte göğüslediler. Duasını hep arkasında hissetti. Tabir yerinde ise çıktığı bu yolda yol arkadaşı idi annesi.
Ama annesi, çok çektin. Artık her şeyi yoluna koydun, gözüm arkada kalmayacak. Benden bu kadar deyip çekip gitti.
Annesinin bu ani ölümüne belli ki hazır değildi. Yanına gidip onu teselli etmek istedim. Sonra da rahatsız etmeyeyim deyip oturup şu metni yazıp kendisine gönderdim:
“Kardeş, kayınvalidem beş yıldır yatalak. Bakım ve her şeyini beş yıldır beş çocuğu günlük sıra ile nöbet tutarak yerine getirir.
Dile kolay beş yıl. Yatan için de zor bakan için de.
Zaman zaman bakımda sıkıntı olsa da güç bela devam ediyor nöbet.
Ölüm temenni edilmez ama kayınvalidemin kurtuluşu ölümdür. Çünkü ayağa kalkacak durumu yok. Mama ile beslenir. Yatağa bağlı olarak odadan dışarı çıkmadığı için geleni gideni tanıyamaz oldu. Hasılı ölü bir ceset gibi.
Çocukları dile getirmese de ölüme sevinilmese de annelerinin ölümüne en fazla çocukları ve kocası sevinecek.
*
Annemin resmi yaşı 85 ama beş altı yaş küçük yazılmış. 90 yaşında var. Aşırı kilo var. Oturduğu yerden tuvalete güç bela gider gelir. Çoğu zaman düşer. Son düşüşünde burnuna beş altı dikiş atıldı.
Hareketsiz olduğu için kabızlık sorunu var. Nefes almada zorlanır, tansiyon, şeker var. Vücudunun her yeri, kemikleri sızlar. Durmadan ağrı kesici iğne yaptırır, krem sürer vücuduna. Günlük bir poşet ilaç kullanır. Sabahtan akşama oturduğu için sıkılıyor. Sıkıldığı için memnun da edemiyoruz.
Üç oğlanın arasında yaşar annem.
Şu anda banyo dışında kendi işini kendi halletse de düşe düşe bir gün annemin de kalkamayacağı beni endişelendiriyor.
Ölümünü temenni etmesem de her fani gibi kayınvalidem de annem de vefat edecek. Ama gönül ister ki yatağa bağlı kalmadan, kimseye yük olmadan, hayattan bezmeden emanetin alınması.
Ben yatağa mahkum olmadan ve kimseye yük olmadan darı bekaya gitmeyi ömrün ve ölümün hayırlı olanı görürüm.
Niyetim sana vaaz vermek değil. Ama toparlanman gerek. Çünkü ölenle ölünmez. Ki annen hayırlı ölümle vefat etti. Daha ayakta iken kimseye yük olmadan gitti. Bir düşün yatağa mahkum olmasını.
Sen, her zaman yanında olan annenin duasını bol bol aldın ki Allah sana yürü ya kulum dedi. Elindeki imkanlar dolayısıyla annen de hiç maddi sıkıntı çekmedi. Evlatlık görevini en iyi şekilde yerine getirdin. Annen senin başarılarını gördükçe seninle hep gurur duymuştur. Nereden nereye demiştir.
Giderken de gözü arkada gitmemiştir. Çünkü oğlu işinde gücünde. Çoluk çocuk sahibi oldu. Sizin mutluluklarınıza şahit oldu.
Şimdi dönse, senin kendi ölümünü atlatamadığını görse annen bu duruma çok üzülür. Onu üzmemek için kendini toparlaman ve işine yoğunlaşman gerek.
Geçen telefonla görüştükten sonra durumun beni üzmüştür. Bu yazdıklarımı yüzüne sohbet arasında söylemek isterdim. Rahatsız etmemek için yazmaya karar verdim. Hangi konuda ihtiyaç duyarsan, elimden geleni yaparım.
Toparlaman, hem anneni hem de beni memnun edecektir.
Bir piknik dönüşü sizin evde kalmıştım. Fatma Teyze mükellef bir kahvaltı sofrası hazırlamış., birlikte kahvaltı yapmıştık. Hiç unutamam. Ellerine sağlık.
Allah, annene rahmet eylesin. Size sabırlar versin.
Baki selam”.
Yorumlar
Yorum Gönder