Okuldan çıkıp ilçe milli eğitime geldim. Atamadan sorumlu şefin
yanına uğradım.
Selam kelamdan sonra verdiğiniz din kültürü öğretmeni yetersiz.
Sınıf hakimiyeti yok. Böyle giderse büyük sıkıntılara gebe. Okulum lise. Liseye
uygun birini verin, bize verdiğinizi de bir ilköğretimde değerlendirin dedim.
Ben şefle konuşurken ilgili şube müdürü geldi. Konuştuklarımı
dinledi. Müdür bey doğru söylüyor. Hocama yardımcı olun, iyi birini verin dedi.
Şef, biz ne yapalım hocam. Listeden sırayla çağırdık. Size gönderdiğimiz
kabul etti dedi. İyi de içlerinde lisans mezunu yok muydu da ön lisansa kadar düştünüz
dedim.
Buyur liste burada. İstediğini seç, ara. Kabul ederse bizim
için problem değil, onaya sunarız dedi şef.
Listeyi aldım. Tanıdık tecrübeli biri var mı diye göz attım.
Daha önce ilçede lisede çalışırken İHL’de çalışan bir meslek dersleri öğretmeni
vardı. Emekli olmuş. Belli ki ihtiyacı var. Ücretli derslere giriyor.
Tamam, ben aradığım öğretmeni buldum. Bizdekinin dilekçesini
alıp bunu başlatalım dedim. Ayrıldım.
Ertesi günü kız çocuğunu çağırdım. Alttan girip üstten çıkıp
bizdeki dersleri bırakmasını, çünkü böyle gitmesinin mümkün olmadığını, ilçenin
kendisine ilköğretimde ders vereceğini söyledim.
Kızımız başladı ağlamaya. Dilekçe yazmamak için kırk dereden
su getirdi. Biliyorum ilçe bana ilköğretimde ders vermeyecek, siz benden kurtulmak
istiyorsunuz. İstemeyerek bırakıyorum dedi. Dilekçesini yazıverdik. Kendisine imzalattık.
Sendeki kitap ve yıllık planları ilçedeki okulumuz dolabına
koyuver dedik. Tamam dedi. Koymadı. Belli ki bize gönül koymuştu.
İlçe bu kıza başka okulda görev verdi mi bilmiyorum.
Kızı okuldan ayırmak hoşuma gitmedi. Çünkü ekmeğine mani olmuştum.
Beni sevindiren ise emekli, lisans mezunu, tecrübeli bir ücretli öğretmenle çalışacağım
idi.
Bu tecrübeli öğretmenle aynı okulda çalışmadım ama okuluna müdürüyle
görüşmek için geldiğimde saygıda kusur etmedi. Nazik ve kibar biriydi üstelik.
Tecrübesiz kızdan sonra tecrübeli, üstüne üstlük nazik ve kibar
biriyle çalışacak olmam iyi olacaktı.
Aradım kendisini. Telefonu vardı bende. Hal hatırdan sonra okulumu
söyledim. Sana ihtiyacım var. Benimle çalışır mısın dedim. Çok memnun kaldı. Çalışırım
ama ilk dönem falan okulda çalıştım. İkinci dönem için falan İHL’ye söz verdim.
Onlardan haber bekliyorum dedi. Hocam, orası başkasını bulsun. Başlamadıysan bende
başla. 30 saat ders veririm. Sana ihtiyacım var, ilçeye gidip okulum için dilekçe
ver dedim. Tamam dedi. (Devam edecek)
Yorumlar
Yorum Gönder