30 Haziran 2024 Pazar

Sağlık Bakanlığı Neden Olmasın

Kulislerde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın istifa ettiği ya da af talebinde bulunduğu konuşuluyor. Hatta özel eşyalarını toplayıp makamını terk ettiği belirtiliyor.

Yerine kim atanır bilmem ama kulislerde yardımcısının atanacağı yazılıp çiziliyor.

Yardımcısı bakan olarak atanır mı bilmem. Bildiğim, bu ülkede her alanda atamalar ehliyet ve liyakate göre yapılır. Zira bugüne kadar bundan hiç şaşıldığına şahit olmadım. 

Her ne kadar yardımcısının adı geçse de kendimde bakanlığa atanacak bilumum kabiliyetler gördüğümden bu göreve atanmamak için hiçbir sebep göremiyorum.

Burada doktor musun ki bu bakanlığa talipsiniz sorusu sorulabilir. Sağlıkçı değilim elbet. Eee o zaman demeyin. Nice bakanlıklar bilirim ki bakanları o bakanlıkla alakası olmayan kişilerdi. Özellikle Milli Eğitim Bakanları pek eğitimden gelen kişiler değildi. Gemi mezunu bile Milli Eğitim Bakanı oldu. Üstelik bu gemi mezunu hem Savunma hem de MEB'de Bakanlık yaptı. 

Sağlık Bakanlığı diğer bakanlıklara benzemez. Bugüne kadar gelmiş geçmiş tüm sağlık bakanları doktordu denebilir. Bildiğim kadarıyla öyle. Ama her şeyin bir ilkinin ve istisnasının olacağını da bilirim.

Bir defa sağlık bakanı olursam, mevcutlardan geri kalmayacağıma hatta onları başarı yönden geçebileceğime inancım tam. Üstelik sabık bakanlardan farklı olarak hastanelerdeki hasta yoğunluğunu azaltacağıma inanıyorum. 

Lafı uzatmadan Sağlık Bakanı olmuş gibi icraata başlamak isterim. Elbette ismimi görünce gazeteler “Şok şok şok. Türkiye Cumhuriyetinde bir ilk. Sağlık Bakanlığına ilk defa bir ilahiyatçı” diyecek. Desinler varsın. Bunların hiçbirine kulak asmayacağım. Cevap da vermeyeceğim. Çünkü yapacağım çok iş var. Üstelik sağlık ihmale gelmez.

Sonra ne olmuş ilahiyatçı isem? İlk defa mı göreceksiniz ilahiyatçı birini böyle bir yerde. Bir defa biz her yerdeyiz. Sanırım bir Merkez Bankası başkanlığı, bir Milli Takım Teknik direktörlüğü, bir de Sağlık Bakanlığı gibi pek az yerde yokuz. Buralara da ben veya benden biri atanırsa gözümüz açık gitmeyecek.

Ayrıca doktor değilsem de sağlıktan anlamadığım anlamına gelmez. Her Türk insanı gibi sağlıktan da anlarım. Koruyucu hekimlik ve ilaçsız tedavi temel felsefemdir. Öyle şuram ağrıyor, buram ağrıyor diye gelene muayene yok. Ağrı kesici kullanımına son. Kafam ağrıyor diyene, git yüzünü yıka, ağrıyan yerlerini ov, geçer diyeceğim. Canım sıkılıyor, kilom var diyene yürüyüş yap diyeceğim. Sol tarafımla yemek yiyemiyorum diyene, yemek yemeyiver diyeceğim gibi. Ki bir diş hekimi bana böyle dedi. Ben de böyle düşünüyorum demiştim de gülüşmüştük. Kısaca bu tedavi yöntemimle hastaneler boşalacak. Doktorlar sinek avlayacak. Eczaneler kepenk kapatacak. Devlet ilaç sektörüne yüklü paralar ödemeyecek. Sağlığa giden para hazineye gelir irat edilecek. Bütçede gelir gider dengesi sağlanacak. Ardından bütçe cari fazlası verecek. Bu da beklenen, bir türlü gerçekleşmeyen enflasyonun inmesi demek.

Tüm bunları yapmam için iyi bir ekip kuracağım. Ekip derken dığdığının dığdığını yanıma almayacağım. Çünkü liyakat önemli. Makam ve mevkilere en yakınımdan kişileri getireceğim. Türkiye’yi yedi bölgeden dört bölgeye indireceğim. Çünkü dört çocuğum var. Onları her bir bölgeden sorumlu dört bakan yardımcısı yapacağım. Bunlar sağlığa katkı ve bölge insanına hizmet olsun diye bölgelerinde hastaneler açabilecek. Devleti beğenmeyen, özele gidecek.

Tüm kamuoyuna ve devletin etkili ve yetkili makamlarına ayrıca Kızılcahamam'a ilanen duyurulur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder