29 Nisan 2024 Pazartesi

Kırmızı Işık Fobimiz

Yazır'dan, Abdülhamit Caddesi üzerinden, Meram Tıp Fakültesine doğru yol alıyorsunuz. En son ışıklar olan dörtlü bir kavşağa geldiniz. Geçtiniz geçeceksiniz. Ama kırmızı ışık yandı. Işığı gören durdu.

Bu durumda sen ne yapacaksın? Kaderim kaderim deyip herkes gibi duracak mısın? Unutma ki sen kırmızı ışıkta bekleyecek, kurallara uyacak adam değilsin. Ayrıca kurallar aciz insanlar içindir. Hem senin acelen var. Acelen olmasa da kurallar çiğnenmek için vardır. Bir de kırmızı ışığa boyun eğmek senin lügatinde yok. Sonra senin bu ışığa karşı alerjin var. Üstelik akıl küpü bir zekan var. 

Bu durumda ne yapacaksın? Saksıyı çalıştıracaksın. Hemen yolun sağından Sarayköy istikametine giden kontrollü yolu kontrol edeceksin. Baktın ki bu yol bölünmemiş yol. Tamam, yırttın. Işıkta beklemeyeceksin. Sağ, sol sağ yapıp ışıkta hiç beklemeden yoluna devam edeceksin.

Ardından ışığın yanmasını bekleyenler sendeki bu zekayı görünce sana şapka çıkaracaklar. Onlar bekleye dursun ve sendeki zekanın niçin kendilerinde olmadığına kıza dursunlar. Onlar ışıktan kalkıncaya kadar sen zaten Meram Tıp Fakültesine vardın.

Kaza oldu mu? Hayır. Herhangi bir karışıklığa sebebiyet verdin mi? Hayır. O zaman ne diye bekleyeceksin kırmızıda değil mi? Anan seni kırmızı ışıklarda beklesin diye mi doğurdu değil mi?

Acelen mi vardı kırmızıda beklemeyecek kadar? Ne fark eder değil mi? Önemli olan kırmızıda beklememek ve herkesten önce menzile varmak.

Takkeli Dağın eteklerindeki Sarayköy'e yürüyüş yapmak için iki arkadaşı bu ışıklarda beklerken gördüm bu sahneyi. Bir yarım saat bekledim yol arkadaşlarımı. Onları beklerken birbirinin aynısının ta kendisi olan bu sahneyi farklı sürücülerde kaç defa izledim. Belli ki bu yolu sürekli kullanan kişiler bunlar. Bu yolu avuçlarının içi gibi biliyorlar. Bildikleri için de acemilik çekmiyorlar ve kırmızıda durmadan nasıl geçeceklerini çok iyi biliyorlar. Onlar için sağ, sol, sağ yapmak, belki de günlük rutin işlerinden biri. 

Bu kırmızı fobisi çoğu sürücülerde var. Ta ileriden gelirken yeşili görünce yeşilde nasıl geçerim düşüncesiyle bastıkça basıyor. Hızını bu kadar almışken durmak olmazdı artık. Ya son anda geçecek ya sarıya geçince gelecek ya da kırmızıda gelecek. Çoğu kazalar da böyle zamanlarda oluyor.

Yeşili görünce geçmek için tam bastırdığın zaman önündeki de bastırıyor. Diyorsun ki bu adamın niyeti de ciddi ve ışıktan geçecek. O gazlıyor, sen gazlıyorsun. Bir baktın ki kırmızı yanınca önündeki duruvermiş. O durdu ama bu hızla sana durmak yakışmazdı. Zaten durmak istemesen de duramazsın. Be kadar frene bassan da öndeki durana arkadan vuruveriyorsun. Herkes için beklenen kazaydı ama sana göre görünmez kazaydı ve tüm suç önde durandaydı. Ama gel de bunu öndekine anlat. Onlara göre hep arkadan vurandaydı. Aniden duranda hiç suç yoktu sanki.

Ardından o yeşilli, sarılı, kırmızı rengiyle trafiği bir düzen içinde akıtan kavşağın tamamını kapatıp trafiği bir güzel felç ediyorsun. Sen ise tutanak tutmakla meşgulsün.

Bir de seni yeşilde geçirmemek için önünde yavaş yavaş hareket eden birileri var. Onların görevi seni kırmızıda bıraktırmak. Kendisi mi? Kırmızıya rağmen geçer gider. Gelecek cezaya adam dünden razı. Önemli olan seni kırmızıda bıraktı ya. Cezanın ne önemi var, değil mi? 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder