11 Aralık 2023 Pazartesi

Emeklemek ve Emeklilik

Bu devirde emeklilik tıpkı emekleme dönemindeki çocuğun emeklemesi gibidir. Çünkü;

Emekleyen çocuk da sürünür, düşük emekli ücreti alan da sürünür. 

Çocuk bir başına ayağa kalkıp yürüyeceğim çabası içerisine girer. Çevresindekiler de ayağa kalkıp yürümesi için destek olur. Emekli de hem vücut yönüyle hem de ekonomik sıkıntı dolayısıyla yere kapanmamaya ve düşmemeye çalışır. 

Çocuk dikilip yürümeye başladığında anne babanın desteğine ihtiyacı kalmaz. Emekliyi ise düşmemesi için hem de kendi kendine yetmesi için birilerinin destek olması gerek. 

Çocuğun emeklemesi bir umut ve heyecandır. Emeklininki ise üzüntü verici ve bir ömre bedel pişmanlık.

Çocuk dünyayı kurtaracağım umuduyla yaşar. Emekli ise geldim gidiyorum, sayılı günlerim bitmek üzere der ve dünyayı kurtarmaktan vaz geçer. Hayatı acı ve yaşanmaya değer görmese de ne kadar nefes alsam kâr düşüncesi içerisine girer. Günü kurtarmaya çalışır.

Çocuk kendini evin değerli bir bireyi olarak görür. Emekli ise kendini eve yük görür.

Çocuk eve gelen herkesin ilgilendiği göz bebeğidir. Gözler hep ondadır. Her hareketi büyükler nezdinde puan toplar. Emekliye ise ayıp olmasın diye hal hatır sorulur. Köşesinde oturur durur.

Çocuk evin neşesi, emekli ise ateşi.

Onca şımarıklığına ve yaramazlığına rağmen çocuk hayattır. Emekli ise başlı başına sıkıntı ve dert.

Çocuk sıfır km ve son model bir araç iken emekli miadını doldurmuş, uzatmalara oynayan ve trafikten düşmesine ramak kalmış eski püskü bir araç gibidir.

Çocuk, üşümeye dayalı ortalık hastalığının dışında hastane ve ilaç yüzü görmezken emeklinin poşet dolusu ilacı olur.

Çocuğun ilacı şurup iken emeklinin ilacı tablettir.

Çocuk ilacı içmemek için direnirken emekli sırası gelen ilacı içmek için bekler.

Çocuk ilacı içmeyecek ayakta tutunmaya çalışırken, emekli ise ilaçla ayakta tutunmaya çalışır.

Çocuğun, hastalandığından haberi bile olmaz. Emekli ise hasta mı oluyorum acaba diye kendini dinler durur.

Çocuk eve gelen büyüklerden hediye ve harçlık bekler. Emekli de bekler. Çocuk her defasında bunlara kavuşur. Emekli ise avucunu yalar.

Çocuk dört gözle bayram seyran, çarşı Pazar ve doğum gününü bekler. Mutluluktan uçar. Emekli için ise her bayram seyran ve çarşı dert ve üzüntüdür.

Çocuğun her yediği kendisine yarar. Emeklininki ise dokunur. Çocuğa ye kuzum, yarar denir. Emeklinin ise yeter artık diye gözüne bakılır.

Çocuk istediği her şey için yapılacak masrafı düşünmez. Emekli ise her istek ve ihtiyaca kara kara düşünür.

Çocuk alışveriş yapacağında gördüğü market ve bakkala girer. Emekli ise malı nasıl daha ucuza alırım düşüncesiyle market market dolaşır.

Çocuk için hayat gelecektir. Emekli için ise koskoca bir pişmanlık ve hayattan umudu kesmektir.

Hasılı hayat, emekleyen ve emeklemeyi geride bıraktıktan sonra çocuğa güzeldir. Çünkü hayat onun baharıdır. Emeklinin ise hayat kıştır hep hem de öyle böyle değil, kara kıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder