Ders tefsir olduğuna
göre zümrenin, Kureyş ve Fil surelerinin anlamını öğrencilerinden istemesi
kadar doğal bir şey olamaz. Bu yönüyle öğretmenleri ben de tebrik
ediyorum.
Burada sorun, Fil ve
Kureyş surelerinin anlamlarını istenmesi değil. Sorun, Fil suresinin anlamından
hareketle, Kabe'yi yıkmaya cüret ederek haddi aşan Ebrehe'nin Allah'ın orduları
tarafından nasıl yok edildiğinin ve bunu bugünkü Filistin'deki hadiselerle
yorumlanmasının istenmesi. Kureyş suresinin sorulması da öyle zannediyorum,
İsrail ile alakalı. İsrail de Filistinlilere zulmederek tıpkı Ebu Lehep gibi
haddi aştı. Ebu Lehep'in başına gelen İsrail'in de başına gelmesini istiyor.
Öğrenciler sınavda ne yorum yaparlar, bunu bilemiyorum.
Yeniden 5.soruya
gelirsek, belli ki öğretmen, Kabe'yi yıkmaya gelen Ebrehe nasıl ki haddi aştığı
için cezalandırıldı ise İsrail de Filistinlilere uyguladığı zulüm ve katliam
dolayısıyla cami duvarına çoktan işedi. Bu yaptıkları yanlarına kâr kalmamalı.
Tıpkı Ebrehe ordusu gibi İsrail de kahrı perişan edilmeli. Bunun için Allah'ın
ordularını göreve çağırıyor. Allah Fil olayında olduğu gibi yardım eder mi,
İsrail'i yok eder mi bilmiyorum. Zira bu, Allah'ın işi.
Açıkçası öğretmen
zümresinden, "Ey îmân
edenler! Onlara karşı gücünüzün yettiği kadar kuvvet ve savaş
atları (savaş araçları) hazırlayın ki bununla hem Allah'ın, hem de
sizin düşmanınız olan kimseleri ve onlardan başka sizin bilmediğiniz, fakat
Allah'ın bildiği kimseleri (korkutup, size karşı savaştan)
caydırabilesiniz."
(Enfal, 60) ayetini
sınavda sormasını ve bu ayetin yorumlanmasını sormasını isterdim. Çünkü bu
ayet Müslümanların ayaklarının yere basmasını istiyor. Allah bu ayetle Müslümanlara
caydırıcı olması bakımından düşmanlarına karşı ne yapmaları gerektiğine dair bir
ev ödevi veriyor. Açıkçası Allah, “Ayaklarınızı yere basın ve görevinizi yapın.
Düşmanın hakkından ancak böyle gelirsiniz” demek istiyor. Başta öğretmen zümresi
olmak üzere Müslümanlar ne yapıyor? Fil suresinden hareketle Allah’ı göreve çağırıyor.
Yani “Ya Rabbi, bu iş sende” demek suretiyle Allah’a görevini hatırlatıyor ve görev
veriyor.
Neyse, her zaman olduğu
gibi bizim bu zümre ve Müslümanlar işin kolayına kaçıyor ve kaçak güreşiyor. Ayıptır,
tek kelimeyle günahtır. Acizliğimizin faturasını bunu öde demek suretiyle Allah’a
hatırlatıyor ve “Düşmanın silahıyla silahlınınız” sözünü de bu vesileyle es geçiyorlar.
Bunu da geçelim. Diyelim
ki beşinci soruda öğrenciler Fil suresiyle İsrail’i sorgularken içlerinden bir tanesi
şöyle yorum yapsın: Öğretmenim, iyi, hoş diyorsun. Bu yol benim de hoşuma gidiyor.
Allah İsrail’i bu vesile kahretsin. Yalnız kafama şu soru takıldı. Ebrehe daha Kâbe’yi
yıkmadan, Kabe’yi yıkmaya teşebbüsten başına bu geldi. Fakat hafız, dini bütün,
koltuğunda Kur’an’ı eksik etmeyen ve gece boyunca Kur’an okuyan, Kur’an’ın hareke
ve noktalamasına katkıda bulunan Haccac-ı Zalim, halifelik iddiasında bulunan, üstelik
10 yıl kadar Mekke ve Medine’nin halifeliğini yapan Abdullah b. Zübeyr’i yok etmek
için hac mevsiminde Kâbe’yi mancınıkla yıkmıştır. Adam öldürmenin yasak olduğu harem
bölgesinde nice canları yok etmiştir. Hızını alamayarak Kâbe’nin içine sığınan Abdullah
b. Zübeyr’i Kabe’nin içinde öldürmüştür. Kabe, zalimliği ile nam salmış biri tarafından
yıkılırken, emin beldede insanlar hunharca öldürülürken, niçin Fil olayındaki olayın
bir benzeri burada gerçekleşmemiştir. Yoksa kötülüğü yapan bizden ise ona ceza yok
mudur? Onlar ne yaparsa mubah mıdır? Ya da Fil olayını başka mı anlamamız lazım?
Sizin bu sorduğunuz sorudan benim aklıma bunlar geldi. Benim bu yazdıklarıma puan
vermeseniz de olur ama siz sınavdan sonraki dersimizde bize bunu açıklar mısın?”
dese öğretmen ne cevap verir acaba?
Yorum sizin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder