Yaklaşık 16 milyon emekli içinde emekli maaşı 7.500 olan 5
milyon emeklimiz varmış. En düşük memur maaşının 22 bin liraya çıkarıldığı
zaman emeklilere de yüzde 25 zam verildi. Gelen zam kök maaşa geldiği için bu
beş milyon emekliden çoğu yine 7.500 liradan emekli maaşı almaya devam ediyorlar.
Bu yüksek enflasyonda, asgari ücretin çok altında kalan bu
emekli maaşı ile geçinmenin mümkün olmadığını, memurlara verilen seyyanen
zamdan kendilerinin de faydalandırılması gerektiğini emekliler sosyal medyadan çok
dile getirdiler. Bu sese hak veren çok oldu ama bugüne kadar bir iyileştirme
olmadı. İyileştirmenin yıl sonunu bulacağı belirtiliyor.
Kısaca yıl sonuna kadar bizden bir şey beklemeyin,
başınızın çaresine bakın, sabredin. Yaşarsanız, yeni yılda sizi göreceğiz
demektir bunun Türkçesi.
Günümüzde en düşük maaşa talim eden bu 7.500'lükler,
taleplerinde yerden göğe haklılar. Çünkü aldıkları, oturacakları bir kirayı
dahi karşılamıyor.
Bu statüdeki emeklilere bu maaş reva değil, büyük haksızlık
derken bereket, imdada Cübbeli yetişti. Cübbeli'ye göre "Durumuna sabreden
fakirler; namaz kılan, zekatını veren zenginden beş yüz yıl önce cennete
girecekler". Bu müjdeyi duyunca, emeklilere 7.500 lirayı reva gören
yetkilileri takdir ettim. Ben de bunlar emeklileri gözden çıkardılar,
ölmelerini bekliyorlar diye kızıyordum. Meğerse sevdiklerinden emeklileri göz
ardı etmişler. Fakirlerin bir an evvel cennete gitmelerini, bu dünyada
görmedikleri imkanlara orada kavuşmalarını istiyorlarmış da anlık yaşayan ben
bunu düşünememişim. Kim istemez cennete daha önce gitmeyi. Fakirler adına
özellikle 7.500 lira gibi günümüzde yaşanması mümkün olmayan bir maaşla
geçinmeye çalışan emekliler adına sevindim. Hatta onlara gıpta ettim. Daha
doğrusu onları kıskandım.
Bundan sonrasını paraya para demeyen, yediği önünde
yemediği arkasında kalan, para derdi çekmeyen, yaşam gailesi yaşamayan, tek
derdi para ve zenginlik olan zenginler düşünsün. Dile kolay, fakirlerden 500
yıl sonra cennete girecekler.
Nasılsa cennete girecekler, 500 yılın lafı mı olur, sonunda
girecekler ya demeyin. Toplamda 70-80 yıl variyet içerisinde yaşayan bu
zenginler tüm bu mutluluklarının ceremesini bir beş yüz yıl bekleyerek
geçirecekler. Zenginler gelene dek fakirler cennette yiyip içecekler, dünyada
yaşayamadıkları sahte cenneti hakiki olarak yaşayacaklar. Yaşadıkça iyi ki
dünyada fakirlik çekmişiz. Dünyaya yeniden gelsek, yine fakir oluruz
diyecekler.
Bu duruma zenginler üzülmeyip de ne yapsınlar? En hafifinden
vara zengin olmasaydık, biz de fakirler gibi yiyecek ekmeğe muhtaç olsaydık, aylık
7.500 lira alan emekliler gibi iki ayağımız bir pabuca girseydi de şu cennete bir
beş yüz yıl önce girmiş olsaydık pişmanlığını her daim çekecekler. Ama son pişmanlık
fayda etmez.
Hasılı, başta 7.500 lira maaşla geçinmeye çalışan emeklilerimiz
mevcut durumlarından hiç dert yanmasınlar. Hatta ocak 2024’te maaşlarına yapılacak
iyileştirmeyi de istemiyoruz. Biz mevcut halimizden memnunuz. Bir an evvel öbür
dünyaya gidip cennete kapağı atalım. Orada felekten bir gün çalalım desinler.
Zenginlerimiz de elde, avuçta neleri varsa kısa yoldan elden
çıkarmaya ve fakir olmaya baksınlar.
*01/09/2023 tarihinde Anadolu'da Bugün gazetesinde Aşır Karye ismiyle yayımlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder