12 Temmuz 2023 Çarşamba

TL ve Pişmiş Tavuk

Enflasyonla iyi bir mücadelenin ardından enflasyon tek haneye indirilmiş, bunun ardından bol sıfırlı paramızdan altı sıfır atılmıştı. On milyona aldığımız bir ürünü on liraya alır olmuştuk. En büyük banknotumuz olan yüz milyon lira yüz lira idi artık. 

Sıkı bir mali disiplin sonucu paramız değerlenmiş olmasına rağmen 2009 yılında en büyük para olarak 200 liralar tedavüle sürülmüştü. En büyük para olduğu için bozdurmak meseleydi ama paranın değeri vardı. 

200 lira 2009 yılında tedavüle sürüldüğünde dolar 1,53 lira iken 200 lira ile 1,31 dolar alınabiliyordu. 12 Temmuz 2023 itibariyle en büyük paramız 200 TL, 7,65 dolara tekabül ediyor. Yine 12 Temmuz itibariyle 131 dolar almak için 684 lira saymamız gerekiyor. Bu demektir ki paramız 14 yılda dolar bazında 17 kat değer kaybetmiş ve bugün itibariyle en büyük paramıza on dolar dahi alamıyoruz.

Bu istatistikler nereden nereye geldiğimizi, değişik modeller uygulama serüvenimizin neye mal olduğunu, paramızın pul olduğunu ve değerinin iyice düştüğünü, alım gücünün kalmadığını gösteriyor. 

Geldiğimiz nokta itibariyle bugün iki yüz lirayı uzattığımız hiçbir esnaf bozuk yok mu, bozamam demiyor. Üstelik alacağımıza yetmiyor, üzerine ekliyoruz. 

Paramızdan altı sıfırın atıldığı, milyonları unuttuğumuzdan fazla değil, 14 yılın içinde yeniden milyonlarla tanıştık. Öyle zannediyorum, attığımız 6 sıfırdan, bugün bir altı sıfır daha atmamız gerekecek. 

En büyük banknotun pek bir hükmü kalmamış olmalı ki şimdi tedavüle 500, 1000 ve 2000 liralar sürülüyor. Yakında bu banknotlarla tanışacağız. Bu da mecburiyetten. Yoksa yakında milyon taşımak için çuval gerekecek. Bakalım yeni çıkacak bu banknotların saltanatı kaç yıl sürer? Ama bu kafayla gidersek, bu büyük banknotların yerine daha büyüğünü görmek için bir on dört yıl beklemeyeceğiz.

Yeni banknotlar yıllık enflasyonun TÜİK’e göre yüzde 38’e geriledi istatistiğinin ardından gelmesi ayrı bir garabet.

Paramızın 14 yıl gibi bir sürede bu derece değersizleştirilmesi için dünya bir araya gelse, bizimle mücadele etse, bir savaş hali yaşasak, inanın bu paranın değeri bu derece düşmezdi. Ama nasıl olduysa, biz becerdik. Bilelim ki bu paranın başına gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. 

Paramızın bu hale gelmesine kimsenin bir mazeret ve gerekçe sürmesine, şunlar bunlar oldu demesine gerek yok. Çünkü görünen köy kılavuz istemiyor ve bahanelerin hiçbir inandırıcılığı yok. Bu utanç bize yeter de artar bile. Çünkü azıcık utanması olanların bu para karşısında boynu bükük olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder