Başkalarınca
kırılamayacak bir başarıya imza attınız. Bundan sonra yapacakların ne kaldı,
anlatır mısınız?
Yapacağım çok şey var.
Özellikle gecikmiş ve ötelediklerim. Onları yapacağım. Zaten vatandaş da
bekliyor. Bu beklentiye daha fazla direnemem. Vatandaşın beklentisini yerine
getirmek benim görevim.
Nedir onlar?
Fiyatları sabitlemiştim.
Şimdi onları serbest bırakacağım. Atış serbest diyeceğim.
Hakkınız var. Ayrıca biz
hak ettik. Fiyatlar ne kadar artarsa artsın. Problem yok. Zira tercihlerde
pahalılık oylanmadı. Bunu gözeten olduysa da etkisi olmadı.
Sabit tuttuğum döviz
vardı. Bırakacağım kendi haline. Gözetimim altında gizli bir devalüasyon
yapacağım. Döviz nerede durur, milli paramız ne yapar, halihazırda bunu ben
bile kestiremiyorum.
Faizle
yine mücadele edecek misiniz?
Birincil
görevim bu zaten. Seçmen de bu mücadeleme oy verdi.
Yalnız
bu mücadelede bir gariplik yok mu?
Ne
gibi?
Siz
daha doğrusu bağımsız yetkili kurul faizi indiriyor. Bankaların verdiği faiz ise
bu inen faizlerin kat kat üstünde. Yani orantı ters. Bu demektir ki sizin faizle
mücadeleniz kazan doğuruyor.
Ben
indiririm. Ötesine de karışmam.
Konut
sorunu sıkıntı. Buna dair bir şey yapacak mısınız?
Herkes
konut sahibi olacak diye bir şey yok. Ev alamayan kirada otursun.
Ama
kiralar çok yüksek.
Onu
da yüzde yirmi beş ile sınırlandırdım.
Ama
bunu dinleyen yok ki. Ev sahipleri fahiş zam yapıyor. Hatta resmi kurumlar bile
yüzde yirmi beşi gözetmiyor.
Her
işe ben mi bakacağım? Yüzde yirmi beşten fazla vermesinler.
Hayat
pahalılığı, dövize baskının sonlandırılması kıt kanaat geçinmeye çalışan vatandaşı
daha da zor duruma sokmayacak mı?
Nicedir almadan veriyorum. Verirken kimse bunu nasıl vereceksin, nerede kaynağı demedi. Almadan vermek kula mahsus değil. Bundan sonra verdiklerimi alacağım. Gazı bedava verdim. EYT dediler, çıkardım. 3600 dediler verdim. Elektriği indirdim... Şimdi toplama sırası bende. Toplayacağım ki borçların kovuğuna bir şeyler girsin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder