Seçmenle ilgili
"Sağcısı sağcı, solcusu solcu, milliyetçisi milliyetçi, İslamcısı İslamcı.
Bunların her birinin partisi var. Partisini değiştirmez" şeklinde bir
anlayış var. Bu anlayış tamamen doğru değil. Evet, seçmenin büyük bir
çoğunluğunun rengi bellidir. Çoğu şehirler partilerin kalesidir. Buralarda
başka partiler çoğunluğu sağlayamaz.
Seçmenin yüzde 30'u
İslamcı, merkez sağ, yüzde 25'i merkez sol, yüzde 25'i de Türk ve Kürt
milliyetçisi olmak üzere toplam seçmenin yüzde 80'i sabit fikirlidir. Bu seçmen
kitlesine hitap eden partiler seçim çalışması yapsa da yapmasa da seçmen gider
kendi partisine oy verir. Bunlar için parti, futbol takımı tutmak
gibidir.
Seçmenin yüzde 80'i
ne olursa olsun rengine göre sandıkta oyunu kullanırken yüzde 20 oranında bir seçmen
kitlesi seçimden seçime değişkendir. Bu değişken seçmen kitlesi ne tarafa
yönelirse iktidar aynen devam eder veya değişir. Bu 20'lik kesim değişimden
yana olan kesimdir.
Bu değişken seçmen
dolayısıyla iktidarlar gitmiş, yeni iktidarlar gelmiştir. Menderes'in DP'i,
Demirel'in AP'i, Ecevit'in CHP'i, Özal'ın ANAP'ı, Erbakan'ın RP'i, Erdoğan'ın
AK Partisi bu ülkede ya tek başına ya da koalisyonun büyük ortağı olarak
hükümet kurarak iktidar olmuştur. Verdiğim örneklerde iktidar olan partilerin
çoğu merkez sağa ait partiler olsa da sol ve İslamcı partiler de iktidar olmuştur.
Şu bir gerçek ki bu
ülke seçmeninin yüzde 70'i merkez sağa, yüzde 30'u da sola meyilli seçmenden
oluşmaktadır. Bundan hareketle belli aileler belli meslek gruplarının hangi
yelpazede durduğu bellidir. Yine insanların hangi partilere yakın olduğu hal ve
hareketlerinden ve yüzlerinden bilinir.
2023 seçimlerine
giderken kemikleşmiş oylar yine partilerini tutarken bazı kemikleşmiş seçmen
profilinde bir değişkenliğin gözlerden kaçmadığı da aşikardır. Bu durum
ittifaklarda da kendini göstermektedir. Merkez sağda sol partinin, merkez solda
da sağ partilerin bir araya geldiği görülmektedir. Yine meslek ve giyim
kuşamından merkez sağ partiye oy verir dediğin seçmen, oyunu Millet İttifakına,
aynı şekilde giyim kuşamıyla modern bir görüntü veren seçmen, Cumhur İttifakına
oy vereceğini söylüyor.
Bu demektir ki yüzde
yirmi değişken seçmen dışında azımsanmayacak bir seçmen kitlesi bu seçimde
parti değiştirecek. Bu da geçmişte oy rengini değiştirmeyen seçmenin oy rengini
değiştirmeye başladığını gösteriyor. Bu da her seçimde belli seçmen kitlesinin
oyunu çantada keklik gören siyasi partilerin işini zorlaştıracaktır. Çünkü seçmen
eski seçmen değil.
Siyasi partiler ve ittifaklar
iktidar ipini göğüslemek istiyorsa, farklı seçmen kitlesinin güvenini kazanacak
şekilde bir açılım göstermeli. Çünkü seçmen kendisini kim ikna ederse, seçmen o
tarafa yönelecektir.
Türkiye’nin değişmesi, gelişmesi ve sıkıştığı durumdan kurtulması da değişen seçmen eliyle olacaktır. Bunun bir ileri aşaması, merkez sağın kalesi illerde merkez solun, merkez solun kalesi illerde merkez sağın kazanmasıdır. Şayet böyle olursa kemikleşmiş oylarla ayakta duran siyasi partiler siyasette yeni yol haritası belirlemek zorunda kalacaktır. Bu da ülkenin gelişmesine olumlu yönde katkı sağlayacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder