-cı (-ci, - cu, -
cü, - çu, - çü, - çı, - çi) yapım eki meslek isimlerinin sonuna eklenerek o
meslekleri yapan kişilerin isimlerini ortaya koyar. Simit satan anlamında
simitçi denmesi gibi. Ama her meslek erbabının sonuna bu ek eklenmez. Mesela
öğretmene öğretmenci, avukata avukatçı denmez.
Alışkanlık anlamı da
içerir. İçli müptelası olan bir için içici denmesi gibi.
Taraftarlık, bir
düşünceyi benimsemiş veya kendisini aidiyet duygusuyla bir kişi veya yerle
ilişkilendirenler anlamında da İslamcı, Süleymancı, Nurcu, Menzilci, milli
görüşçü vs. kullanılır. Taraftarlık anlamında -ist eki de eklenmekte: komünist,
Kemalist, sosyalist, ateist, kapitalist, dinci vb.
Son verdiğim
örneklerin çoğunda görüleceği üzere bir düşünceyi şekillendiren kişilerin
isimleri ile tarafgirlik ifade ediliyor. Bu isimler tarih olmuş kişiler.
Halen yaşayan
kişiler için de bu -cı ekleniyor. Erdoğancı, Tayyipçi, Devletçi, Kemali, Baykalcı
gibi.
Tarih olmuş
kişilere, izinde gidiyor anlamında sonradan -cı eklenirken günümüz kişi
destekçileri ise kendilerini bu şekilde tanımlıyor. İsteyen kendini istediği
şekilde ifade edebilir. Yalnız -cı eki meslek erbabı, satıcısı ve bir
şeyi alışkanlık haline getirenler için kullanıldığında dikkat çekmiyor. Çünkü
isim yerli yerine oturuyor. Taraftar anlamındaki -cı eki kulağıma hoş gelmiyor.
En hafifiyle satıcı gibi düşünüyorum. Belki de bu yüzden Nurcular kendilerine
Nur Talebesi, Süleymancılar Süleymanlı denmesini uygun görürler.
Parti liderlerinin
isimlerinin sonuna -cı getirmek suretiyle kendi görüş ve tarafını belirtenlerin
yerinde olsam, kendimi parti lideriyle özdeşleştirmekten ziyade desteklediğim parti
ismini ön plana çıkartmak isterdim. Mesela Tayyipçiyim yerine AK Partiliyim
veya milli görüşçüyüm, Baykalcı veya Kılıçdaroğlucu yerine CHP'liyim veya
solcuyum, Devletçi yerine MHP'liyim veya milliyetçiyim, Davutoğlucu yerine Gelecek
Partiliyim, Babacancı yerine DEVA’lıyım vs. denmesini daha uygun görürüm. Çünkü
bu tarafgirlik kişilere bağlı bir tarafgirliktir. Bu kişiler yarın parti genel
başkanlığını bırakabilir, başka partiyle birleşebilir başka bir partiye geçebilir
ya da Allah herkese uzun ve sağlıklı ömür versin, vefat edebilirler. Tarafgirlik
iyi bir şey ise bu tarafgirliğin uzun sürmesi kurumsal parti ismi ile mümkün olabilir.
Bizim ülkemizde partileri liderler kurar, liderle beraber parti biter denirse lider
ismiyle ifade edilmesi anlaşılabilir. Temennim tabanı olan partilerin demokrasimiz,
kurum kimliği ve kültürü açısından, liderden
sonra da varlığını devam ettirmesinden yanadır. Bir zamanlar Baykalcı olanların
bugün Baykalcıyım dediğine şahit olmuyorum. Bu da kişilerin geçiciliğine verebileceğim
güncel bir örnektir.
Başkasını bilmem ana
kendimi herhangi bir -cı ile ifade etmedim, etmiyorum da. Bir zamanlar
İslamcılığı kendime yakın hissederken de İslamcı yerine Müslüman denmesini
uygun gördüm. Bu ismi de Allah vermiş bana.
İnsanların tarafgirliğini liderlerinin isimleriyle ifade etmesinde o lideri kurtarıcı görmesi ya da çok sevmesi sanırım en büyük etkendir. Unutmayalım ki Hz Ömer de Hz Muhammed’i çok severdi ve ölümünü duyduğu zaman bu durumu kabullenememişti. Onu teskin etme ve kendine getirme görevini Hz Ebu Bekir üstlenmişti. Muhammed’e tapıyorsan, bil ki o vefat etmiştir. Allah’a tapıyorsan, o yaşıyor, demişti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder