19 Haziran 2022 Pazar

Güle Oynaya Camiye Gel Kampanyası

Konya Büyükşehir Belediyesi, Konya ve ilçelerinde ikamet eden 9-10 yaş grubundaki çocuklar için Güle Oynaya Camiye Gel kampanyası başlattı. 25 Hazirana kadar başvuru yapılabilecek. 1 Temmuz ila 31 Ağustos arası 40 gün boyunca sabah namazına gelecek çocuklara bisiklet hediye edilecek. 

Burada amaç küçük yaşta bu çocuklara namaz alışkanlığı kazandırmak olduğu aşikar. Bu kampanyaya imza atan ve geçit verenlerin de bu amaca hizmet etmeyi murat ettiklerini düşünüyorum. Niyet hayır, akıbetin de hayır olmasını dilerim.

Bisiklet kampanyası hakkında verdiğim bu kısa açıklamanın ardından, izninizle bu kampanyayı masaya yatırmak isterim:

1. Belediye başkanı olsam, ben böyle bir kampanyaya imza atmazdım. Hele bisiklet hiç vermezdim. Belediye olarak kültürel etkinlikler çerçevesinde böyle bir harcama kalemi olsa da bu bütçeyi bu şekil harcamazdım. Belediyenin birikmiş ve yapılacak diğer işlerine bakardım. Milletin çocuğuna bisiklet vermek, onları namaza alıştırmak belediyenin işi değil. İlla yapacaksam, kimin çocuğu sabah namazına gelirse, hediyesini ailesinden alırdım. Ahmet amca, çocuğunu namaza başlatacağım. Haydi pamuk eller cebe. Kampanya benden, para senden derdim. Bırakalım da aileler karşılasın masrafı. Çocuğunu namaza başlatacak ailenin kendisi değişik yollar da deneyebilir. 

2. Niçin sabah namazı? Niye diğer vakitler değil? Çünkü en zor namaz sabah namazıdır. Küçük büyük, kim olursa en çok fireyi sabah namazında verir. Herkes uykusunu alıp kalkamaz. Farkında iseniz, kampanya tarihleri yaz dönemi. Yani gecelerin kısa ve insanların uykusunu almada zorlandığı mevsim. Büyükler bile zorlanırken küçük çocuk nasıl sabah namazına gidebilsin. Gitse de nasıl güle oynaya gidebilsin. Sabah uyku semesi uykudan kalkacak, uykulu uykulu camiye gidecek. Giderken de kimsecikler olmadığı o karanlıkta gülüp oynayacak. Gören ne der? Bir düşünün. Madem bu işe koyuldunuz. Niçin kolayından başlamıyorsunuz? Amaç zorlaştırmak ve gelenle gelmeyen belli olsun mu isteniyor? Bence sabah namazı kriteri hiç pedagojik değildir. Bu iş yapılacaksa öğle, ikindi ve akşam namazları şartı koşulabilirdi. Çünkü parkta, bahçede arkadaşlarıyla oynayan çocuklar bu vakitlere güle oynaya ve bir başına gidebilir. O zaman bu kampanya, adına uygun olur. Bakın siz bir vakit dediniz. Ben size üç vakit öneriyorum. Amaç, çocukları namaza alıştırmak ise bu önerim daha makul.

3. Kampanyalardan maksat, sonuç alabilmektir. Bildiğim kadarıyla belediye çocuklar için bu hizmeti önceki yıllarda da uyguladı. Geçmiş yıllarda bisiklet veya bir başka ödül dolayısıyla camileri dolduran kaç çocuk kampanya bittikten yani hediyeye konduktan sonra sabah namazına gelmeye ve namaza devam etti? Görüntü, kimsenin kalmadığıdır. Çünkü amaç bisiklet idi. Maksat hasıl olunca niye camiye gidilsin. Durum bu iken yani kampanyalardan istenilen sonuç alınamamışken niçin bu kampanyalara devam edilir, niçin masraf yapılır? Belediyenin kasası dolu, hiç borcu yok, harcayacak yer arıyorsa içime sinmese de sözüm olmaz. Ama biliriz ki belediyeler borç sarmalında. Önce borcunu ödemeli. Borcu varken ağalık işimiz olmamalı. Belediye illa bu parayı harcayacaksa, umumun faydalanacağı yerlerde harcamalı. Mesela su fiyatlarını indirebilir, emlak vergisinin asgarisini alabilir. 

4. İbadete ödül olur mu? Bence olmaz. Olacaksa da sembolik olmalı. Biliyoruz ki ibadetlerin ödülü Allah'tandır. Karşılığı da ondan beklenmelidir. İlmihal kitaplarında, ibadetin Allah Allah olduğu için Allah emrettiği için Allah rızası için cennet ve cehennem korkusuyla yapıldığı yazarken cennet karşılığında yapılması pek tasvip edilmez. Bugün bisiklet isteyen, yarın motosiklet sonrasında da taksi ister. En azından bir beklenti içerisine girer. O yüzden ödülleri abartmamak lazım.

Hasılı, belediye belediyeliğini, çocuk çocukluğunu, anne babalar anne ve babalığını bilsin ve gereğini yapsın. Birinin yapması gereken işi üzerimize vazife edinmeyelim. Hele kamu sırtından ağalık ve babalık hiç yapmayalım.

Biliyorum, bu yazıdan birileri hoşlanmayacak. Problem değil. Ben buyum işte. Ayrıca hoşa gidecek yazı yazacağıma ne zaman söz vermiştim ki şimdi yerine getireyim. Neyi dert ediniyorsam onu demiştim bu işe başlarken. İşte bu da onlardan biri. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder