26 Haziran 2022 Pazar

Eleştiride Ben

—Üstadım, eleştiri konusunda ne dersin? 

—Severim eleştiriyi. O kadar kötülüğün ve kötülerin olduğu yerde eleştiri mutlaka olmalı. Zira hata ve yanlışları birileri söylemeli ki insanlar kendilerine çekidüzen verebilsin. Değilse yapanın yanına kar kalır ve bu dünya yaşanmaz olur. 

—Aklın yolu bir. Zira ben de aynı düşünüyorum. Peki, eleştiri sana yapılırsa da mı böyle düşünürsün? 

—Ne münasebet! Benim hata ve yanlışım mı var ki eleştirileceğim. Buna asla gelemem ve duymamış olayım. Zira hakaret kabul ederim. 

—Farz edelim ki tasarruflarını biri beğenmedi ve sizi eleştirdi. Bu durumda ne yaparsın? 

—Bunu şimdiden kestirmem mümkün değil. Ama hoşlanmayacağıma kalıbımı basarım. 

—Sadece bu kadar mı? 

—Ağzının payını veririm. Bununla da yetinmem. Hakaret davası açarım. Sevenlerimi tahrik eder, onun üzerine salarım. Onun hata ve yanlışlarını gündeme getirir ve her türlü hakareti ona yaparım. Kısaca düşman bellerim. 

— Adam seni eleştirmiş. Gerçi sen bunu hakaret kabul ediyorsun ya neyse. Senin de ona hakaret etmen doğru mu? 

—Benimki hakaret değil, hepsi birer tespittir. Ağzının payını böylece veriyorum. 

—Seninki şiddete karşı olan ama her işini şiddetle çözenlere benziyor. 

—Olsun, beni karşısına almayacaktı. 

—Bu kadarla yetinirsin herhalde. 

—Ne yetinmesi! Daha bu başlangıç. 

—Başka ne yapabilirsin ki? 

—Neler yapmam. Bugüne kadar yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır. 

—Mesela? 

—Pozisyonuna göre değişir. Anasından doğduğuna pişman ederim. İtibar suikastına maruz bırakırım. Etrafını boşaltır, onu yalnızlaştırırım. Gazetede yazıyorsa yazmasına zaten gazete engel olur. TV'lere çıkmasına sahibi izin vermez. 

—İzin verirse ne olur? 

—Bunu onlar iyi bilir. Onlara verdiğim reklamı keserim. Reklamı kesilen, ilan ve destek vermediğim hiçbir gazete ve TV ayakta kalamaz. 

—Şuna kısaca ekmeğini keserim desene. 

—İyi bildin. Tüm bunları yaparım. 

—O zaman aykırı ses olmaz ve tek seslilik olur. 

—Benim de istediğim bu zaten. Herkes benim dediğimi paylaşacak. Her nerede isem, bana canlı bağlanacak. Herkes beni konuşacak. 

—Konuşacak derken içine sinmeyeni de mi? 

—Lehimde tabi. Aleyhimde konuşan kendi arasında veya karnından konuşacak. Buna bir mani yok. Kalabalıklar içerisine girdiğinde ve basın karşısına çıktığında her şeyi güllük gülistanlık gösterecek. İnan çok şey istemiyorum. Tek istediğim bu. 

—Sen, insanlardan ikili davranmasını istiyorsun.

—Öyle de denebilir.

—Ama münafıklık pek tasvip edilmez.

—Olsun, ben böyle istiyorum. Kimse lafımın üzerine laf söyleyemez.

—Bende mi?

—Evet, sende.

—Çok sağ olun efendim. İyi ki varsınız. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder