29/06/2019 Cumartesi
akşamı ATV televizyonunda “Kim Milyoner Olmak İster” yarışma programına
yarışmacı olarak katılan Arda AYTEN isimli genci konuşuyor. Arda’yı haber
konusu yapan, bir milyonluk soruyu görme başarısını gösteren ender kişilerden
biri olması. Hakkında fazla bir detay öğrenemediğim bu gencimiz kimdir?
*19
yaşında tıp fakültesi 2.sınıf öğrencisi,
*
Bu yaşında dört kitabın yazarı,
*Yılda
150’ye yakın kitap okuyan biri,
*Parası
olduğu takdirde hedefleri arasında;
·
Okuduğu kitap sayısını artırmak,
·
Çok sayıda dil öğrenmek,
·
Bilimsel araştırma yapmak,
·
Edebiyat, müzik ve felsefe ile
ilgilenmek,
·
Ölene dek üniversitede okumak,
*En
büyük hayali ise okuduğu kitapları kendi dillerinde okumak…
Kabarık,
kıvırcık, peruk gibi saçlarını görünce hiçbir hedefi olmayan, derbeder bir insan
imajı veren bu gencimizi biraz dinleyince dolu dolu biri olduğu, çizdiği ve inandığı
yolda gitmeye çalıştığı, Allah’ın verdiği nefesi boşa harcamadığı görülecektir.
Bir milyonluk soruya da tesadüfen gelmediğini, kalitenin tesadüfi olmadığını da
bu gence bakarak anlayabiliriz.
Birden
çok hedefi olan ama tüm hedefleri kitaplarda düğümlenen kitap manyağı bu gence biz;
süper çocuk, harika çocuk, kitap -manyağı bir çocuk, aykırı bir çocuk, ultra
ultra bir çocuk, ayaklı kütüphane, uzaylı bir çocuk mu deriz; hangisini dersek
diyelim karşımızda özel mi özel bir çocuk var. Gençliğinin baharında, bu yaşta
gösterdiği bu başarıya ve hedeflerine ancak şapka çıkarılır.
Gencin
bu başarısında okuduğu kitapların etkili olduğu görülmektedir. Demek ki
uzmanlar sınava hazırlanan öğrencilere bol bol kitap okuyun diye boşuna
söylemiyorlarmış. Gerçi kitap okumayı hepimiz söylüyoruz da söylediğimizle
kalıyoruz. Bizim okumadığımız/okuyamadığımız kitapları bu genç okuyor. Öyle ya
konuşmak varken niye kitap okuyalım?
Yılda
yaklaşık 150 kitap okumak demek, ayda 12,5 kitap okumak demektir. Demek ki bu
gencimiz 2,5 günde bir kitap okuyup bitiriyor. Bu genç bu şekil okumaya devam
eder, hedefinden şaşmazsa ülke araştırmacı, mucit, üreten bir beyinle karşı
karşıya demektir. Çünkü zeka ile zekat aynı kökten gelir. Zekat verdikçe mal
bereketlenirken zeka da kullandıkça gelişir.
Ülkemiz
için bir kazanım olan bu gencimize devlet ve milletiyle sahip çıkmamız, tüm
imkanlarımızı buna ve bunun gibilere sunmamız lazım. İnşallah ileride birçok
bilim insanımız gibi beyin göçüyle karşı karşıya kalmaz. Bu şekil kitap okuma
sevdalısı bu gence verebileceğimiz en güzel destek, daha fazla kitap okumasını
sağlamaktır. Çünkü bu gencin gıdası okumaktır. Kitaplardan besleniyor. Bu genç
hangi kitapçıya girer, hangi kitabı almak isterse bırakalım istediği kitabı seçip
alsın. Ödeme yapacağı zaman da “Senin paran burada geçmez…dükkan senin” deyip
kitabı ücretsiz verelim.
Bir
milyonluk soruyu bilmesini canı gönülden arzu ettiğim, kazandığı takdirde
kendim kazanmış gibi sevineceğim bu gencin Allah önünü açsın. Bizim
okuyamadığımız bütün kitapları okusun. Allah nazarlardan saklasın. Allah
sayılarını artırsın.
*03/07/2019 tarihinde Anadolu'da Bugün gazetesinde yayımlanmıştır.
İhtiyacı nedir bilmem ama gerçektende bu gençten hiç bir şey esirgenmemeli. Devlet ve millet olarak elinden tutmamız lazım. Özel olarak yetiştirmek lazım diyeceğim ama o kendi kendini yetiştiriyor. Takviye de ne gerekiyorsa yapılmalı. Helal olsun. Tebrik ediyoruz kendini. İşte nesil bu. Bizler boşuna sevinmeyelim adam kendi kendini yetiştiriyor. Allah kendinin ne muradı versin. Allah yar ve yardımcısı olsun. Hayatta kendisine başarılar dilerim. Yolu açık olsun.
YanıtlaSil(Not: keşke bu temennilerimi yüzüne söyleyebilseydim.)
Amin Hocam. İhtiyacı kitap anladığım. Gıdası o. Böyle tiplere bu ülkenin ihtiyacı var. Benim en büyük endişem okulu bitirince birileri bu tipleri ülke dışına kaçırıyor. Beyin göçü yani. Bu ülkede çalışma imkanı bulacak ortamı devletin esirgememesi gerek.
YanıtlaSil