28 Mart 2019 Perşembe

Partilerimizi İsimleriyle Analiz

Bu yazımda siyasi arenamızda boy gösteren siyasi partilerimizi isimleri üzerinden analiz etmeye çalışacağım. Baştan söyleyeyim bu analizim nesnel bir değerlendirme değil, tamamen özneldir.  Niyetim partileri temize çıkarmak ve yerin dibine geçirmek değil. Katılır veya katılmazsınız, bunlar benim doğruluğundan emin olmadığım şahsi görüşüm. 

AK Parti. Açılımı= Adalet ve Kalkınma Partisi: Partinin hakkı teslim ve adaleti tesis  etmede sorunları var. Her şeyden önce kendisinin adalete ihtiyacı vardır. Türkiye'nin adalet sıralamasındaki sonlardaki yerini göz önüne aldığımızda bu durumu daha iyi anlarız. Hukukun Üstünlüğü Endeksine göre Türkiye 113 ülke içerisinde 101.sırada. Kalkınmaya gelince alt yapı, ulaşım ve inşaat sektöründe ülkeyi kalkındırdı. Son iki-üç yıla gelinceye kadar ekonomiyi iyi döndürdü, enflasyonla mücadelede başarılı oldu. Ama bu durumu sürdüremedi. Paramızı döviz karşısında koruyamıyor, ekonomiyi borçla döndürmeye çalışıyor. Sonuç olarak ülkeyi ekonomik yönden aldığı noktaya götürdü. Adı konmasa da bir ekonomik krizle karşı karşıyayız. Hasılı AK Parti ismi gibi ak değil. Uzun iktidar dönemlerinde savruldu. İsmindeki ak'ı koruyamadı. Altında ezildi. Bugün için ne adalet var ne kalkınma ne de aklık. Özündeki akı bilerek veya bilmeyerek kirletti. Bugün çıkmaya ve doğduğu ilk ana dönmeye çalışıyor ama beceremiyor.

CHP. Açılımı: Cumhuriyet Halk Partisi. Bu parti ne cumhuru temsil ediyor ne de halkı. Değerleriyle, savunduklarıyla halka yabancı. Belli bir azınlığı temsil ediyor. Halkın içinden değil, halktan biri hiç değil. Tüm yaptığı halka rağmen halkçılık. Ömrünü halkın değerlerine düşmanlık yaparak geçirdi. Halkın derdiyle bu partinin dertleri hiç örtüşmedi. Bundan dolayıdır ki tek parti iktidarından sonra halk ona tek başına hiç iktidar vermedi, hep ana muhalefet görevi verdi. Cumhur ve halk olmak istiyorsa bu parti, samimi bir şekilde geçmişiyle yüzleşmesi gerekiyor.

HDP. Açılımı: Halkın Demokrasi Partisi. Bu partinin halktan anladığı Kürtlerdir. Kürtlerin hamisi olarak siyaset yapıyor. Aldığı oyunun kahir ekseriyetini Kürtlerden almaktadır. Ama Kürtleri temsil etmiyor. Tavan ile taban düşünce olarak birbirine taban tabana zıt. Buna rağmen Kürtler sayesinde Mecliste temsil ediliyor. Parti CHP'den daha fazla halkından kopuk ve yabancı. Partideki demokrasi yaptıklarıyla tezat teşkil ediyor. Demokrasiden anladıkları ve bize armağan ettikleri kan ve göz yaşıdır. Sırtını kanlı terör örgütü PKK'ya yaslamış, kandan beslenen bir parti. 

İYİ Parti. Açılımı da iyi sanırım. Siyaset arenasında yeni yer aldı. Daha partileşmesini tamamlayamadı. Parti olup olmayacağı belli değil. Çizgisi tam oturmadı. Parti halihazırda yamalı bohça gibi. Görüntüsü uzun soluklu olmayacak gibi. İsmi gibi iyi olup olmayacağını zaman gösterecek.

MHP. Açılımı: Milliyetçi Hareket Partisi. Milliyetçi olmaya milliyetçi. Vatanı sevdiklerini de düşünüyorum. Ülke siyaseten tıkandığı zaman siyasetin önünü açmaktadır. Son yıllarda pek görülmese de ırkçılığı çağrıştıran Türklüğü ön plana çıkarmıştır. Savundukları Türk milliyetçiliği beraberinde Kürt milliyetçiliğini tetiklediğini düşünüyorum. İkisi birbirinin panzehiri gibi. Birbirlerini beslemektedirler. Aldıkları oy oranları da bunu göstermektedir. Irkı çağrıştıran milliyetçilikten uzaklaşıp ülkenin gelişmesi için milliyetçiliği ön plana çıkarırsa kitle partisine dönüşebilir. Bu da daha büyümesi demektir. Halihazırda savundukları milliyetçilik sadece terör ve ülkenin bölünmemesi üzerine kurulu dar ve sığ bir milliyetçiliktir. Ülkenin gelişmesi ve kalkınması için ne tür görüşü olduğu meçhul. Mesela ekonomide nasıl bir sistem öngördüklerini ben bilmiyorum. Partideki hareket kelimesine gelince Partinin çok hareketli olduğu söylenemez. Doğru dürüst miting bile yapmadan partisi ikiye bölünmesine rağmen oy oranını koruyabiliyor.

SP. Açılımı: Saadet Partisi. Saadet mutluluk demektir. Hepimizin bütün uğraşının mutluluk olduğu gibi Saadet de mutluluk arıyor. Ama saadeti kendi çevresinde, kendi değerlerinde arayacağı yerde kendi değerlerine yabancı kişilerle iş tutmak suretiyle başka yerde arıyor. AK Parti ile beraber aynı seçmen kitlesine hitap etmesine rağmen AK Parti kadar pastadan pay alamadı. AK Parti büyüdükçe küçüldü. AK Parti küçülmeye başladı. Bu parti yine cazibe merkezi olmadı. AK Partinin seçmeni partisine kırılınca MHP'ye gidiyor, yine Saadet'e gitmiyor. Bu durum Saadet'i mutlu etmiyor. Kendisini mutlu edemeyen başkasına nasıl saadet dağıtsın. Saadet büyümek ve alternatif olmak istiyorsa her şeyden önce kendisi olması, kiminle oturup kalktığına dikkat etmesi gerekiyor.

BBP. Açılımı: Büyük Birlik Partisi. Partinin büyük birliği sadece ismiyle müsemma. Ötesi yok. Görüntüsüyle büyük bir birliği temsil etmiyor. Kurucu başkan Muhsin'in yaşadığı dönemdeki ağırlığı yok. Saadet Partisi gibi bir ara savruldu. Çabuk toparladı ama bir atılım gösteremedi. Bugünkü haliyle istediği birliği sağlayamasa da durduğu çizgisi, Türkiye'nin çoğunluğu tarafından -oya tahvil edilmese de- sempati beslenmesine sebep olmaktadır.

Parti isimlerine bakarak partiler hakkında bir değerlendirmede bulunmaya çalıştım. Bana göre partiler bugünkü görüntüsüyle isimleriyle müsemma değiller. Yaptıkları, isimleriyle çelişmektedir. Kim, neye ihtiyaç duymuşsa o ismi almış ama yaptıkları ve görüntüleriyle isimlerine tezat bir durum sergiliyorlar. AK Parti adalete, CHP halka, HDP' demokrasiye, MHP' milliyetçiliğe, İYİ Parti iyiliğe, Saadet mutluluğa, BBP birliğe muhtaç ve hasret. Tıpkı kelin merhemi olsa başına süreceği gibi.

Değerlendirmede bulunduğum partiler içerisinde hiç istisnası yok mu? İsmiyle örtüşen yok mu derseniz; bir parça MHP, isminin hakkını veriyor diyebilirim.

Sonuç, öyle zannediyorum, bu değerlendirmelerimden hiçbir parti memnun kalmayacaktır. Hasılı ne İsa'ya ne de Musa'ya yaranacağım. Hoş, birilerine yaranma gibi bir niyetim yok.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder