28 Şubat 2019 Perşembe

Daha Çalışmak İstiyorum


—Hala çalışıyor musun bu yaşta?
—Elbette!
—Yeter artık bırakıver!
—Sana ne zararı var çalışmamın?
—Zararı yok da gençlere yok açılsın. Sonra dünyayı sen mi kurtaracaksın?
—Faydalı olduğuma inandığım müddetçe çalışmak istiyorum. Dünyayı kurtaramam, doğru. Zaten böyle bir niyetim yok. Kendimi kurtarsam yeter. Ayrıca benim çekilmemle gençlerin önü açılmaz.
—Bugüne kadar çalıştığınla kazanmışsındır yeterince. Öbür dünyaya mı götüreceksin?
—Bu işe daha fazla kazanma olarak bakmıyorum. Vücuduma katkım olsun.
—Bu işin vücudunla ne alakası var?
—Boş duran, hareket etmeyen kişi, vücuduna en büyük ihaneti yapmış olur. Çünkü hedefi olmayan, yorulmayan vücut çabuk çöker. Bu arada sen ne yapıyorsun?
—Emekliyim. Günü gelince hemen ayrıldım.
—Şimdi ne iş yapıyorsun?
—Emekliyim ben artık. Daha ne iş yapacağım? Boşum.
—Nasıl vakit geçiriyorsun?
—Yiyorum, içiyorum. Geziyorum, tozuyorum. Namaz vakti camiye gidiyorum.
—Sonra?
—Daha ne yapacağım başka?
—Bu dediklerini çalışırken de yapabilirsin. Böyle yaparak yediğinden içtiğinden zevk almazsın. Çünkü vücudun yorulmaz.
—Bu yaştan sonra çalışmayı ne vücudum ne de gözüm çeker.
—Bu senin tercihin, saygı duyarım. Ama çalışmak isteyene de mahalle baskısı uygulama. İnsan faydalı olduğu müddetçe çalışmaya devam etmeli. Çünkü insan için ancak çalıştığının karşılığı vardır.
*
—Hocam! Yarın itibariyle 65 yaşından gün aldığın için resmen emekli oluyorsun.
—Çalışmamda ve verimimde bir sorun mu var?
—Öyle bir şey yok. Allah var, birçok gence taş çıkartırsın. 
—E o zaman?
—Eesi, emekli olmak zorundasın. Çünkü kanun böyle. Bu yaştan sonra köşene çekilip ölümü bekleyeceksin, çalışamazsın. Çünkü bu yaşta bir katkın olmaz, verimli olamazsın.
—Başkası nasıl çalışıyor?
—Mesela?
—Mesela siyasete girenler için bir yaş sınırı yok. Parti genel başkanlarına bak, içlerinde vekili var, belediye başkanı var. Yaşları ilerlemesine rağmen ülkeyi yönetmek için koşturuyorlar. Madem bu yaştan sonra ben verimli olamam. Siyasiler nasıl verimli olacak?
—O mesele ayrı. Bizi aşar.
—Aşar biliyorum. Ama bu sınır niye? Madem sınır var, niçin herkesi kapsamıyor? 
—Ama onlar çalışıyor...
—Ben de çalışıyorum.
—Ama onlar başarılı.
—Başarı nerede? Hepsi devlet memuru gibi ne uzuyorlar ne de kısalıyorlar. İktidar yine iktidar, muhalefet yine muhalefet. Bu işler yıllar yılı böyle. Hatta içlerinde öyleleri var ki yürüyemiyor, yerinden kalkamıyor, vekillik görevini yapamıyor, ömrü hastanede tedavi ile geçiyor. “benim katkım yok, çekileyim kenara” demiyor. Çoğu, Mecliste öleyim, cenazem buradan kalksın diye bekliyor.
—İlahi hocam! Çok haklısın. Ama alacağın yok. Sen şu evrakı imzala. Ben de tebliğ etmiş olayım. Sen en iyisi buradaki eforunu bundan sonra siyasete girerek orada harca.
—Ama beni almazlar ki...tüm köşe başları tutulmuş, demirbaşlarla dolu.
—...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder