Mehmetçik adını verdiğimiz askerimizle ne kadar gurur
duysak onları ne kadar methetsek azdır ve haklarını ödeyemeyiz. 15 Temmuz 2016
gününe kadar bir başka şer odağının çöreklendiği milli ordumuz içindeki
irinlerden kurtularak yurt içinde, Suriye'de, Irak'ta operasyon üstüne
operasyon yapıyor. Girdiği her yerde sinsi düşman ve teröristlere karşı şehit
verse de tuttuğunu kopararak dönüyor, öldürücü hamleleriyle terör yuvalarını
bir bir temizleyip geliyor.
Fazla değil, iki sene öncesine gidelim: Yurt içindeki
terörle başa çıkamayan, günlük pusuya düşürülüp sayısız şehir veren, günlük
canlı bombaların patlatıldığı bir ülke görünümünden bugün içeride teröre göz
açtırmayan, girilemeyen terör yuvalarına giren, günlük onlarca teröristi
etkisiz hale getiren, yurt dışında bir operasyondan diğer operasyona koşan ve
her girdiği yerden başarı ve zaferle dönen bir ülke görünümüne döndük. Karanlık
gecelerin sabahına menfur saldırı haberleriyle kalkmaz olduk. Bu başarıda ordunun
başarısı yadsınamaz. Önlerinde saygıyla şapka çıkarılır.
Dün terörle boğuşan bir ülke görünümünden bugün güvenle
yatağımızdan kalkmamızı sağlayan bir ülke görünümüne kavuşmamızda en büyük pay
sahibi olan askerimiz, daha iki yıl öncesinde içinden bir hain güruhu çıkarmış,
demoralize olmuş, birçok üst rütbelinin görevden el çektirildiği yaralı bir
ordudur. Subay ve personel eksikliğine rağmen kısa zamanda toparlanmış,
yaralarını sarmış bir ordu; bıkmadan, usanmadan, yorulmadan yaptığı vurucu ve akılcı
hamle ve nokta atışlarıyla ülke düşmanlarına göz açtırmıyor.
İki yıl öncesine kadar başarı nedir bilmeyen, ülkedeki
terörle başa çıkamayan, olup biteni bizim gibi seyreden bu ordu, içindeki
hainlerden kurtulunca önce silkindi ve ardından şaha kalktı. Korksun bundan
sonra bu ordudan herkes. Ardında kendisine siyasi desteğini esirgemeyen güçlü
bir siyasi irade olduğu müddetçe milletimizin değerleriyle barışık olan bu
ordu, gözümüz arkada kalmayacak şekilde daha çok şey yapar. Güvenli bir ülkede
yaşamamızın en büyük teminatıdır. Sayelerinde biz emniyet içerisinde sıcak
yatağımızda yatarken korkması gereken şer cepheleri fellik fellik kaçacak yer
arasın.
Allah bu ordunun başına geleni kimseye vermesin. Zira çiğ
tavuğun başına gelmedi bunların başına gelen. Allah karada, havada ve denizde
göz bebeğimiz olan ordumuzu muzaffer eylesin. Başkasının değil, milletin ordusu
olmaya devam etsin. Siyaset yapmasın, hep siyasi iradenin ve milletin emrinde
olsun. Biz kendilerinden razıyız, Allah da kendilerinden razı olsun.
*** 28/06/2018 günü Yeni Haber gazetesinde Barbaros Ulu adıyla yayımlanmıştır.
*** 28/06/2018 günü Yeni Haber gazetesinde Barbaros Ulu adıyla yayımlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder