Öncelikle şunun bilinmesini isterim ki öğretmenler temmuz ve ağustos olmak üzere yaz dönemi iki ay, on beş günü de şubatta olmak üzere toplam 2.5 ay tatil yapar. Bu tatil de öğretmene verilmiş bir haktan ziyade okullarda öğrenci olmadığı içindir. İşini-gücünü bırakıp öğretmenin tatili ile yatıp kalkanlar şunu bilsin ki dertlenmenin muhatabı öğretmenler değildir. Eğer bu konuda konuşmanın ötesinde bir şey yapmak istiyorsanız bunun çözüm yeri MEB'tir, siyasi iradedir, Meclistir. Mesele edindiğiniz bu konuyu ancak onlar çözer. Tabii Meclisi yerinde bulabilirseniz? Zira Meclis tatilde. Ekime kadar da devam edecek bu. Ne zaman çalışırlar, kaç gün çalışırlar, Genel Kurulda kaç kişi var, ne konuşurlar, bilinmez. Bir bakmışsın toplanmışlar, ardından tatil kararı almışlar. Yaptıkları tatilin haddi hesabı yok, diledikleri kadar da devam etmeme durumları söz konusu.
Siz en iyisi "Öğretmen olmak varmış şu dünyada" demeyi bırakın da derdiniz tatilse vekil olmaya bakın. Esas tatil cenneti orası. Üstelik imkanları daha geniş orasının. Çalıştığınız zaman üç gün çalışırsınız, o da saat 15'de başlar, tartışırsınız ara verilir, kavga edersiniz Meclis tatil edilir. Seçim öncesi tatile çıkarsınız, seçim sonrası belli bir süre Meclisi açmazsınız...Yediğiniz önünüzde, yemediğiniz arkanızda kalır. İstediğin yere veya seçim bölgene git, el üstünde tutulur, elini cebine atmazsın. Dönüşte de harcırahını alırsın. Olacaksanız böyle olun. Ne yapacaksınız öğretmen olup da. Bilmem ne kadar tatil yapıyor dediğiniz öğretmenin çoğu evinde tatil yapıyor. Tatili en iyi değerlendiren bir yıl boyunca biriktirdiğini vererek üç-beş günlüğüne tatil yapıp geliyor. Bence amacınız bağcıyı dövme değil de üzüm yemekse tevazuu bırakın, vekil olmaya bakın. Böyle bir yola girerseniz bahtınıza televizyondan duyduğunuz/duyacağınız bakanlık bile çıkar. Yok, bizim derdimiz yukarısı değil, onlara gücümüz yetmez, biz aşağıdakileri ezeriz diyorsanız bu ne kara vicdanlık böyle? Vurun abalıya!
Sahi bu millet Meclisin yaptığı tatili niçin görüp bununla ilgili üç-beş kelam etmez de hep öğretmenin tatilini gündeminde tutar? Yok bizim derdimiz Meclis ve vekil değil, öğretmen diyorsanız, bir zahmet Meclise uğrayın, oradaki vekillere durumu anlatın, öğretmenlerin tatil yapmasına rızamız yoktur deyin. Onlar da teklif verip öğretmenin tatilini tamamen kaldırsınlar. Böylece elinizdeki emzik alınmış, ülkenin derdi de bitmiş olur; eğitim ve öğretimimiz zirve yapar.
Böyle yapın yapmaya da bunun bir bedeli vardır. Bir defa çocuğunuz sizi düşman beller, tatiller sizin yüzünüzden kalktı diye. Bir de boş ve avarelikten yaptığınız bu öğretmen tatili kalkarsa siz kendinize ne iş bulacaksınız? Haydi durmayın! Yaralı parmağa işeyin. Elinizi taşın altına koyun isterseniz. Sonra tatili daha da uzatmak istersiniz de bu sefer öğretmenler kabul etmez. Zira kendi düşen ağlamaz...
03.08.2017
03.08.2017
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder