Bugünlerde malumunuz toplu sözleşme görüşmeleri yapılıyor.
Yetkili sendika hükümetin hesap kitap yaparak teklif ettiği 3+3, 3+3'ü "Bu
teklife kapalıyız" diyerek reddetti. 21 Ağustos'a kadar görüşmeler devam
edecek, çözüm bulup anlaşamazlarsa Kurul'a gidecek. Nihai karar orada verilecek.
Hükümet memuru enflasyona ezdirmeyeceğiz derken memur
kesimi, büyüyen ekonomiden payımıza düşeni alacağız, diyor. Geçen Aralık ayında
bütçeye konan bu zam oranının neyini beğenmiyor memur anlamadım gitti.
Hükümetin verdiği rakamı beğenmemek ayıp olur. Burada bir devlet yönetiliyor,
devlet ciddiyeti var ortada. Zaten hükümetin sizi muhatap aldığı hata. Azı
beğenmeyen çoğu bulamaz hiç. Bugün ortalama 3 bin lira alan bir memur ilk altı
ay için verilen yüzde üç zam ile 90 lira alacak demektir bu. Yani her güne 3
lira zam yapılmış oluyor. İkinci ayı da hesaba katarsak epey bir yekûn tutar
hattı zatında. Bunun bir de kümülatifini alırsak ortaya ne rakamlar çıkar.
Ayrıca yarın hükümetten bir yetkili çıkar da 2000 öncesi memurun o günkü alım
gücüyle bugünkünü karşılaştırır, geçmişe oranla daha fazla verdiğini ispatlarsa
ne diyeceksiniz? Mesela o günkü maaşla kaç kilo toz şeker alınıyor, bugün ne
kadar alınıyor? İşte o zaman memurun ağzına lafı tıkamış olur.
Bence bu memurlar da çok oluyor, çok şey istiyorlar.
Hükümetten büyümüş ekonomimizdeki paylarına düşeni istiyorlar. Yarın hükümet, “Siz ekonomiden pay istiyor, benim verdiğimle
yetinmiyorsunuz, Bu benim işime gelir, zira biz kârdan istiyoruz diyorsunuz, kâra ortak
olan zarara ve borca da ortak olur, gelin ilk önce cari açıktan başlayarak
devletin yurtiçi ve yurtdışı borçlarını bitirelim. Size bundan sonra zam
vermeyerek başlayalım işe. Hatta borçları ödemek için mevcut maaşınızdan biraz
kesinti yapalım. Bu iş, devletin borcunu ödeyinceye kadar devam etsin. Seferberlik
ilan ettim: Borcu kapatmadan yeme de yok, içme de… Borçlar bitmeden ölürseniz
vereseleriniz ödeyecek şekilde bir planlama yapalım” dese ne yapacaksınız?
Ya da hükümet “Siz misiniz verdiğimi beğenmeyen?
Kendinizi bulunmaz Hint kumaşı olarak görmeyin, dışarıda milyonlarca
alternatifiniz var, elimi sallasam ellisi birden gelir, üstelik aldığınız
maaştan daha düşüğüne çalışacak yığınla insan var. Oturun oturduğunuz yerde.
Pirince giderken eldeki bulgurdan da olmayın. Aba altından gösterdiğim bu
sopayı da sizi koruma amaçlı olarak görün, bu iyiliğimi de unutmayın, bu daha
iyi günleriniz, ben daha sizin o sığınağınız olan 657’yi de kaldıracağım, o
zamana kadar böyle keyfinizi sürün bakalım” dese kim ne der?
Devlettir bir defa. Ne yapsa yeridir. O halde memurlar
durumlarına razı olmalı, haddi aşmamalı, verilenle yetinmeli, böyle hesapsız
istekleriyle hükümeti de oyalamamalı. 16/08/2017
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder